KKTC Cumhurbaşkanı sadede geldi
KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, "Kıbrıs'ta yeni federal sistemde elbette garantiler istiyoruz. Kimden bekleyebiliriz bunu: Kıbrıslı Türkler olarak sığınacak tek liman var o da Türkiye'dir" diyerek, Türkiye'nin garantörlüğünün devam etmesi gerektiğini belirtti.
28.09.2016 00:00:00
KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Kıbrıs sorununun çözümünde gelinen nokta ile New York'ta Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Ban Ki-moon ve Rum lider Nikos Anastasiadis ile üçlü zirveyi değerlendirdi.
Kıbrıs Türk halkının güvenliğinin ve kurulacak sistemin bir şekilde garanti altına alınması gerektiğine dikkati çeken Akıncı, şunları kaydetti: "İki kesimli bir federal yapı söz konusu ve bu iki kesimden biri Kıbrıs Türk Kurucu Devleti olacak, bu devletin ayrı bir polis teşkilatı olacak, geçmişte yoktu. Karma bir polis teşkilatının içinde bir miktar Kıbrıslı Türk polisi vardı. Şimdi ayrı kurumlarımız, mahkememiz, meclisimiz, hükümetimiz olacak. 1963'te 13 anayasa maddesi tek taraflı değiştirilmek istendi. Kıbrıslı Türkler bu yapıdan dışlandı. Ortak devlet tek bir devlet haline dönüştürüldü ve Rumlara mal edildi. Kıbrıslı Türkler olarak buna benzer durumlarla bir daha yüzleşmek istemiyoruz. Bu yeni federal sistemde elbette garantiler istiyoruz. Kimden bekleyebiliriz bunu: Kıbrıslı Türkler olarak sığınacak tek liman var o da Türkiye'dir. Bu konuda bir uzlaşma sağlanmış değil ancak 'Efendim biz çözüm sağlıyoruz, Avrupa Birliği'ne giriyoruz, garantiye güvenceye ne ihtiyaç var.' rahatlığında değiliz biz, olamayız da kusura bakmasınlar. Kıbrıslı Türk'ün patatesini alan bir Rum tüccarın Rumlar tarafından tehdit edildiğini, iş yerinin yakılmak istendiğini görüyoruz. Bütün bunlar bu günlerde yaşanıyor. Dolayısıyla kimse bize bu konuda garantiye güvenceye ihtiyacınız yoktur demesin. Bıraksınlar bu güvence altında yaşayalım, iki toplum arasında bu güven tahsis edilsin, ileride bunlara bakar değerlendiririz ama bugün buna ihtiyaç olduğu aşikar ve bu güvenceyi içermeyen bir anlaşmayı Kıbrıs Türk halkının onaylaması mümkün değil."
Kıbrıs Türk halkının güvenliğinin ve kurulacak sistemin bir şekilde garanti altına alınması gerektiğine dikkati çeken Akıncı, şunları kaydetti: "İki kesimli bir federal yapı söz konusu ve bu iki kesimden biri Kıbrıs Türk Kurucu Devleti olacak, bu devletin ayrı bir polis teşkilatı olacak, geçmişte yoktu. Karma bir polis teşkilatının içinde bir miktar Kıbrıslı Türk polisi vardı. Şimdi ayrı kurumlarımız, mahkememiz, meclisimiz, hükümetimiz olacak. 1963'te 13 anayasa maddesi tek taraflı değiştirilmek istendi. Kıbrıslı Türkler bu yapıdan dışlandı. Ortak devlet tek bir devlet haline dönüştürüldü ve Rumlara mal edildi. Kıbrıslı Türkler olarak buna benzer durumlarla bir daha yüzleşmek istemiyoruz. Bu yeni federal sistemde elbette garantiler istiyoruz. Kimden bekleyebiliriz bunu: Kıbrıslı Türkler olarak sığınacak tek liman var o da Türkiye'dir. Bu konuda bir uzlaşma sağlanmış değil ancak 'Efendim biz çözüm sağlıyoruz, Avrupa Birliği'ne giriyoruz, garantiye güvenceye ne ihtiyaç var.' rahatlığında değiliz biz, olamayız da kusura bakmasınlar. Kıbrıslı Türk'ün patatesini alan bir Rum tüccarın Rumlar tarafından tehdit edildiğini, iş yerinin yakılmak istendiğini görüyoruz. Bütün bunlar bu günlerde yaşanıyor. Dolayısıyla kimse bize bu konuda garantiye güvenceye ihtiyacınız yoktur demesin. Bıraksınlar bu güvence altında yaşayalım, iki toplum arasında bu güven tahsis edilsin, ileride bunlara bakar değerlendiririz ama bugün buna ihtiyaç olduğu aşikar ve bu güvenceyi içermeyen bir anlaşmayı Kıbrıs Türk halkının onaylaması mümkün değil."