'İstanbul'a muhafızlık yapıyoruz'
5. TMMOB İstanbul Kent Sempozyumu’nun açılış töreninde konuşan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, zaman zaman İstanbul’a muhafızlık etmek durumunda da kaldıklarını belirterek, “Bazen bazı kamu birimleri kamunun değil de birkaç kişinin konumunu kollamayı kendine ilke ediniyorlar" dedi
02.12.2023 15:59:00
YENAL ARMAN
YENAL ARMAN
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu tarafından, 'Kent ve Demokrasi' temasıyla Harbiye Askeri Müzesi'nde düzenlenen '5. İstanbul Kent Sempozyumu'nun açılış törenine katıldı.
TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Seyfettin Avcı ve Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz'ın ardından kürsüye çıkan İmamoğlu, şunları söyledi: "Biz göreve geldiğimiz an itibariyle her zaman bilimin ışığında hareket etmeyi kendimize ilke edindik ve bundan hiçbir zaman sapmamak için kararlı bir yolculuk tasarladık.
Yaptığımız her çalışmada aslında o işin uzmanlarıyla, akademisyenleriyle ve ilgili kurum ve kuruluşlarla düşünmeyi hiç ihmal etmedik. Çünkü İstanbul gibi nüfusu 20 milyona yaklaşmış dünyanın en önemli medeniyetlerin birleştiği, buluştuğu bu muazzam kentin başka bir yolculuk tarifi gerçekleştirilemez. Bir yanıyla da Türkiye'nin göz bebeği, lokomotifi, her şeyi diyebileceğimiz İstanbul'un iki dudak arasından yönetildiğinde nasıl bir duruma düştüğünü, hepimiz aslında çok yakinen gözlemledik."
Bunun kalıcı bir mekanizmaya dönmesi için büyük gayret içerisindeyiz. Emekleme döneminde olduğunun farkındayız. Kalıcı, kurumsallaşmış ve belediyeye ait bir kurum değil de topluma, kamuya, akademik dünyaya, meslek odalarına her kesime ait bir kuruma dönüşmesi için de yoğun bir çaba içerisindeyiz" dedi.
Biz burayı yıkmaya çalışırken, oraya işlem yapmaya gayret ederken sürekli yargı yoluyla nasıl engellendiğimizi; daha da ileri gideyim o yargı yoluyla engellendiğimiz dönemde İstanbul'u yönetmeye talip olduğunu duyduğumuz bir kısım arkadaşlar bakanlıkta boğazın dibindeki bir yere planla, imarlı hale getirme çabasını dahi yaşadık. Bir büfenin olduğu yer. Bu nasıl bir çabadır? Bu nasıl bir bakış açısıdır? Kente bu gözle bakan ve iki dudak arasından çıkan sözleri emir telakki edip yapmaya gayret eden insanlardan Allah bu şehri korusun. Biz ise tam aksine bunlara karşı duran ve bu şekliyle hak hukuku koruma konusunda gözünü kırpmadan doğruları yapma gayreti içerisinde olan insanlar olmaya gayret edeceğiz. Bu prensiplere layık olmaya çalışacağız. Umarım yanlış yapmayız. Umarım hatalarımızı en aza indirerek süreçleri yönetip İstanbul'a layık, Türkiye'ye layık, 100 yıllık Cumhuriyetimizin geleceğine layık bireyler oluruz."
TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Seyfettin Avcı ve Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz'ın ardından kürsüye çıkan İmamoğlu, şunları söyledi: "Biz göreve geldiğimiz an itibariyle her zaman bilimin ışığında hareket etmeyi kendimize ilke edindik ve bundan hiçbir zaman sapmamak için kararlı bir yolculuk tasarladık.
Yaptığımız her çalışmada aslında o işin uzmanlarıyla, akademisyenleriyle ve ilgili kurum ve kuruluşlarla düşünmeyi hiç ihmal etmedik. Çünkü İstanbul gibi nüfusu 20 milyona yaklaşmış dünyanın en önemli medeniyetlerin birleştiği, buluştuğu bu muazzam kentin başka bir yolculuk tarifi gerçekleştirilemez. Bir yanıyla da Türkiye'nin göz bebeği, lokomotifi, her şeyi diyebileceğimiz İstanbul'un iki dudak arasından yönetildiğinde nasıl bir duruma düştüğünü, hepimiz aslında çok yakinen gözlemledik."
İstanbul'u İPA planlıyor
Anlayışlarının temelinde demokrasi ve katılımcılık olduğunun altını çizen İmamoğlu, "Bu yönüyle katılımcı yöntemler uygulamayı ve yeni katılım modelleri geliştirmeyi de sürekli yapıyor ve ihmal etmiyoruz. Planlamada bu yönüyle hareket etmenin en önemli merkezlerinden birini İstanbul'da kurmuş olmanın, İstanbul Planlama Ajansı (İPA) markasıyla geliştiriyor olmanın da hem keyfini hem de gururunu yaşıyoruz.Bunun kalıcı bir mekanizmaya dönmesi için büyük gayret içerisindeyiz. Emekleme döneminde olduğunun farkındayız. Kalıcı, kurumsallaşmış ve belediyeye ait bir kurum değil de topluma, kamuya, akademik dünyaya, meslek odalarına her kesime ait bir kuruma dönüşmesi için de yoğun bir çaba içerisindeyiz" dedi.
Kaçak kafeteryalar virüs gibi...
Konuşmasında İstanbul'a muhafızlık yaptıklarını dile getiren İBB Başkanı İmamoğlu, şunları söyledi: "Bugüne dair de gerçekten İstanbul'a muhafızlık yaptığımızı da ifade edeyim. Yani İstanbul'un çok güçlü bir muhafızlığa ihtiyacı vardır. Çarpıcı bir örnek; bugün sabaha karşı bir yıkımı takip ettim. Üsküdar'da tarihi Kuşkonmaz Cami'nin hemen yanında bir virüs gibi orayı kaplamış bir kafeteryayı üç senedir yıkamıyoruz. Yani bir bölümünü yıkarken 200-250 polisimizi oraya diken anlayışla dahil mücadele ediyoruz. Bir bölümünü yıktık, bir bölümü duruyor. Daha acısını söyleyeyim.Biz burayı yıkmaya çalışırken, oraya işlem yapmaya gayret ederken sürekli yargı yoluyla nasıl engellendiğimizi; daha da ileri gideyim o yargı yoluyla engellendiğimiz dönemde İstanbul'u yönetmeye talip olduğunu duyduğumuz bir kısım arkadaşlar bakanlıkta boğazın dibindeki bir yere planla, imarlı hale getirme çabasını dahi yaşadık. Bir büfenin olduğu yer. Bu nasıl bir çabadır? Bu nasıl bir bakış açısıdır? Kente bu gözle bakan ve iki dudak arasından çıkan sözleri emir telakki edip yapmaya gayret eden insanlardan Allah bu şehri korusun. Biz ise tam aksine bunlara karşı duran ve bu şekliyle hak hukuku koruma konusunda gözünü kırpmadan doğruları yapma gayreti içerisinde olan insanlar olmaya gayret edeceğiz. Bu prensiplere layık olmaya çalışacağız. Umarım yanlış yapmayız. Umarım hatalarımızı en aza indirerek süreçleri yönetip İstanbul'a layık, Türkiye'ye layık, 100 yıllık Cumhuriyetimizin geleceğine layık bireyler oluruz."