KKTC Dışişleri Bakanlığı, Avrupa Birliği'nin (AB) mali yardım tüzüğünü doğrudan ticaret tüzüğünden ayırarak onaylamasının KKTC için geri adım olduğunu açıkladı KKTC Başbakan Yardımcılığı ve Dışişleri Bakanlığı, "Avrupa Birliği'nin (AB) mali yardım tüzüğünü doğrudan ticaret tüzüğünden ayırarak onaylamakla geri adım attığını'' belirterek, "Kıbrıs Türkünün esas beklentisinin, mali yardımdan çok dış dünya ile entegrasyonu sağlayacak doğrudan ticarete olanak veren somut adımlar olduğunu'' bildirdi. Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, Avrupa Birliği'nin referandumun hemen ardından, 26 Nisan 2004'de hazırladığı iki tüzüğü birbirinden ayırarak mali yardımı onaylaması, "Kıbrıslı Türklere yönelik tecridin kaldırılmasına ve Kıbrıs'ta kalıcı bir çözümün bulunmasına katkı koymaktan uzak bir eylem'' olarak değerlendirildi. Mali yardım tüzüğüyle KKTC'ye verilmesi öngörülen katkıdan kat kat fazlasının her yıl Türkiye tarafından sağlandığı vurgulanan açıklamada, "Kıbrıs'ta kalıcı bir çözüm için samimiyetini kanıtlayan Kıbrıs Türklerinin esas beklentisi, AB'den gelecek olan mali yardımdan daha çok dış dünyayla entegrasyonu sağlayacak doğrudan ticarete olanak veren somut adımlardır'' denildi. Mali yardımla ilgili olarak AB tarafından alınan kararda, Lüksemburg'da yapılan gayrı resmi ve hiçbir konuda anlaşmaya varmadan sonuçlanan görüşmelere atıfta bulunulmasının kabul edilmeyeceği de vurgulanan açıklamada, şöyle denildi: "Türkiye Cumhuriyeti'nin KKTC'nin de desteğiyle kapsamlı çözüm sürecini canlandırmaya ve Kıbrıs Türk halkı üzerindeki izolasyonun kaldırılmasına çalıştığı bir dönemde AB'nin aldığı bu karar beklentilerimizin çok gerisinde kalmaktadır. Dolayısıyla AB üyesi ülkeleri bir kez daha Türkiye'nin sunduğu 24 Ocak tarihli eylem planı üzerinde odaklanmaya davet ediyoruz.''
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.