Mankurtluk, bir milletin kendilik bilincini kaybetmesi, millî ve manevî değerlerini unutması; hatta bunlara düşman edilmesidir. Mankurtluk, Türk gençliğinin Türk tarihine, Türk kültürüne, Türk geleneklerine, göreneklerine, âdetlerine, törenlerine, İslam'a, Türk edebiyatına, Türk ahlakına yabancılaştırılması; hatta düşman edilmesidir.Mankurtluk, Türk gençliğinin geçmişle gelecek arasında bir boşlukta, arafta bırakılmasıdır. Geçmişiyle bütün bağları koparıldığı gibi geleceğe dair tasavvur ve tahayyülleri de yok edilerek, salt içinde bulunduğu anın maddi zevkleriyle zevklenmeye mahkûm edilen bir zavallı durumuna düşürülmesidir. Mankurtluk, Türk gençliğinin geleceğinin elinden alınması, geleceği düşünemez hale getirilmesi, günlük ve anlık yaşayan bir canlıya dönüştürülmesi projesidir. Mankurtluk, Türk gençliğine şahsiyetimizin bir ifadesi olan istiklalimizin, bağımsızlığımızın, bunların, şerefimizin ve haysiyetimizin sembolü olan bayrağımızın, maddi ve manevi bütün değerlerimizi yaşattığımız, geliştirdiğimiz ve torunlarımızdan emanet aldığımız hür vatanımızın, güven ve huzur içinde yaşamamızı sağlayan egemen devletimizin, özgürce, derinliklice ve genişçe düşünme ve duyma evimiz olan Türkçemizin, bize kimlik kazandıran milliyetimizin gereksiz; hatta zararlı ve kötü olduğuna inandırmak gibi emperyalist bir projedir.Mankurtluk, kendisini aşağılama, düşmanı kutsama ayinidir. Mankurtluk, kendi dünyasını bırakıp ötekinin dünyasında yaşamaya zorlama çalışmasıdır. Mankurtluk, ruhu, kalbi, beyni, hafızası boşaltılmış ve kuru bir saman çuvalına döndürülmüş Türk gençliğini Haçlı emperyalist Batılı odakların istedikleri gibi kullanabilme mekanizmasıdır. Mankurtluk, Türk gençliğinin en büyük sermayesi olan bireysel ve millî zenginliklerini hovardaca harcama ve düşmanının kölesi olma zilletidir. Mankurtluk, Türk gençliğini Amerika'ya, Avrupa'ya, Rusya'ya, ona buna köle ve hizmetçi yapan bir tasmadır. Velhasıl mankurtluk, kişinin kendi varoluşuna ihanetinin adıdır. Türk gençliği, Amerika ve Avrupa tarafından içine düşürüldüğü mankurtluk sefaletinden bir an önce ayıkıp bozkurt asaleti katına yükselmelidir. Not: 15 Kasım 2014, Cumartesi günü, Saat: 14.00'te 33. Uluslararası İstanbul Kitap Fuarında Akçağ Yayınevi standında kitap imza törenim olacak. Bütün okuyucularımı beklerim.Adres: TÜYAP FUAR ve KONGRE MERKEZİ, E?5 Karayolu Üzeri, Gürpınar Kavşağı, 34500 BüyükçekmeceİSTANBUL.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Prof. Dr. Nurullah Çetin / diğer yazıları
- Dayatılan kapitalist stil / 26.12.2015
- "Karıştır barıştır"a karşı "birleştir savuştur" / 30.11.2015
- Öğretmenler Günü'nü kutlamak / 26.11.2015
- İşin sırrı dengede / 20.11.2015
- IŞİD terörist peki Fransa nedir? / 18.11.2015
- Anaları ağlamasın diye Fransa'ya çözüm süreci desteği / 17.11.2015
- Bir 10 Kasım yazısı / 12.11.2015
- Ölmek ve köle olmak dışında üçüncü bir seçenek / 11.11.2015
- Türk sosyalistlerini marabalıktan kurtulmaya davet / 09.11.2015
- Yandakların istilası / 05.11.2015
- "Karıştır barıştır"a karşı "birleştir savuştur" / 30.11.2015
- Öğretmenler Günü'nü kutlamak / 26.11.2015
- İşin sırrı dengede / 20.11.2015
- IŞİD terörist peki Fransa nedir? / 18.11.2015
- Anaları ağlamasın diye Fransa'ya çözüm süreci desteği / 17.11.2015
- Bir 10 Kasım yazısı / 12.11.2015
- Ölmek ve köle olmak dışında üçüncü bir seçenek / 11.11.2015
- Türk sosyalistlerini marabalıktan kurtulmaya davet / 09.11.2015
- Yandakların istilası / 05.11.2015