'Kıbrıs Barış Harekatı 46 yaşında
1974 yılında Yunanistan desteğiyle Rumlar, Kıbrıs'ta III. Makarios'u devirmişlerdi. Böylece enosis, yani Kıbrıs'ın Yunanistan'a katılmasının ilk adımları atılmıştı. Rum çeteler tarafından Kıbrıs'ta bulunan Türkleri hedef alan büyük bir katliam dalgası başlatılmıştı. Türk köyleri basılıyor ve kadın, çoluk çocuk demeden Türkler katlediliyordu. Dönemin Başbakanı Bülent Ecevit, derhal konuyu görüşmek için İngiltere'ye gitti. Ecevit'in İngiltere'ye yola çıkmadan verdiği talimatla toplanan Milli Güvenlik Kurulu yapılacak harekatın detayları görüşülüyordu. 20 Temmuz sabahı saatler 06.05'i gösterdiğinde gökyüzü Türk paraşütçüleriyle doldu. Paraşütçüler Lefkoşa yakınlarına inerek Girne'ye çıkartma yapan birliklerle buluşacaklardı. Kıbrıs'taki Türk halkı askerleri sevinç ve coşkuyla karşıladı. Halk artık Rum çetelerinin tacizinden kurtulacaktı. Fakat ilerleyen saatlerde harekatın hiç de kolay olamayacağı ortaya çıktı. İndirme yapan askerler diğer birliklerle birleşmek için dağları aşmak zorundaydılar. Fakat Beşparmak Dağlarında beklenmedik bir taarruz ateşi başladı. Her kayanın altı temizlenmeli, düşmanlar imha edilerek ilerlenmeliydi. Böylece askerlerin hızı yavaşlıyor, vakit gecikiyor, buluşma zorlaşıyordu. Hava karardığında ise helikopterler bir şey göremediği için askerlere destek veremez oldu. Karanlıkta kendi askerimizi vurabileceği için, denizden gelen ateş desteği de kesildi. Mehmetçik Beşparmak Dağlarında tek başınaydı, gün doğana kadar direnebilirlerse harekat başarıya ulaşacaktı. Gün doğumuyla herkes derin bir nefes aldı. Sabahın ilk saatlerinde gökyüzünde Türk jetleri görünmüştü, askerlerimiz gece boyu başarıyla direnmişlerdi. Hava, deniz ve karadan gerçekleştirilen müşterek harekat sonucu Rumlar kısa sürede bastırılmıştı. Fakat çevreye dağılan Rum çeteleri, bu sefer Türk köylerine daha sert tacizlerde bulunmaya başlamıştı. Harekat devam etmeliydi.
Ayşe tatile çıksın
ABD ve İngiltere çatışmanın masada bitirilmesini istiyordu. Bu sebeple Türk ve Yunan tarafları Cenevre'ye davet edildi. Türkiye, Kıbrıs üzerindeki bütün Türklerin güvenliğini sağlamak istiyordu. Ateşkesin şartları büyük ölçüde kabul edilmiş gibi görünse de, Rumların asıl hedefi Türk askerini Kıbrıs'tan çıkartmaktı. Cenevre'deki görüşmeler sürerken adadaki Türk köyleri tehdit altındaydı. Her geçen dakika çok önemliydi, ya harekata devam edilecekti, veya bir anlaşma sağlanacaktı. Görüşmelerden bir sonuç çıkamayacağını anlayan Dışişleri Bakanı Turan Güneş, Ankara'yı aradı ve o tarihi cümleyi kurdu: ''Ayşe tatile çıkabilir.'' Ayşe, Turan Güneş'in kızının ismiydi, II. Harekatın parolası olarak bu cümle seçilmişti. Harekat kısa sürede başarıya ulaştı. Adanın yüzde 35'i ele geçirilmiş ve bölgede yaşayan Türk halkı güvene kavuşturulmuştu.
İlk cumhurbaşkanı Rauf Denktaş oldu
Netice itibarıyla tam 46 yıl önce bugün gerçekleşen Kıbrıs Barış Harekatı sonucunda, adada günümüzdeki sınırlar çizildi ve 1975 yılında Rauf Denktaş, Kıbrıs Türk Federe Devleti''nin ilk Cumhurbaşkanı seçildi. 1983'te isim Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olarak kabul edildi. Denktaş 2005 yılına kadar art arda görevine tekrar seçildi. 2005 yılındaki Cumhurbaşkanlığı seçimlerine ise aday olmadı. 13 Ocak 2012'de 88 yaşında hayata veda etti.