İsrail Savunma Bakanı Moşe Yaalon Suriye'deki duruma ilişkin ülkesinin bazı Sünni Arap ülkeleri ile stratejik ilişki geliştirmeye hazır olduğunu açıkladı.
Türkiye'nin isminin anılmamasına şaşırmayın.
İsrail, uzunca bir süredir Türkiye ile 'stratejik ilişki' içerisinde zaten?
Halep'in Suriye ordusu tarafından kuşatıldığı ve teröristlerden kurtarılmak üzere olduğu bir dönemde İsrail'den bu açıklamaların gelmesi bir tesadüf değil.
Türkiye'de ise hükümete yakın medya, Halep'in Suriye ordusu tarafından kurtarılma operasyonlarını 'Halep düşerse' şeklinde veriyor.
Halep, İsrail'den Türkiye'ye kadar herkes için neden bu kadar önemli?
Çünkü Halep'in Suriye ordusu tarafından kurtarılması, neredeyse savaşın bitmesiyle eş anlamlı.
Halep'in kurtarılmasıyla Suriye'nin önemli kentlerinin tamamı -İdlip hariç- Suriye ordusunun denetimine geçmiş olacak.
Bununla birlikte Suriye'de kazanan taraf Beşar Esad ve elbette Rusya olacak.
Peki, kaybeden taraf kim olacak?
Türkiye elbette kaybeden tarafta olacak, ama asıl oyun kurucu olmadığı için bu kaybedişin dünya bağlamında çok büyük etkisi olmayacak.
Halep'in Suriye ordusunun kontrolüne geçmesiyle kaybedenler 'asıl oyun kurucular' olacak.
Suriye'de kızışan çekişmenin nedeni de bu.
ABD ve elbette İsrail, Rusya karşısında yaşadıkları bu yenilgiyi hazmedemiyorlar.
Nasıl hazmetsinler ki, Rusya'ya karşı Suriye'de yaşadıkları yenilginin artçı şoklarını Ukrayna'da, Afrika'da ve hatta Avrupa'da da önlerine çıkacağını çok net görüyorlar.
Dolayısıyla Rusya Başbakanı Medvedev'in de ifade ettiği gibi bölgede 'büyük ve uzun sürecek bir savaş' çıkartarak, kendi yenilgilerinin üzerine örtmeye çalışıyorlar.
Bu bağlamda kullanılmaya hazır piyonlar Suud, Katar ve Türkiye hemen devreye giriyor.
Burada asıl oyun Türkiye üzerine kurulduğunu gözden kaçırmamak gerek.
İncirlik Üssü'ne Suud ve Katar unsurları konuşlanacak. Bu üsse ABD'nin izni olmadan bir Türk uçağının bile inemeyeceği göz önünde bulundurulursa, atılan bu ve benzeri adımların ABD'nin izniyle olduğu daha net görülecektir.
Kendi yenilgilerinin üzerini örtmek isteyen başta ABD olmak üzere Batılı ülkelerin Türkiye'yi kapalı kapılar ardında Suriye'ye doğru kışkırttıklarından eminim.
Tek başına böyle bir bataklığa düşmeyeceğini bildikleri Türkiye'nin sağına Suud'u, soluna Katar'ı eklemleyerek, Türkiye'nin bu yanlış adımı atmasını kolaylaştırmak istemektedirler.
Suriye'nin kuzeyine obüslerle bomba yağdırmaya başlaması Türkiye'nin bu yanlışa sürüklendiğinin işareti.
Coğrafyamızı kan gölüne çevirenler bir taşla birkaç kuş vurmak amacında.
Hem Suriye'de savaşı daha da uzatacak adımlar atarak Rusya'yı geri adım attırmaya çalışacaklar, hem de Türkiye'yi bu savaşa sokarak, Suriye ve Libya'nın kaderini yaşayacak sıradaki ülkenin hangisi olduğunu göstermiş oluyorlar.
Türkiye'nin isminin anılmamasına şaşırmayın.
İsrail, uzunca bir süredir Türkiye ile 'stratejik ilişki' içerisinde zaten?
Halep'in Suriye ordusu tarafından kuşatıldığı ve teröristlerden kurtarılmak üzere olduğu bir dönemde İsrail'den bu açıklamaların gelmesi bir tesadüf değil.
Türkiye'de ise hükümete yakın medya, Halep'in Suriye ordusu tarafından kurtarılma operasyonlarını 'Halep düşerse' şeklinde veriyor.
Halep, İsrail'den Türkiye'ye kadar herkes için neden bu kadar önemli?
Çünkü Halep'in Suriye ordusu tarafından kurtarılması, neredeyse savaşın bitmesiyle eş anlamlı.
Halep'in kurtarılmasıyla Suriye'nin önemli kentlerinin tamamı -İdlip hariç- Suriye ordusunun denetimine geçmiş olacak.
Bununla birlikte Suriye'de kazanan taraf Beşar Esad ve elbette Rusya olacak.
Peki, kaybeden taraf kim olacak?
Türkiye elbette kaybeden tarafta olacak, ama asıl oyun kurucu olmadığı için bu kaybedişin dünya bağlamında çok büyük etkisi olmayacak.
Halep'in Suriye ordusunun kontrolüne geçmesiyle kaybedenler 'asıl oyun kurucular' olacak.
Suriye'de kızışan çekişmenin nedeni de bu.
ABD ve elbette İsrail, Rusya karşısında yaşadıkları bu yenilgiyi hazmedemiyorlar.
Nasıl hazmetsinler ki, Rusya'ya karşı Suriye'de yaşadıkları yenilginin artçı şoklarını Ukrayna'da, Afrika'da ve hatta Avrupa'da da önlerine çıkacağını çok net görüyorlar.
Dolayısıyla Rusya Başbakanı Medvedev'in de ifade ettiği gibi bölgede 'büyük ve uzun sürecek bir savaş' çıkartarak, kendi yenilgilerinin üzerine örtmeye çalışıyorlar.
Bu bağlamda kullanılmaya hazır piyonlar Suud, Katar ve Türkiye hemen devreye giriyor.
Burada asıl oyun Türkiye üzerine kurulduğunu gözden kaçırmamak gerek.
İncirlik Üssü'ne Suud ve Katar unsurları konuşlanacak. Bu üsse ABD'nin izni olmadan bir Türk uçağının bile inemeyeceği göz önünde bulundurulursa, atılan bu ve benzeri adımların ABD'nin izniyle olduğu daha net görülecektir.
Kendi yenilgilerinin üzerini örtmek isteyen başta ABD olmak üzere Batılı ülkelerin Türkiye'yi kapalı kapılar ardında Suriye'ye doğru kışkırttıklarından eminim.
Tek başına böyle bir bataklığa düşmeyeceğini bildikleri Türkiye'nin sağına Suud'u, soluna Katar'ı eklemleyerek, Türkiye'nin bu yanlış adımı atmasını kolaylaştırmak istemektedirler.
Suriye'nin kuzeyine obüslerle bomba yağdırmaya başlaması Türkiye'nin bu yanlışa sürüklendiğinin işareti.
Coğrafyamızı kan gölüne çevirenler bir taşla birkaç kuş vurmak amacında.
Hem Suriye'de savaşı daha da uzatacak adımlar atarak Rusya'yı geri adım attırmaya çalışacaklar, hem de Türkiye'yi bu savaşa sokarak, Suriye ve Libya'nın kaderini yaşayacak sıradaki ülkenin hangisi olduğunu göstermiş oluyorlar.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Orhan Dede / diğer yazıları
- Çağdaş Nemrutların ateşinden hiç korkmadı! / 13.04.2025
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024