İngiliz vatandaşı olmak…

İngiltere hükümeti, İngiliz vatandaşlık sınavını yeniledi.
Buna göre, İngiliz vatandaşı olmak isteyenler, ülkenin tarihini, siyasi olaylarını bilmek ve
gündemini takip etmek zorunda. Vatandaş olabilmek için sınavdan yüz üzerinden en az 75 alınması gerekiyor.
Bu sınavın Adı: Life in the United Kingdom.
Yani, İngiltere’de Yaşam.
Yenilenen sınav Mart ayından itibaren İngiltere vatandaşı olmak isteyen herkese uygulanacak.
Sınav değişikliğiyle ilgili olarak bir açıklama yapan İngiltere Göç Bakanı Mark Harper, “Yenilenen sınav, İngiliz olmakla ilgili değerlere ve kurallara odaklanıyor” dedi.
Bu ve benzeri sınavlar göçmenler için cazibe merkezi haline gelen pek çok batılı ülke tarafından düzenleniyor.
Kendi ülkelerinde geçinemeyen milyonlarca insan, batılı ülkelere akın ediyor. Batılı ülkeler de bu göçmenlerden işine yarayanları seçebilmek için bu tür sınavlara başvuruyor.
Hoşumuza gitmese de kabul etmemiz gereken bir gerçek batılı ülkelerin özellikle İslam ülkelerindeki milyonlarca insan için bir cazibe merkezi haline gelmiş olmalarıdır.
Bu haberi okurken acaba bir gün Türkiye de bir cazibe merkezi olabilir mi diye düşünmeden edemedim.
Öyle ya dünyanın pek çok ülkesini sömürerek bugün bulunduğu noktaya gelen bir İngiltere’den çok daha fazla Türkiye, bir cazibe merkezi olmayı hak ediyor. Çünkü Türkiye dünyaya insanlığı öğretmiş bir milletin devletidir. Hem de İngilizler gibi dünyayı sömürerek değil, bunu kendi kaynaklarıyla başarabilecek imkânlara da Türkiye sahip durumda.  
Bugün Türkiye’nin içinde bulunduğu durum bu dediğimin size ütopik gelmesine sebep olabilir.
Çünkü Türkiye bugün en borçlu ülkelerden biri. İşsizlik oranları da çok yüksek. Çiftçi perişan, esnaf perişan durumda. Dün kendi ürettiği ürünleri bugün üretemez durumda Türkiye. Dün ihraç ettiği ürünleri bugün ithal etmek zorunda.
Saman bile ithal eden bir ülkenin cazibe merkezi olabilmesi size çok uzak bir ihtimal, hatta imkânsız gibi gelebilir.
Bir açıdan haklısınız, bir başka açıdan ise haklı değilsiniz.
Haklısınız, çünkü yukarıda bazılarını sıraladığım vahim sıkıntılara mahkûm eden siyasilerin dümeninde olduğu bir Türkiye cazibe merkezi asla olamaz. Olsa olsa ecnebiler için cazip bir pazar olur.
Haklı değilsiniz, çünkü Türkiye’nin yeraltı ve yerüstü kaynakları doğru değerlendirilirse önce bölgesinde sonra da dünyada parmakla gösterilen, vatandaş olmak için can atılan bir ülke pekala olabilir.
Türkiye’nin sahip olduğu zenginlikler saymakla bitmez. Altın, uranyum, bor, toryum, bakır, demir ve mermer bunlardan sadece birkaçıdır.
O zaman can alıcı soruyu soralım.
Cazibe merkezi olabilmesi, insanların vatandaş olmaya can atması için gerekli olan her şey var Türkiye’de anladık. Bugün bu noktada olamadığını göre bir şey eksik olmalı. Eksik olan şey nedir?
Türkiye’de eksik olan şey, sahip olduğu imkânları doğru değerlendirilmesini sağlayacak Atatürk gibi bir liderdir.
Türkiye’ye Atatürk gibi bir lider gerekiyor.
İşte bu lider Milli Ekonomi Modeli ve Sosyal Devlet-Milli Devlet tezlerini gündeme getiren, yüzünü milletinden başka bir yöne asla dönmeyen, icazeti ecnebilerin kucağında değil, milletinde arayan Prof. Dr. Haydar Baş’tır.
Prof. Dr. Haydar Baş’ın Milli Ekonomi Modeli’nde yer alan Vatandaşlık Maaşı projesi uygulamaya geçirildiğinde yukarıda bahsettiğim Türk vatandaşı olmak artık bir ayrıcalık olacaktır.