logo
28 MART 2024

Kerbela’da şehadet şerbetini içen canlar -1-

Artık savaş tüm şiddeti ile yaşanmaya başlamıştı. İmam Hüseyin (a.s.) bu şuurla savaşıyor ve askerlerine cesaret veriyordu
08.08.2022 23:50:00
Kerbela’da şehadet şerbetini içen canlar -1-
Kerbela’da şehadet şerbetini içen canlar -1-
Artık savaş tüm şiddeti ile yaşanmaya başlamıştı. İmam Hüseyin (a.s.) bu şuurla savaşıyor ve askerlerine cesaret veriyordu. Ashabı onun yanına geliyor, son defa kendisini selamlıyor ve ondan aldıkları izinle birkaç dakika içinde kanlara boyanarak şehadet şerbetini içiyorlardı.

Ama başta kendisi olmak üzere kimsede üzüntü veya korku eseri kalmamıştı. Herkes, en mutlu sona kanını, canını feda ederek kavuştuğunun farkındaydı.

"Selam olsun sana ey Resulüllah (s.a.v.)'in torunu" diyerek son kez selam veriyor, savaş meydanına girmek için izin istiyorlardı.

İmam Hüseyin (a.s.), "Sana da selam olsun, biz de senin arkandan geliyoruz" şeklinde izin veriyordu.

Ve her izin verdiğinin ardından şu ayeti okuyordu: "Onlardan bazıları Allah ile yaptıkları ahide (Allah'ın yolunda şehit olmaya) sadakat gösterdiler, onlardan bazıları da beklemektedirler ve onlar ahidlerini hiçbir şeyle değiştirmediler." 

Nafi b. Hilal İmam (a.s.)'ın ölüme giderken takındığı hâli şöyle aktarmıştır:

"Ben, Hüseyin b. Ali (a.s.)'a hayret ediyordum. Çünkü şehadeti yaklaştıkça ve işi zorlaştıkça yüzü daha da parlıyordu.

Aynen özlediğine kavuşması yakın olan bir insan gibiydi. Hatta son dakikalarında ezelî ve ebedî lanetlik onun mukaddes başını bedeninden ayırırken, Hüseyin b. Ali (a.s.)'ın yanına gittim. Hüseyin (a.s.)'ın yüzünün o nuru ve parıltısı beni öylesine kendimden geçirdi ki, öldüğünü unutmuştum."

İmam (a.s.) bu moral ve şecaatle sabahtan ikindi vaktine kadar ashabının yanında yer aldı. Her şehit düşeni kendisi çadırların yanına getiriyor, onlara dualar ediyordu. Yakınlarına teselli veriyordu.

Böyle bir manzarada ashabının ve yakınlarının gözleri önünde birer birer kanlara boyanmasına rağmen ondaki dirayet, kudret ve iradede zerre bir eksilme olmamıştır.

Bu manzarayı gören İbn-i Sa'd, onunla savaşmaktan çekinen askerlerine cesaret vermek için şöyle bağırıyordu: "Anneniz yasınıza otursun! Kiminle karşılaştığınızı biliyor musunuz? Bu Arab'ı katledenin oğludur."

Ve yine bağırıyordu: "Bu Ebu Tâlib oğlu Ali'nin oğludur. Allah'a yemin ederim ki, babasının ruhu bunun omuzları arasındadır."

Şimdi onu müdafaa eden ashabına bakalım…

Hürr bin Yezid er-Riyahî'nin şehit edilişi

Hürr, Habib şehit edildikten sonra Züheyr ile birlikte düşmana saldırdı. Hürr'ün atını yaraladılar ve atından düştü. Kırktan fazla düşman askerini öldürdükten sonra, düşmanın yoğun saldırısı karşısında dayanamayarak yere yığıldı.

Eyyub b. Mişrahü'l-Hayvanî der ki:

"Vallahi, Hürr b. Yezid'in atını karnından bir okla ben vurmuştum. Biraz sonra at titredi, sarsıldı ve yüzünün üzerine kapandı. Hürr atın üzerinden bir arslan gibi yere saçıldı. Kılıcı elinde idi. "Beni mi korkutacaksın? Ben Hürr b. Yezid im! Arslanlar topluluğunun en cesaretlisiyim!" diyordu.

Ben onun kadar korkusuz, telaşsız hiçbir kimse görmedim."

İmam Hüseyin (a.s.)'ın askerleri onu can vermek üzere iken, kendi çadırları yanına aldılar. İmam (a.s.) can vermekte olan Hürr'ün bedeninin yanına gelip kana boyanmış bedenini görünce defalarca söylediği sözü bir defa daha tekrarladı:

"Bunlar peygamberler ve peygamberlerin evlatlarını öldüren katiller gibidirler."
Daha sonra Hürr'ün başı ucunda oturarak onun baş ve yüzündeki kan ve toprakları temizleyerek şöyle buyurdu: "Annenin adını koyduğu gibi gerçekten de hürsün sen; hem bu dünyada, hem de ahirette."

Ali bin Hürr'ün şehadeti

Rivayet edilir ki, Hürr'ün Ali isminde bir oğlu vardı. Çok cesurdu. Bu olayları görünce Urve adındaki bir köleyle atlarına su vermek bahanesi ile düşman safları arasından çıktılar. Hz. Hüseyin (a.s.)'ın tarafına geçtiler. İsimlerini söylediler. Meydana atıldı. Çarpışıp vuruştu. Şehitlik saadetine kavuştu.

Urve'nin şehadeti

Ali bin Hürr'ün şehadetinden sonra vefakâr Urve, efendilerine bahadırlık nişaneleri göstererek ve hürriyet mertebesini kazanmak için ortaya çıktı. O da şecaatler gösterdi. Şehitlik rütbesine erdi.

Müslim bin Avsece'nin şehadeti

Müslim bin Avsece, bedeni kanla boyanmış bir hâlde yere düşüp en son nefeslerini aldığı bir anda İmam Hüseyin (a.s.) Habib-i Mezahir'le birlikte onun başucuna gelip yanına oturarak, "Ya Müslim! Allah sana rahmet etsin" deyip, şu ayeti okudu:

"Onlardan bazıları kendi ahidlerine amel ettiler, bazıları da beklemektedirler ve onlar  ahidlerini hiçbir şeyle değiştirmediler."

Bu sırada Habib bin Mezahir, Müslim'e şöyle dedi: "Ya Müslim! Senin ölümün bana çok ağır gelir ama sana müjde veriyorum ki, az sonra cennete gideceksin."
Müslim de ona cevap olarak, "Allah seni hayırla mükafatlandırsın" dedi.

Habib sözüne şöyle devam etti: "Eğer senden sonra hemen savaş meydanına gitmeyeceğimi bilseydim, mutlaka vasiyetini yerine getirirdim."

Müslim çok zayıf bir sesle, İmam Hüseyin (a.s.)'ı işaret ederek şöyle dedi: "Sana vasiyetim onu savunarak ölmendir."

Habib cevaben şöyle dedi: "Allah'a and olsun ki, senin bu vasiyetini yerine getireceğim."

Bu konuşma sırasında Müslim b. Avsece, canını Allah'a teslim ederek yüce ruhuyla diğer İslam şehitlerinin kervanına katıldı." (Prof. Dr. Haydar Baş İmam Hüseyin eserinden)
İSO'dan tarihi uyarı
'Eğitimli gençlerimizi avlamak için...'
'AJet ile anlaşmamız yok'
THY'den çok garip Ajet kararı!
Almanya'nın öteki yüzü
Avrupa'nın ilk siyonist ülkesi Almanya!
CHP adayı istifa edip AKP'ye katıldı
'Erdoğan'ın emrinde olacağız'
Rezalet ötesi
Yahudi askerler aşağılıkta da zirvede!
'Sandık, hepimizin namusuna emanettir'
Erdoğan son mitingini yaptı
'Para sayma' soruşturmasında Muammer Keskin'in ifadesi
'Bağış karşılığı makbuz almadım'
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
10. turda da sonuç çıkmadı
1 Nisan'da okullar tatil mi?
Milli Eğitim Bakanlığı açıkladı
Emekli maaşı için seçim sonrasını işaret etti
'Temmuz' ayında masaya yatıracağız'
"Siyasetten bağımsız bir araştırma enstitüsü kuracağız"
BTP İstanbul Adayı Cihan Erdoğanyılmaz
Altınok'u aklayıp Yavaş'ı suçlamaya kalkan yandaşa kapak
'Siz merak etmiyor musunuz?'
Soykırım 174 gündür sürüyor
Can kaybı 32 bin 552'ye yükseldi
Özgür Özel'den kurultay itirafı
'1 Nisan’dan sonraki sürece taliptik'
'Vatandaş' BTP'de karar kıldı
Darende'de bu gerçek oldu...
İSO'dan tarihi uyarı
'Eğitimli gençlerimizi avlamak için...'
'AJet ile anlaşmamız yok'
THY'den çok garip Ajet kararı!
Almanya'nın öteki yüzü
Avrupa'nın ilk siyonist ülkesi Almanya!
CHP adayı istifa edip AKP'ye katıldı
'Erdoğan'ın emrinde olacağız'
Rezalet ötesi
Yahudi askerler aşağılıkta da zirvede!
'Sandık, hepimizin namusuna emanettir'
Erdoğan son mitingini yaptı
'Para sayma' soruşturmasında Muammer Keskin'in ifadesi
'Bağış karşılığı makbuz almadım'
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
10. turda da sonuç çıkmadı
1 Nisan'da okullar tatil mi?
Milli Eğitim Bakanlığı açıkladı
Emekli maaşı için seçim sonrasını işaret etti
'Temmuz' ayında masaya yatıracağız'
"Siyasetten bağımsız bir araştırma enstitüsü kuracağız"
BTP İstanbul Adayı Cihan Erdoğanyılmaz
Altınok'u aklayıp Yavaş'ı suçlamaya kalkan yandaşa kapak
'Siz merak etmiyor musunuz?'
Soykırım 174 gündür sürüyor
Can kaybı 32 bin 552'ye yükseldi
Özgür Özel'den kurultay itirafı
'1 Nisan’dan sonraki sürece taliptik'
'Vatandaş' BTP'de karar kıldı
Darende'de bu gerçek oldu...

Utanmadan bir de paylaşım yapıyorlar

 
İnsanlıktan zerre kadar nasibini almamış çeteciler olarak da bilinen Yahudi askerler, Gazze'de yaptıklarıyla ahlaksızlıkta da zirveyi kimseye bırakmıyor.
28.03.2024 17:50:00 / Güncelleme: 28.03.2024 17:54:49
HASAN PARLAK
 Utanmadan bir de paylaşım yapıyorlar
 Utanmadan bir de paylaşım yapıyorlar

İnsanlıktan zerre kadar nasibini almamış çeteciler güruhu olarak da bilinen Yahudi askerler, Gazze'de yaptıklarıyla ahlaksızlıkta da zirveyi kimseye bırakmıyor. Nitekim Gazze'de soykırım yapan Yahudi askerleri, işgal ettikleri bölgede her türlü rezalete imza atıyor. Hatta rezaletlerini sosyal medyada paylaşmaktan da geri durmuyor. Reuters ajansında yer alan görüntüler de Yahudi askerlerinin ne kadar 'insanlık sınıfı'nın dışında olduğunu ortaya koyuyor. Nitekim İsrail askerleri, Filistinlilerin evlerinde bulunan iç çamaşırlarıyla oynadıklarını gösteren fotoğraf ve videoları yayınlamaktan geri durmadı. Videolardan birinde Gazze'deki bir odada bir koltukta oturan İsrailli bir asker sırıtıyor, bir elinde silah, diğer elinde beyaz saten iç çamaşırını kanepede yatan bir yoldaşın açık ağzının üzerine sallıyor. Böylece Yahudi askerlerin insan olmadığını, başka tür bir mahluk olduğunu tüm dünyaya haykırıyorlar. 

Özgür Özel hakkında 'zibidi' benzetmesi nedeniyle suç duyurusu

Kahramankazan 15 Temmuz Gaziler ve Şehit Aileleri Derneği, CHP Genel Başkanı Özgür Özel hakkında "Kot üstüne perdelik kumaştan kefen çeken zibidiler' sözleri nedeniyle suç duyurusunda bulundu.
28.03.2024 16:32:00
İhlas Haber Ajansı
Özgür Özel hakkında 'zibidi' benzetmesi nedeniyle suç duyurusu
Özgür Özel hakkında 'zibidi' benzetmesi nedeniyle suç duyurusu
Kahramankazan 15 Temmuz Gaziler ve Şehit Aileleri Derneği, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel'in bir mitingde 'Tayyip Bey çağırınca oraya dizilen kot üstüne perdelik kumaştan kefen çeken zibidiler değil, dedesi Çanakkale'de kefensiz yatanlar kurtarır bu memleketi" ifadelerini kullanması üzerine hakkında suç duyurusunda bulundu.

Konuya ilişkin açıklamada bulunan Kahramankazan 15 Temmuz Gaziler ve Şehit Aileleri Derneği Başkanı Cafer Akın, 'CHP Genel Başkanı Özgür Özel haddini aşan açıklamalarda bulunmuştur. Bunun üzerine Kahramankazan 15 Temmuz Şehit Aileleri ve Gaziler Derneği olarak suç duyurusunda bulunacağız. CHP Genel Başkanı hadsiz Özgür Özel, 15 Temmuz darbe girişimine karşı koyan vatandaşlarımıza utanmadan, sıkılmadan 'zibidi' dedi. 'Tayyip Bey'in çağrısına oraya dizilen kot üstüne perdelik kumaştan kefen çeken zibidiler değil, dedesi Çanakkale'de kefensiz yatanlar kurtarır bu memleketi' ifadesini kullandı. CHP, Mustafa Kemal Atatürk'ün kemiklerini sızlatmaya devam ediyor. Özgür Özel'i kınıyoruz. 15 Temmuz şehit ve gazilerine zibidi diyemezsin, haddini bil' diye konuştu.

'Fetullahçı teröristlere inanç grubu güzellemesi yapan CHP Genel Başkanı Özgür Özel'i kınıyoruz'

Özel'den özür beklediklerini söyleyen Akın, 'Aziz Türk milleti evlatları, söz konusu vatan olduğunda canlarından geçerek darbecileri ve darbeciliğe alkış tutanları durdurmuşlardır. 15 Temmuz'da devletinin çağrısıyla milletle kol kola şehadete yürüyerek tanklara siper olan aziz şehitlerimizin aileleriyle birlikte şehitlere 'zibidi' deme hadsizliğini gösteren Fetullahçı teröristlere inanç grubu güzellemesi yapan CHP Genel Başkanı Özgür Özel'i kınıyoruz. Her halükarda ülkeyi sizin kurtarmayacağınız kesin. Tankların arasından sıvışıp giderken, televizyon karşısında kahvenizi yudumlayarak izlediğiniz 15 Temmuz'da meydanlarda can veren, kan veren o 'zibidi' dediğiniz korkusuz kahramanlardan öğrenecek çok şeyiniz var. Asıl zibidi kim biliyor musunuz' O gece darbe oluyor diye alkış tutanlar, o gece kadeh kaldıranlar, o gece tankların arasından sıvışanlar, o geceden sonra darbecileri savunanlar, kahpe teröristlerle iş birliği içerisinde olanlar; millet siz siyasi malzeme yapın diye kurtarmadı bu vatanı. Ne Çanakkale'de kefensiz yatan atalarımız ne de 15 Temmuz'da karşı koyarken şehit olan yiğitlerimiz. Kahraman gazilerimiz, bu ülke için zerre faydası olmayanlar, ülke yönetimine talip olmaktan utanmıyorlar. CHP Genel Başkanı Özgür Özel'den şehit ailelerimiz ve gazilerimizden acilen özür dilemesini bekliyor ve şiddetle kınıyoruz' dedi.

'Atatürk'ün kurduğu bir partide gazilere ve şehitlere bu söylem kabul edilemez niteliktedir'

Özel'in sözlerinin kabul edilemez olduğunu söyleyen Avukat Burakhan Çınar ise, 'Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve aziz milleti için bir an olsun gözünü kırpmadan şehit olan ve yine bu uğurda gazi olanlara CHP Genel Başkanı'nın TV kanallarında da görüleceği üzere açık bir şekilde 'zibidi' şeklindeki hakaretini derin bir üzüntü ile hep beraber izledik, takip ettik. DEM Parti ile kent uzantısı neticesinde PKK'lı kişileri ilçe yönetimlerine sokan bir partinin genel başkanının her mitingde, hatta kendi partisinin genel başkanlık seçimlerinde dahi Selahattin Demirtaş'a, Osman Kavala'ya selam gönderirken, gazi veya şehit gibi kelimelerin nasıl bir maneviyat oluşturduğunu anlaması bizler tarafından beklenemez. Türk Ceza Kanunu'nun belirli maddelerini ihlal etmesi ve gazilerimiz ile şehit ailelerimiz üzerinde nasıl bir etki uyandırdığı kamuoyunun takdirindedir. Bu nedenle Kahramankazan Cumhuriyet Başsavcılığımıza şikayetçi olmak için burada bulunuyoruz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu bir partide gazilere ve şehitlere bu söylem kabul edilemez niteliktedir. Bu nedenle de Özgür Özel'i kınıyoruz ve kendisinden şikayetçiyiz. Yüce Türk adaleti gereğini yapacaktır' ifadelerini kullandı.

Okullar 1 Nisan'da tatil olacak mı?

31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri dolayısıyla okullar 1 Nisan 2024 Pazartesi günü tatil edildi
28.03.2024 15:32:00 / Güncelleme: 28.03.2024 15:37:04
AA
Okullar 1 Nisan'da tatil olacak mı?
Okullar 1 Nisan'da tatil olacak mı?

Milli Eğitim Bakanlığınca (MEB), 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri dolayısıyla okullar 1 Nisan 2024 Pazartesi günü tatil edildi.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin imzasıyla illere gönderilen genelgede, eğitim kurumlarının, 31 Mart Pazar günü yapılacak Mahalli İdareler Genel Seçimleri'nde, seçmenin oy kullanmasına imkan verecek şekilde hazırlanacağı belirtildi.

Genelgede, seçimlerin ardından Bakanlığa bağlı eğitim kurumlarının, eğitim-öğretime hazır hale getirilmesi amacıyla 1 Nisan 2024 Pazartesi gününün tatil edildiği bildirildi.

Öte yandan 1 Nisan günü yönetici ve öğretmenler, aylık karşılığı ders, varsa ek ders, ders niteliğinde yönetim, hazırlık ve planlama görevlerini yapmış sayılacak. 

Marmara'da 'müsilaj' tehlikesi yeniden gündemde

Geçen yıl yaşanan müsilaj tehlikesiyle büyük bir mücadele gerçekleştirmek zorunda kalan Marmara Denizi, atıkların denize boşaltılması devam ettiği için bu yıl da ciddi bir sorun olarak karşımıza çıkacak. Marmara şimdiden alarm vermeye başladı
28.03.2024 14:55:00 / Güncelleme: 28.03.2024 15:00:59
Ahmet Haydar Tarhanlı
Marmara'da 'müsilaj' tehlikesi yeniden gündemde
Marmara'da 'müsilaj' tehlikesi yeniden gündemde
Müsilaj, kapalı denizlerde zaman zaman ortaya çıkan bir salgıdır. Fitoplankton adı verilen mikro alglerin aşırı çoğalması sonucu ortaya çıkar. Bu mukoza benzeri yapı, suyun içindeki mikroorganizmalar için uygun bir beslenme habitatı oluşturur ve zararlı canlılar da bu salgının üzerinde toplanır.

Denizin üstünde gördüğümüz beyaz, köpük benzeri yapı aslında "buzdağının görünen kısmıdır". Denizin altında ise bu salgı bir tül gibi uzanır.

Marmara Denizi, geçen yıl su yüzeyini ve derinlerini saran müsilajla boğuştu. Müsilajın yoğunluğu arttı ve çevresel kaygılara neden oldu. Bu sene de müsilaj tehlikesiin Marmara'yı tehdit edeceği ifade ediliyor.

Müsilajın temel sebebi, atıkların denize boşaltılması. Bu sebep temelden çözülmedikçe müsilaj sorunu artarak devam edecek.

Deniz biyoloğu Mert Gökalp, "Marmara Denizi feryat ediyor. Bu, Marmara Denizi'nin foseptik çukuru olabileceğinin bir sinyali" uyarısını yapıyor.

Profesör Mustafa Sarı, Marmara Denizi'ne arıtmadan atık boşaltımının acilen durması gerektiğini vurguluyor.

Hidrobiyolog Levent Artüz ise bu durumun bir zincir ve sonuç olduğunu ifade ediyor.

Gelecekte ne bekliyor?

Müsilajın yakın ve uzak gelecekte Marmara Denizi'ni, deniz canlılarını ve çevresinde yaşayan insanları nasıl etkileyeceği henüz net değil.

Ancak çözüm için atık yönetimi, arıtma tesislerinin etkin kullanımı ve bilinçli tüketim önemlidir.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.