Karadeniz şivesi
Karadeniz şivesi, yalnızca bir konuşma biçimi değil; dalgalı denizlerin, sisli yaylaların ve hiç durmadan akan derelerin dile yansımış hâlidir. Bu şive konuşulurken kelimeler acele eder, cümleler soluk almadan koşar; sanki söylenen sözler bile yokuş yukarı çıkıyordur. “Geliyrum”, “gidiyrum”, “ne edeysun” gibi ifadelerdeki o kıpır kıpır hâl, Karadeniz insanının bitmeyen enerjisinin sesidir.
20.12.2025 22:10:00
Bayram ÇOŞGUN
Bayram ÇOŞGUN





Bu şive, coğrafyanın insanla kurduğu güçlü bağın bir sonucudur. Dağların denize dik indiği, yolların kıvrıla kıvrıla uzandığı bir yerde dil de düz olmaz.
Karadeniz şivesinde vurgu yer değiştirir, ekler uzar ya da kısalır; ama anlam hiç kaybolmaz. Aksine, kelimeler daha canlı, daha samimi bir hâl alır. Bir sitem bile gülümsetir, bir kızgınlıkta bile şaka payı hissedilir.
Karadeniz şivesinin en dikkat çekici yanlarından biri de mizahla olan yakınlığıdır. Bu şiveyle söylenen bir cümle, en ciddi anda bile gülümseme doğurabilir. Çünkü Karadeniz insanı sözü süslemez, dolandırmaz; ne hissediyorsa onu söyler. Dilin bu doğrudanlığı, şiveyi sıcak ve içten kılar. Dinleyen, söylenenin arkasında duran insanı hemen hisseder.
Bugün Karadeniz şivesi, türkülere, fıkralara, tiyatroya ve sosyal medyaya taşınarak yaşamaya devam ediyor. Belki şehir hayatında biraz yumuşuyor, belki bazı kelimeler unutuluyor; ama o kendine özgü ritim hâlâ ayakta. Çünkü Karadeniz şivesi, sadece ağızdan çıkan sesler değil; bir yaşam tarzının, bir coğrafyanın ve güçlü bir karakterin dilde bıraktığı izdir.
Karadeniz şivesinde vurgu yer değiştirir, ekler uzar ya da kısalır; ama anlam hiç kaybolmaz. Aksine, kelimeler daha canlı, daha samimi bir hâl alır. Bir sitem bile gülümsetir, bir kızgınlıkta bile şaka payı hissedilir.
Karadeniz şivesinin en dikkat çekici yanlarından biri de mizahla olan yakınlığıdır. Bu şiveyle söylenen bir cümle, en ciddi anda bile gülümseme doğurabilir. Çünkü Karadeniz insanı sözü süslemez, dolandırmaz; ne hissediyorsa onu söyler. Dilin bu doğrudanlığı, şiveyi sıcak ve içten kılar. Dinleyen, söylenenin arkasında duran insanı hemen hisseder.
Bugün Karadeniz şivesi, türkülere, fıkralara, tiyatroya ve sosyal medyaya taşınarak yaşamaya devam ediyor. Belki şehir hayatında biraz yumuşuyor, belki bazı kelimeler unutuluyor; ama o kendine özgü ritim hâlâ ayakta. Çünkü Karadeniz şivesi, sadece ağızdan çıkan sesler değil; bir yaşam tarzının, bir coğrafyanın ve güçlü bir karakterin dilde bıraktığı izdir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.



















































































