Kıbrıs'ta oyun bozuluyor

Dün Yeni Mesaj Gazetesinde "Kuvay-ı Milliye Yavruvatanda" manşetiyle yazılı basının atladığı çok önemli bir haber yayınlandı. Kıbrıs'ın AB'ne alınma sürecine sokulduğu bir vasatta Kıbrıs Türk'ü tıpkı 1974 öncesinde olduğu gibi, Ulusal Halk Hareketi (UHH) adıyla bir sivil direniş örgütü kurdu.

Sivil, toplumsal ve spontane gelişen bu hareketin amacı, Akritas planına karşı koyarak ENONİS'e geçit vermemek. 1974 öncesini tüm vahşetiyle yaşamış Kıbrıs'lı Türklerin organize ettiği oluşum, kritik bir döneme giren yavruvatanda pabucun ucuza bırakılmayacağının da bir işareti.

UHH kimlerden oluşuyor?

Öncelikle şunu söylemek gerekiyor; UHH reflekslerle ortaya çıkmış bir direniş örgütü. Kıbrıs Barış Harekatı'nın üzerinden çeyrek asır geçtiği hatırlanacak olursa örgütün fahri üyelerini, o yılları tüm çıplaklığıyla yaşamış 35-40 yaş üzeri Kıbrıs Türkleri oluşturuyor. Bu durum önemli çünkü 25-30 yaş arası, 74 öncesini bizzat yaşamış değil. Oysa aynı grubun üstündeki nesil yani babalar, kim neyi çarpıtmaya çalışırsa çalışsın kanlı Noel'i görmüş insanlar. Onları kandırmak, evirip çevirmek mümkün değil.

Öncelikle güvenilir ve bu heyecanı yaşamış insanlarla biraraya gelen kuruluş yayınladığı gizli yazılı bildiride, UHH kimlerden oluşuyor sorusuna kendi ifadesiyle şöyle cevap veriyor.

UHH'lı olabilmek için

1- Direniş ruhunu özümsemiş

2- KKTC topraklarını Türk vatanı gören

3- Milli değerlere, Anatavana ve Mehmetçiğe dil uzatmayan

4- Siyasal veya kişisel çıkar beklemeyen

5- Hak yiyici olmayan insanlardan oluşur.

UHH niçin kuruldu?

Kapılarını herkese açmayan UHH'nin bamteli noktası kuruluş gerekçesinde gizli. Hareket 1963 yılında kanlı Noel'le uygulamaya konulan Aktiras Planı'nın aynen devamı ettiğini düşünüyor. Akritas'ın hedefleri UHH'nin da kuruluş nedenlerini oluşturuyor. Bildiriden izleyelim:

Günümüzde de geçerliliğini koruyan Akritas Planı'nın bugünkü karanlık hedefleri şöyledir:

1) Kıbrıs Türk'ünü, bir asırlık mücadelesi sonucunda, çok ağır bedeller ödeyerek kurduğu devletinden soğutmak.

2) İçimizdeki işbirlikçileri ve mandacıları kullanarak tüm ulusal değerlerimizi kirletmek, yıpratmak, yetişen yeni nesilleri yanıltmak, direniş gücümüzü oluşturan mukavemet ruhunu, milli şuur ve Türklük bilincini köreltmek, her türlü sonucu istismar edip birlik ve beraberliğimizi parçalamak...

AB süreci şu cümlelerle örgütün kuruluş nedenlerinden önemli bir başlığı oluşturuyor;

Kıbrıs Türk'ünü Anavatan'dan kopararak yalnızlaştıran ve AB çatısı altında Enosist gerçekleştirmek için yürütülen faaliyetlere dur diyeceğiz!

UHH'nin sloganı

UHH'nin kullandığı ana sloganı son derece manidar:

"Ulusal davada asgari müşterek yok, temel müşterek vardır. bu temel müşterek, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetine ve Anavatan Türkiye'ye sarsılmaz bağlılıktır. Yolumuz Türkiye'nin yoludur."

Bu temel anlayışta dikkat edilecek olursa artık federasyon, konfederasyon önerilerine yer verilmiyor. Kıbrıs AB'ye alınırsa, Kuzey Kıbrıs'ta Türkiye'yle koşulsuz bir bütünleşme sürecine girecek! Denktaş'ı gizli odalara sürerek mutlaka anlaşacaksın diyen Ankara'ya da, buradan gönderilen anlamlı bir mesaj var.

UHH ile ilgili bir son notumuz şu: Ulusal Halk Hareketi şehir, köy ve mahalle de, kısaca en küçükten, en büyüğüne kadar tüm yerleşim birimlerinde sürekli bir örgütlenme içinde bulunuyor.

UHH'nin anlamı

Ulusal Halk Hareketinin çıkış zamanlaması, örgütlenmesi, Anavatandan muhtemelen gördüğü destek ve izleyeceği yöntem Kıbrıs'ta sıcak saatlerinde habercisi.

Türkiye'ye dayatılan Kıbrıs'ı elden çıkarmazsanız AB'ye giremezsiniz, krizden kurtulamazsınız yollu mesajlar, sabır taşının da çatladığını gösteriyor. Aynı zamanda konuşulacak, müzakere edilecek bir alanın kalmadığını da...

Unutturulamayacak bir şey var. Türkiye Kıbrıs'tan vazgeçemez. İstese de bunu yapamaz.

Hüseyin Mümtaz Bey'in ifadesiyle herşey, herkes onaylasa Coğrafya buna izin vermez.

Kıbrıs yeni bir döneme giriyor bu kesin...