Dinler arası diyalog fitnesi hizmetkarlığı, papazlı-hahamlı iftar sofraları, kiliseli-havralı cami modeli? vs. gibi uygulamaların, FETÖ'nun misyonu ve mirası olduğunu, sağır sultanlar bile duydular.
Diyanet'in, yani DITIB'in Hollanda Nijmegen Eyüp Sultan Camii'ni, kiliseli-havralı cami modeliyle yeniden inşa etmesinin mahsurlarını ve Türk vatandaşlarının tepkisini Pazartesi yazmıştım. Demiştim ki Diyanet'e:
"Yürütülen bu proje, Hollanda'da camiye gelen cemaat ve çocuklarımız için tuzak olduğu gibi; cami vesilesiyle şirke ve teslise meşruiyet kazandırma gayretkeşliğidir.
Bu proje Dırar mescidi ve FETÖ tipi hizmetin bir başka versiyonudur?
Vatikan, hatta FETÖ bile böyle bir batıl iş işlemedi, ben duymadım. Duyan varsa, beni de bilgilendirsin."
Ben, Diyanet'ten hala cevap bekliyorum.
Ancak Hollanda'da 2014'te yükseltilen minareden ses geldi.
Hollanda Diyanet Vakfı (HDV), eski başkent Utrecht'te 2008'ten beri çalışıp 2014'te inşaatına başladığı Ulu Camii'ni, 2016 Mayıs'ında hizmete sokuyor.
Bu camii, farklı bir camii? Sizin anladığınız, Müslümanların 15 asırdan beri bildiği-ibadet ettiği cami türünden bir cami değil.
Kiliseli-havralı Diyanet camii!
Diyanet'in Utrecht Ulu Camii'nin çatısı altında, Hristiyan, Yahudi, Budist ve diğer inanç sahiplerinin ayinlerini icra ettikleri kilise, havra, sinagog? vs. ayin alanları var.
Bu kiliseli-havralı cami projesinde FETÖ'nün elini veya misyonunu yahut maharetini görmemek için ahmak olmak yetmez, aynı zamanda hain olmak lazım, diyor oradaki kimi Türkler.
Malum Hollanda, FETÖ'nün kök saldığı AB ülkelerinden biri.
FETÖ lobisi, 15 Temmuz sonrası Türkiye'nin Lahey Büyükelçiliği Din İşleri Ataşesi Yusuf Acar'ı sınır dışı ettirecek kadar etkili.
Diyanet'in kiliseli-havralı Utrecht Ulu Camii, İslam akaidinin ve medeniyetimizin mimari esaslarından hangisine uyuyor?!
Ne Kitap'ta, ne Sünnet'te, ne de medeniyetimizde yeri var bunun?
Dahası Diyanet İşleri Başkanlığı'na dair yasal düzenlemelerde, Müslümanlardan para toplayıp kilise, havra veya sinagog açabilir diye bir yetki verilmiş mi Diyanet'e?
Böyle batıl ve yasa dışı bir işgüzarlığa gerek yok ki?
Kiliseli-havralı camii, Utrecht Merkez Tren İstasyonu'na 300-400 m. mesafede, "kentin kalbi"nde?
Hemen oracıklarda diğer inanç sahiplerinin kiliseleri de var, sinagogları da? Hepsi bomboş!
Öyleyse Tevhid'in sembolü ve Allah'ın evi olan caminin ortasına teslis ve şirk abidelerini kondurmanın alemi ne?!
Müslümanların mescitleri, birer Beytullah'tır (Allah'ın evidir), yani her biri bulundukları yerde Kâbe'nin bir şubesi gibidir. Nitekim Allah'ın(cc) şu beyanı açıktır: "Mescitler şüphesiz Allah'ındır. O halde, oralarda Allah'a herhangi bir kimseyi ortak koşup kulluk etmeyin" (Cin, 72/18).
Bu ve benzeri ilahi ikazlara rağmen, Müslümanların parasıyla inşa edilen Allah'ın evinin ortasına, teslis ve şirk ocakları nasıl inşa edilebiliyor?!
Caminin sekreteryasını yürüten Alpay Demirci, bu işlere Diyanet olur verdi, oldu-bitti, diyor. Cami inşaatının ekonomik sıkıntılar yüzünden aksadığı dönemde Utrecht Kilisesi de Pazar ayininde yardım toplayıp katkı sağladı, diye ekliyor. Kilise yöneticisi José-Höhne Sparborth, Demirci'yi doğruluyor.
Papaz Okulu Hartford Seminary'e 2 milyon dolar bağış yapan hain FETÖ'nün yaptığı, batıl ve yanlış oluyor da; Allah'ın evi ve Tevhid ocağı olan caminin göbeğinde kilise, havra ve sinangog inşa etmek nasıl hak oluyor, nasıl doğru oluyor?!
Diyanet'in bid'at tanımına göre, ezan ve salânın okunduğu minare bile bid'at oluyor da; Kur'an'ın şirk ve teslisle nitelediği kilise ve havranın, caminin ortasına yerleştirilmesi nasıl hak oluyor?! (Bkz. DİB, İslam Ansiklopedisi, Bid'at, c. 6, s. 129).
Sayın Diyanet İşleri Başkanı, kendi boynuna haç yakıştırabilir mi, haç asabilir mi?!
Asamaz?
Diyanet İşleri Başkanı, kendi boyuna haç asıp dolaşsa ayıp, yanlış ve batıl oluyor da; Allah'ın mescitlerine teslis ve şirk ocaklarını kondurmak nasıl batıl, yanlış ve ayıp olmuyor?!
Diyanet İşleri Başkanlığı ve sayın Başkan M. Görmez, hangi dini veya yasal yetkiye dayanarak, Allah'ın tevhid evi ve Müslümanların iman ocağının ortasına kilise, havra ve sinagog gibi teslis ve şirk merkezlerini kondurabiliyor?!
Diyanet, FETÖ planı kokan Utrecht Ulu Camiindeki bu yanlışı, Nijmegen Eyüp Sultan Cami'inde nasıl tekrarlayabiliyor?!
Diyanet, bu batıl plan ve modelden acilen vazgeçmeli; soruların cevaplarını da vermelidir.
Diyanet'in, yani DITIB'in Hollanda Nijmegen Eyüp Sultan Camii'ni, kiliseli-havralı cami modeliyle yeniden inşa etmesinin mahsurlarını ve Türk vatandaşlarının tepkisini Pazartesi yazmıştım. Demiştim ki Diyanet'e:
"Yürütülen bu proje, Hollanda'da camiye gelen cemaat ve çocuklarımız için tuzak olduğu gibi; cami vesilesiyle şirke ve teslise meşruiyet kazandırma gayretkeşliğidir.
Bu proje Dırar mescidi ve FETÖ tipi hizmetin bir başka versiyonudur?
Vatikan, hatta FETÖ bile böyle bir batıl iş işlemedi, ben duymadım. Duyan varsa, beni de bilgilendirsin."
Ben, Diyanet'ten hala cevap bekliyorum.
Ancak Hollanda'da 2014'te yükseltilen minareden ses geldi.
Hollanda Diyanet Vakfı (HDV), eski başkent Utrecht'te 2008'ten beri çalışıp 2014'te inşaatına başladığı Ulu Camii'ni, 2016 Mayıs'ında hizmete sokuyor.
Bu camii, farklı bir camii? Sizin anladığınız, Müslümanların 15 asırdan beri bildiği-ibadet ettiği cami türünden bir cami değil.
Kiliseli-havralı Diyanet camii!
Diyanet'in Utrecht Ulu Camii'nin çatısı altında, Hristiyan, Yahudi, Budist ve diğer inanç sahiplerinin ayinlerini icra ettikleri kilise, havra, sinagog? vs. ayin alanları var.
Bu kiliseli-havralı cami projesinde FETÖ'nün elini veya misyonunu yahut maharetini görmemek için ahmak olmak yetmez, aynı zamanda hain olmak lazım, diyor oradaki kimi Türkler.
Malum Hollanda, FETÖ'nün kök saldığı AB ülkelerinden biri.
FETÖ lobisi, 15 Temmuz sonrası Türkiye'nin Lahey Büyükelçiliği Din İşleri Ataşesi Yusuf Acar'ı sınır dışı ettirecek kadar etkili.
Diyanet'in kiliseli-havralı Utrecht Ulu Camii, İslam akaidinin ve medeniyetimizin mimari esaslarından hangisine uyuyor?!
Ne Kitap'ta, ne Sünnet'te, ne de medeniyetimizde yeri var bunun?
Dahası Diyanet İşleri Başkanlığı'na dair yasal düzenlemelerde, Müslümanlardan para toplayıp kilise, havra veya sinagog açabilir diye bir yetki verilmiş mi Diyanet'e?
Böyle batıl ve yasa dışı bir işgüzarlığa gerek yok ki?
Kiliseli-havralı camii, Utrecht Merkez Tren İstasyonu'na 300-400 m. mesafede, "kentin kalbi"nde?
Hemen oracıklarda diğer inanç sahiplerinin kiliseleri de var, sinagogları da? Hepsi bomboş!
Öyleyse Tevhid'in sembolü ve Allah'ın evi olan caminin ortasına teslis ve şirk abidelerini kondurmanın alemi ne?!
Müslümanların mescitleri, birer Beytullah'tır (Allah'ın evidir), yani her biri bulundukları yerde Kâbe'nin bir şubesi gibidir. Nitekim Allah'ın(cc) şu beyanı açıktır: "Mescitler şüphesiz Allah'ındır. O halde, oralarda Allah'a herhangi bir kimseyi ortak koşup kulluk etmeyin" (Cin, 72/18).
Bu ve benzeri ilahi ikazlara rağmen, Müslümanların parasıyla inşa edilen Allah'ın evinin ortasına, teslis ve şirk ocakları nasıl inşa edilebiliyor?!
Caminin sekreteryasını yürüten Alpay Demirci, bu işlere Diyanet olur verdi, oldu-bitti, diyor. Cami inşaatının ekonomik sıkıntılar yüzünden aksadığı dönemde Utrecht Kilisesi de Pazar ayininde yardım toplayıp katkı sağladı, diye ekliyor. Kilise yöneticisi José-Höhne Sparborth, Demirci'yi doğruluyor.
Papaz Okulu Hartford Seminary'e 2 milyon dolar bağış yapan hain FETÖ'nün yaptığı, batıl ve yanlış oluyor da; Allah'ın evi ve Tevhid ocağı olan caminin göbeğinde kilise, havra ve sinangog inşa etmek nasıl hak oluyor, nasıl doğru oluyor?!
Diyanet'in bid'at tanımına göre, ezan ve salânın okunduğu minare bile bid'at oluyor da; Kur'an'ın şirk ve teslisle nitelediği kilise ve havranın, caminin ortasına yerleştirilmesi nasıl hak oluyor?! (Bkz. DİB, İslam Ansiklopedisi, Bid'at, c. 6, s. 129).
Sayın Diyanet İşleri Başkanı, kendi boynuna haç yakıştırabilir mi, haç asabilir mi?!
Asamaz?
Diyanet İşleri Başkanı, kendi boyuna haç asıp dolaşsa ayıp, yanlış ve batıl oluyor da; Allah'ın mescitlerine teslis ve şirk ocaklarını kondurmak nasıl batıl, yanlış ve ayıp olmuyor?!
Diyanet İşleri Başkanlığı ve sayın Başkan M. Görmez, hangi dini veya yasal yetkiye dayanarak, Allah'ın tevhid evi ve Müslümanların iman ocağının ortasına kilise, havra ve sinagog gibi teslis ve şirk merkezlerini kondurabiliyor?!
Diyanet, FETÖ planı kokan Utrecht Ulu Camiindeki bu yanlışı, Nijmegen Eyüp Sultan Cami'inde nasıl tekrarlayabiliyor?!
Diyanet, bu batıl plan ve modelden acilen vazgeçmeli; soruların cevaplarını da vermelidir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Misafir Kalem (K) / diğer yazıları
- Kongrelerden milli devlete bir iman mücadelesi / 25.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019