İmamoğlu'ndan gasp isyanı
Ortaköy sahilinde bulunan, toplam değerleri yaklaşık 7 milyar TL olarak tespit edilen Fehime Sultan ve Hatice Sultan yalıları, İBB’den alınıp Hazine’ye devredilmek isteniyor. Yapılmak istenen devri ‘gasp’ olarak niteleyen İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, 13 yıldır çürümeye terk edilen yalıları restore etmelerinin 9 aydır kolluk güçleri marifetiyle engellendiğini kaydetti.
03.09.2022 14:53:00





YENİ MESAJ / İSTANBUL
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, İBB mülkiyetindeki Ortaköy sahilinde bulunan Fehime Sultan ve Hatice Sultan yalılarının kurumun elinden alınma sürecini kamuoyu ile paylaştı. Ortaköy açıklarında konumlandırılan tekne üzerinde basın toplantısı düzenleyen İmamoğlu, "İstanbul Boğazı'nın bu güzel manzarasında ve bu güzel ortamında, sizlerle keyifli bir konuyu konuşmak için bir araya gelmeyi elbette dilerdim. Ancak yine İstanbul halkının malını gasp etmeye dönük, İstanbul yönetiminin, İstanbul halkı adına mücadelesinin önüne, ne yazık ki devletimizin başka kurum ve kuruluşlarını kullanarak, ucunda hangi kişinin hangi kurum ya da kişilerin ya da şirketlerin çıkarının olacağını henüz bilemediğimiz, yarın öbür gün gerçekten çok daha önce yaşadığımız trajik, trajikomik, utanç verici bir takım uygulamaların bir benzerinin yaşanma ihtimalini öngördüğümüz bir sürecin açıklamasını yapmak için buradayım" dedi.
Kim, neden yalılara konuyor?
Açıklama yaptığı noktada arka planda görünen iki yalının Osmanlı döneminin iki önemli kadın sultanına ait olduğunu hatırlatan İmamoğlu'nun açıklamalarının satır başları şunlar oldu:
• Burasının hikayesinin bir tarifini yaparsak; İl Özel İdaresi ile Türk Hava Yolları Do&Co iş birliğinin ortaklığı arasında yapılan 25 yıllık sözleşme süreci ve ardından bu yalıların İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne devriyle yaşanan birtakım hususların tarihçesi. 2011 tarihinde, yer altına ilave otopark yapılmasıyla ilgili bir talep doğrultusunda bu talep uygun görülüyor ve bu otoparkın yapılması karşılığı ile sözleşme süresi, o dönemin valisi tarafından ek protokol ile 25 yıldan 31 yıla çıkartılıyor.
• İl özel idarelerinin kapatılması sonrasında valiliğin devir paylaştırma komisyonu kararı ile bu mülkiyet, 8 Ağustos 2014'te İBB'ye devrediliyor. Bu tarihten sonra, gördüğünüz bu yapılar İBB'nin mülkü olmuştur. Üç yıl içinde restorasyon süreci tamamlanmış olması gerekirken, ne yazık ki 13 yıldır burası durdurulmuş ve sıkıntılı bir sürecin içerisine dahil olmuştur.
• 2019'da göreve başlar başlamaz inşaatın sürdürülmediğini, yürütülmediğini gördük. Tüm uyarılarımıza rağmen de inşai faaliyetler devam ettirilmemiştir. Bağımsız değerleme firmalarına yaptırdığımız çalışmalarda buranın minimum 7 milyar lira civarında bir değere sahip olduğu da ortadadır.
• Bina kimin? Kamuya ait. Kamuya ait bir binayı biz korurken, karşımıza kimler çıkıyor? Talimatlandırılmış kolluk güçleri çıkıyor. Trajikomik bir durum yaşıyoruz. İstanbul'da bunu birkaç yerde daha bize yaşattı İstanbul'daki yönetim. Arkasında kim var ise; valilik, emniyet, kaymakamlık, kim var ise bu tür tavır ve davranışlarda dün kınadığım gibi bugün de kınıyorum. Yarın da kınayacağım. Belediyemiz, kendisine ait bu binayı koruma altına almak istedi. Dolayısıyla hem mülkiyetinde olan bu yapıları güvenlik altına almak hem içinde bir takım çalışmaları tekrar denetlemek ve bu noktada da girişimlerde bulundu. Ama ne yazık ki içeri dahi sokulmadık.
• Mahkeme kararı ile feshedildi şirketle olan bu sözleşme. Ama bu feshe rağmen, binayı işgal eden insanların önüne yine kolluk güçleri geçti ve biz binaya giremedik.
Yargı karar vermiyor!
• Sözleşmenin feshedildiği Aralık'tan bu yana resmen gözümüzün önünde işgale uğramış, zarara uğratılan ve zarar verilen binamıza İBB mülk sahibi olarak alınmıyor. Yaşanan hukuksuz işlemler nedeniyle, ardı ardına açtığımız davalar, girişimlerimiz de ne yazık ki bekletiliyor. Yargıda hüküm verilmiyor.
• Altında 35 bin metrekareye yakın otopark yapılmış. Tam bir komedya. Milletin aklıyla dalga geçme. Bu ne biliyor musunuz? Biz buna piyasada, 'deli cesareti' deriz.
• Yapının elimizden alınarak, Hazine'ye devriyle beraber hangi şahıs, kurum ya da kişilere devredileceği yönündeki yolculuğun da mutlaka engellenmesi şarttır.
• Karşımızdaki kiralama, 4 bin 850 metrekareye sahip bir kiralamayken, daha sonra ilaveleriyle beraber 39 bin metrekareye çıkartılmış bir yapının kiralama işlemidir. Utanç duyuyorum. 9 aydır sabrediyoruz. 9 aydır uzlaşma içerisinde buna çözüm arıyoruz.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.