İzmir’in işgali Diyarbakır’ı da harekete geçirir
İzmir İlhak-ı Red Heyet-i Milliyesi’nden gelen 14.5.1919 tarihli bir telgrafta, “İzmir ve havalisi Yunan halkına ilhak ediliyor. İşgal başladı. İzmir ve yerleri tamamen ayakta ve heyecanda
04.08.2025 00:09:00
Haber Merkezi
Haber Merkezi





İzmir İlhak-ı Red Heyet-i Milliyesi'nden gelen 14.5.1919 tarihli bir telgrafta, "İzmir ve havalisi Yunan halkına ilhak ediliyor. İşgal başladı. İzmir ve yerleri tamamen ayakta ve heyecanda.
İzmir son ve tarihi gününü yaşıyor. Son imdadımız sizin göstereceğiniz muavenete bağlıdır. Mitingli telgraflarla her yere başvurunuz ve vatan ordusuna katılmaya hazırlanınız" deniyordu.
O tarihte Belediye Reisi olan Dellalzade Abdurrahman Efendi'nin daveti üzerine şehir halkının ileri gelenlerinden bir grup 22 Mayıs 1919'da belediye binasına toplanmış, İzmir işgalinin protestosu üzerine konuşmakta ve çekilecek tellerin kaleme alınması ile meşgul iken Sadrazam Ferit Paşa'nın ajan vasıtasıyla neşredilen tebliği -ki şark vilayetlerinde bir Ermenistan kurulmasından da bahsediyordu- halkı galeyana getirdi.
Eski belediye binası önünde büyük bir miting yapıldı. İzimir'in işgali protesto edildi. bununla ilgili protesto telleri çekildi. Sonra ajans haberi ele alınarak Sadrazam Ferit Paşa'ya, "Vilayet-i Şarkiyye, Arnavud babanızdan kalmış mülk-i mevrusunuz değildir ki, Ermenilere peşkeş çekiyorsunuz" ifadeli bir tel çekilmesine ve bir millî heyet seçilmek üzere ertesi (23 Mayıs 1919) Cuma günü saat yedide belediye binasında yeniden toplanılmasına karar verildi.
Seçilen on bir kişi rey sırasına göre şunlardır:
Müftü İbrahim Efendi Reis, Cemil Paşazade Mustafa Bey, Behram Paşazade Arif Bey, Garnizade Dr. O. Cevdet (Akkaynak) Bey, Piranizade Nazım (Önen) Bey, Hacı Niyazi (Çıkıntaş) Bey, Zülfüzade İhsan Hamid (Tiğrel) Bey, Hayalizade Kamil Bey.
İzmir'in işgali sonrası Kilis'te miting tertip edildi
İzmir'in işgali sonrasında hız kazanan Kuvva hareketinde, Kilis de sessiz kalmamış, Haziran 1919'da tüm Anadolu'da yapılmaya başlandığı gibi halkın uyanışı meydanlara yansımıştı.
İzmir'in işgalini protesto için Kilis halkı meydana inmişti.
"Tekye Camii önünde, bütün Kilis halkının katıldığı ve coşku ile destek verdiği bir miting düzenlendi.
Konuşmacılardan Hacı Ahmet Efendizade Galip Salihoğlu duygulu bir konuşma yaptı. Bu konuşmanın bir bölümü şöyledir:
'Uyanın ey gafil halk! Dedelerimizin,ölülerimizin gömülü olduğu bu kutsal topraklarımıza düşman giriyor. Siz ey, en büyük dinin sancağını açanlar. Siz ey tarihe destan yazanlar.
Şimdi istiklal günü, hakimiyet günüdür. Hür doğduk, hür yaşadık, hür ölmeliyiz. Düşman bu topraklara adım atarsa, hep beraber savaşalım, hep beraber ölelim.'
Cemiyet-i İslamiye üyeleri, Hacı Mustafa Beşe, Hacı İsmet Salihoğlu, Burhan Neci, Sadullah Salihoğlu, Galip Salihoğlu, Ziya Neci, Hafız Ahmet, Çırazoğlu Ziya, Mehmet Müslüman, Şerbetçi Akif tarafından imzalanan bir telgraf, Belediye Reisi Hacı Yusufoğlu Osman Efendi aracılığı ile Erzurum'da bulunan Mustafa Kemal Paşa'ya gönderilmiştir."
İNEBOLU MÜFTÜSÜ AHMED HAMDİ EFENDİ
İnebolu Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti'nin kurulmasına yardımcı olan Ahmed Hamdi Efendi, camilerde Kuvva hareketine destek toplamak için vaazlar vermiştir.
Nurettin Peker, Müftü'nün gayretlerini şöyle aktarır:
"… 1 Haziran 1921 günü camide Müftü Ahmed Hamdi Efendi, her Cuma namazından sonra yaptığı gibi bugün de Çarşamba olduğu halde öğle namazından sonra kürsüde Kuvva-yi Milliye'yi övüyor; iskeleye gelen silah ve cephaneleri boşaltmanın, taşımanın sevabından bahis ile vaaz ediyordu…
Müftü (Ahmed) Hamdi kürsüden yüksek sesle, 'Ey ahali, çarşıyı kapayın, camileri kapayın, haydi peşime düşün' deyip camiden cüppesiz fırlayınca; camilerden, dükkanlardan çıkan halkın koşuştuğu; dükkan, kahve, mağaza kepenklerinin bir gürültü sağanağı halinde kapandığı; hastası, sağlamı, eli ayağı tutanın Müftü'nün peşine düşerek tekbirler ve tehlillerle yalıya yürüdüğü görüldü.
Müftü Ahmed Hamdi Efendi ile ihtiyar kayıkçılar, kahyalar, dükkancılar yanaklarından, sakallarından terler akarak çalışıyorlar, peş peşe karınca gibi taşınıyor; sandıklar, denkler omuzdan omuza uçuyor ve bu ateşli iman ve millî gayretler vapurlar, kayıklar, yalılar boşalıyordu.
Bu mucizeyi seyreden subaylar, kumandanlar, memurlar, İstanbul'dan gelmiş yerli, yabancı yolcular, Türk milletinde bu yurtseverlik oldukça dipdiri ayakta duracağına inanıyorlar ve yabancılar fotoğrafla resim çekerken Türkler de gözyaşları içinde yardıma katılıyorlardı…" (Prof. Dr. Haydar Baş Hoş Geldin Atatürk eserinden)
İzmir son ve tarihi gününü yaşıyor. Son imdadımız sizin göstereceğiniz muavenete bağlıdır. Mitingli telgraflarla her yere başvurunuz ve vatan ordusuna katılmaya hazırlanınız" deniyordu.
O tarihte Belediye Reisi olan Dellalzade Abdurrahman Efendi'nin daveti üzerine şehir halkının ileri gelenlerinden bir grup 22 Mayıs 1919'da belediye binasına toplanmış, İzmir işgalinin protestosu üzerine konuşmakta ve çekilecek tellerin kaleme alınması ile meşgul iken Sadrazam Ferit Paşa'nın ajan vasıtasıyla neşredilen tebliği -ki şark vilayetlerinde bir Ermenistan kurulmasından da bahsediyordu- halkı galeyana getirdi.
Eski belediye binası önünde büyük bir miting yapıldı. İzimir'in işgali protesto edildi. bununla ilgili protesto telleri çekildi. Sonra ajans haberi ele alınarak Sadrazam Ferit Paşa'ya, "Vilayet-i Şarkiyye, Arnavud babanızdan kalmış mülk-i mevrusunuz değildir ki, Ermenilere peşkeş çekiyorsunuz" ifadeli bir tel çekilmesine ve bir millî heyet seçilmek üzere ertesi (23 Mayıs 1919) Cuma günü saat yedide belediye binasında yeniden toplanılmasına karar verildi.
Seçilen on bir kişi rey sırasına göre şunlardır:
Müftü İbrahim Efendi Reis, Cemil Paşazade Mustafa Bey, Behram Paşazade Arif Bey, Garnizade Dr. O. Cevdet (Akkaynak) Bey, Piranizade Nazım (Önen) Bey, Hacı Niyazi (Çıkıntaş) Bey, Zülfüzade İhsan Hamid (Tiğrel) Bey, Hayalizade Kamil Bey.
İzmir'in işgali sonrası Kilis'te miting tertip edildi
İzmir'in işgali sonrasında hız kazanan Kuvva hareketinde, Kilis de sessiz kalmamış, Haziran 1919'da tüm Anadolu'da yapılmaya başlandığı gibi halkın uyanışı meydanlara yansımıştı.
İzmir'in işgalini protesto için Kilis halkı meydana inmişti.
"Tekye Camii önünde, bütün Kilis halkının katıldığı ve coşku ile destek verdiği bir miting düzenlendi.
Konuşmacılardan Hacı Ahmet Efendizade Galip Salihoğlu duygulu bir konuşma yaptı. Bu konuşmanın bir bölümü şöyledir:
'Uyanın ey gafil halk! Dedelerimizin,ölülerimizin gömülü olduğu bu kutsal topraklarımıza düşman giriyor. Siz ey, en büyük dinin sancağını açanlar. Siz ey tarihe destan yazanlar.
Şimdi istiklal günü, hakimiyet günüdür. Hür doğduk, hür yaşadık, hür ölmeliyiz. Düşman bu topraklara adım atarsa, hep beraber savaşalım, hep beraber ölelim.'
Cemiyet-i İslamiye üyeleri, Hacı Mustafa Beşe, Hacı İsmet Salihoğlu, Burhan Neci, Sadullah Salihoğlu, Galip Salihoğlu, Ziya Neci, Hafız Ahmet, Çırazoğlu Ziya, Mehmet Müslüman, Şerbetçi Akif tarafından imzalanan bir telgraf, Belediye Reisi Hacı Yusufoğlu Osman Efendi aracılığı ile Erzurum'da bulunan Mustafa Kemal Paşa'ya gönderilmiştir."
İNEBOLU MÜFTÜSÜ AHMED HAMDİ EFENDİ
İnebolu Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti'nin kurulmasına yardımcı olan Ahmed Hamdi Efendi, camilerde Kuvva hareketine destek toplamak için vaazlar vermiştir.
Nurettin Peker, Müftü'nün gayretlerini şöyle aktarır:
"… 1 Haziran 1921 günü camide Müftü Ahmed Hamdi Efendi, her Cuma namazından sonra yaptığı gibi bugün de Çarşamba olduğu halde öğle namazından sonra kürsüde Kuvva-yi Milliye'yi övüyor; iskeleye gelen silah ve cephaneleri boşaltmanın, taşımanın sevabından bahis ile vaaz ediyordu…
Müftü (Ahmed) Hamdi kürsüden yüksek sesle, 'Ey ahali, çarşıyı kapayın, camileri kapayın, haydi peşime düşün' deyip camiden cüppesiz fırlayınca; camilerden, dükkanlardan çıkan halkın koşuştuğu; dükkan, kahve, mağaza kepenklerinin bir gürültü sağanağı halinde kapandığı; hastası, sağlamı, eli ayağı tutanın Müftü'nün peşine düşerek tekbirler ve tehlillerle yalıya yürüdüğü görüldü.
Müftü Ahmed Hamdi Efendi ile ihtiyar kayıkçılar, kahyalar, dükkancılar yanaklarından, sakallarından terler akarak çalışıyorlar, peş peşe karınca gibi taşınıyor; sandıklar, denkler omuzdan omuza uçuyor ve bu ateşli iman ve millî gayretler vapurlar, kayıklar, yalılar boşalıyordu.
Bu mucizeyi seyreden subaylar, kumandanlar, memurlar, İstanbul'dan gelmiş yerli, yabancı yolcular, Türk milletinde bu yurtseverlik oldukça dipdiri ayakta duracağına inanıyorlar ve yabancılar fotoğrafla resim çekerken Türkler de gözyaşları içinde yardıma katılıyorlardı…" (Prof. Dr. Haydar Baş Hoş Geldin Atatürk eserinden)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.