14 Nisan'da Hakk'a (c.c.) uğurladığımız çok muhterem Prof. Dr. Haydar Baş Hocamız, yanlışa yanlış, doğruya doğru diyerek ömrü boyunca çoklarının kuyruğuna bastı.
Herkesin bildiği gibi gözünü budaktan sakınmayan, mücadeleye girerken yenilgiyi asla aklına getirmeyen bir karakterdeydi Baş Hoca.
Onun cesaret edip karşısına dikildiği, ülkenin birlik ve beraberliğini tehdit eden şer projelere ve programlara başka karşı çıkan olmadı.
Türkiye'deki Şii-Sünni ayrımına gayret eden odaklar karşılarında hep Baş Hoca'yı buldu.
Türkiye'de ordu ile milleti çatıştırmak, birbirine düşman etmek isteyen, bir dönem de bunu başaran karanlık odaklar hep karşılarında Haydar Baş Hoca'yı buldular.
Elebaşı Fetullah Gülen olan hareket eliyle Türkiye'yi bir 'ılımlı İslam' devletine çevirmek için senaryo hazırlayanlar da Türk toplumunu istinat duvarı gibi destekleyen Haydar Baş Hoca duvarına tosladılar ve hedeflerine ulamadılar.
Hedeflerine ulaşamadıkları gibi yerle yeksan oldular.
İşte Haydar Baş Hocamın vefatıyla, kuyruk acısının şiddetine göre pusuya yatan böylelerine öç alma hevesi geldi.
İlk adımlarını Haydar Baş Hocamın cenazesi henüz kaldırılmadan attılar.
Sonra ailesini dillerine pelesenk etmeye çalıştılar.
Şimdi de Haydar Baş Hocamın vefatıyla boşalan Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanlığına Merkez Yönetim Kurulu'nun kararıyla seçilen Hüseyin Baş Beyefendi üzerinden polemik oluşturarak üçüncü adımlarını atıyorlar.
Son 15-16 gündür yaşadıklarımız, duyduklarımız ve okuduklarımız 'meğer bunlar ne kadar Haydar Baş Hocamıza düşmanmışlar' dedirtiyor insana.
Hocam zaman zaman, 'Oğlum siz bunları bilmezsiniz' derdi.
Hocamızın ne kadar haklı olduğunu şimdi daha iyi anlıyorum.
Bir bakıyorsunuz kendisini İslamcı diye niteleyen, bir bakıyorsunuz 'solcu' ya da 'Kemalist' diye niteleyen ne idiğü belli olmayan insanlar Haydar Baş Hocam ve BTP hakkında ileri geri konuşuyorlar.
Sizin ne düşündüğünüzü bilemem ama bana göre kendilerini nasıl tanıtırsa tanıtsın kinlerini kusan bu çevrelerin ortak noktası, Baş Hoca'nın Hakça çıkışlarıyla bunların kuyruklarına bastığı gerçeğidir. En çok canı yanan da FETÖ'cüler olduğu için çoğu da bunlardandır. Yani FETÖ'nün kripto cinslerinden…
Amaçları Haydar Baş Hoca'nın izlerini de silmek.
Bir başka isim olsa belki parçalanacak olan BTP kadrolarının Hüseyin Baş çevresinden kenetlenmesi onları tedirgin etmiş görünüyor.
Eskiden Baş Hocanın göğsünde sönen hain planlarının bundan sonra da Hüseyin Baş liderliğindeki BTP kadrolarının göğsünde söneceğini gördüler zira.
Ama ne yaparlarsa yapsınlar, Baş Hoca'nın kadrosundan onlara kanacak bir tane bile adam bulamazlar.
Gönül dostu Haydar Baş Hocamın mayasını çaldığı Bağımsız Türkiye Partisi kadroları vatan, millet ve devlet sevdası mayası, Ehl-i Beyt mayası ve Atatürk mayası tutmuştur.
Aralarında bir nefer olmaktan onur duyduğum Bağımsız Türkiye Partisi kadroları 'dağılırsak yok oluruz, bir olursak var oluruz' diyen kadrolardır.
Bu yüzden emin olunuz, yeni Genel Başkan Hüseyin Baş liderliğindeki BTP kadroları Haydar Baş Hocamız hayatta iken nasıl çalışıyorsa aynı şekilde hatta daha iştiyakla ve inanarak çalışmaya azimli ve kararlıdır.
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023
- Oylar AKP’ye zoraki gitmiş! / 12.08.2023
- Ya o rüzgâr hiç esmezse… / 11.08.2023