Dünyaya teşrifiyle insan büyük imtihanlarla karşı karşıya kalır. Yüce Allah (c.c.) insanın yaradılış gayesini, imtihan sırrıyla beyan ediyor. Hayattan ders çıkaracak olursak; insanın doğumunun ve ölümünün dahi aslında büyük imtihanlar olduğunu görebiliyoruz. İmtihan dediğimiz zaman akla nedense ilk gelen eğitim sürecimiz oluyor. Oysaki asıl imtihan başka? Mü'min, "Beni yaratan Rabbimdir" der ve imtihanın sahibini tanırsa, imtihanı hakkıyla verip Rahman'dan geldiğini bilip inanırsa, Rabbiyle barışır ve her iki dünyada da kurtulanlardan olur. Dünyada güçlü, başarılı ve huzurlu olup başka imtihanlara hazırlanır ve yaşadığı imtihanına gülerek tahammülünü, sabrını geliştirir.Asıl eğitimin bu olduğunu anlar. "Neden ben, niye hep beni bulur" gibi cümleler kullanmaz, sorgulamaz. Çünkü o insan imtihanı göndereni bilir. Kendisiyle, hayatla, çevresiyle barışık olur. Tabi bunun yanı sıra, İslam'ın ve Ehli Beyt'in ölçüsüne sımsıkı sarılıp hayatımıza doğru yön vererek doğru istikamette gitmemiz imanı-itikadımızı korumamız gerekir elbet. İnsan Elest Bezm'inde Rabbine verdiği sözü unutup ters düştüğünde, istikamet çizgisinden sapar ve hayatını imtihanı kabul etmeyen bir halde sürdürür. Bu insan kalıbına sığmayan, tahammülsüz ve sabırsız hale gelerek özünü unutmuştur. Bazan öyle olur ki; imtihan sürecine girdiği zaman çareyi intiharda veya kavgada; kan dökmede arar. İnancını kaybeden insan hayatla, çevresiyle, Rabbiyle ters bir hayat yaşar. Toplumla barışık olmayan insan bencil ve ön yargılı olur. Yanlışa sürüklenerek kaybolmaya mahkum olur yani dünyasını da, ahretini de yok eder.Allah insanı 'eşrefi mahluk' olarak yani yaratılanın en üstünü olarak yaratmıştır. Dünyada değer kazanması bu yaratılışına uygun yaşamasına bağlıdır. Gerek maddi gerekse manevi açıdan insan ihtiyaçlarını en güzel şekilde karşılarsa o derece huzurlu yaşar. Huzurlu insan, tefekkür eder ve tahammülü güçlü olur. Çünkü daha çok İslam'ı yaşamaya gayret eder. Böylece imanını korur.Bütün bunların gerçekleşebilmesi için, mü'minin, ilim, irfan sahibi bir rehberle yürümesi gerekir. Her insanın rehbere ihtiyacı vardır.Peki, doğru rehberi nasıl buluruz?"Tek din İslam'dır" diyen, "Kelime-i Tevhid nedir?" dendiğinde "Lailaheillallah Muhammedün Resulullah" diyen, Hıristiyan ve Yahudileri dost edinmeyen, "Müslüman Müslümanın kardeşidir" diyerek ayırt etmeyen, Müslüman coğrafyasında oynanan oyunları bozan ve ülkesine sahip çıkan, milletinin dünya ve ahiretini düşünen, adalet sağlamak için çözüm sunan ve Ehl-i Beyt'in ölçüsünü yaşayan ve yaşatan, imtihan sürecinde muhatabını maddi ve manevi yönden yetiştiren, hakkı hak bâtılı bâtıl olarak gösteren ve bizi Ehl-i Beyt'in gemisine davet eden kişiyi bulduysak doğru rehberi bulmuşuzdur. Bizim böyle bir öğretmenimiz var. Yukarıdaki bütün özelliklerin ve daha fazlasının sahibi Prof. Dr. Haydar Baş Hocamızdan Allah razı olsun. Dünyayı kurtaracak çözümlerin kitabını yazarak, insanlık Allah tarafından verilen nimetlerden faydalansın da O'na iman etsin ve daha çok ibadet etsin diye çırpınan bir öğretmen. İnsanın Rabbini tanıyabilmesi için doğru kaynaktan eğitim alması gerekir. Kaynağın özü de Ehl-i Beyt nefesini taşıyan başöğretmen Haydar Baş'tır. Kendisine şükranlarımızı sunuyor ve selam ve muhabbetlerimizi gönderiyoruz.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Tuğba Varlı / diğer yazıları
- Ölüm gerçek hayattır -2- / 25.09.2021
- Ölüm gerçek hayattır -1- / 24.09.2021
- Annem Fâtıma’nın çeyizi / 22.09.2021
- Annem Fâtıma'nın çeyizi-2 / 09.11.2017
- Annem Fâtıma'nın çeyizi-1 / 08.11.2017
- Pınardan beslenen gençler-2 / 04.06.2017
- Pınardan beslenen gençler-1 / 03.06.2017
- İnsanı insan yapacak eğitim şart / 15.12.2016
- İnsanın yüce gayesi olduğu sürece insandır / 05.09.2016
- Bir zamanlar aile yapımız-II / 06.04.2016
- Ölüm gerçek hayattır -1- / 24.09.2021
- Annem Fâtıma’nın çeyizi / 22.09.2021
- Annem Fâtıma'nın çeyizi-2 / 09.11.2017
- Annem Fâtıma'nın çeyizi-1 / 08.11.2017
- Pınardan beslenen gençler-2 / 04.06.2017
- Pınardan beslenen gençler-1 / 03.06.2017
- İnsanı insan yapacak eğitim şart / 15.12.2016
- İnsanın yüce gayesi olduğu sürece insandır / 05.09.2016
- Bir zamanlar aile yapımız-II / 06.04.2016