Meclis yaya kaldı
Türkiye’de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi iki yılı geride bıraktı. İki yılda TBMM’de 600'e yakın milletvekili bin 493 maddeyi yasalaştırırken, Cumhurbaşkanı Erdoğan tek başına kararnamelerle 2 bin 229 maddeyi yürürlüğe koydu.
07.07.2020 17:18:00
Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin yürürlüğe girmesi ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 9 Temmuz 2018'de yemin ederek göreve başlamasının üzerinden iki yıl geçti. Yeni sistemi tasarlayarak, 16 Nisan 2017'de Anayasa değişikliği referandumu içinde halkın onayına sunan AKP iktidarının vaatleri arasında parlamenter sistemin çıkardığı bürokratik engellerin bu sistemle aşılması, 'daha hızlı, etkili ve istikrarlı' bir karar alma mekanizmasının kurulması yer almıştı. Çok sayıda kitaba ve bilimsel makaleye imza atan Anayasa ve İdare Hukukçusu Prof. Dr. Kemal Gözler, web sitesine koyduğu bir makalede, sistemin hiç de rasyonel işlemediğini savunarak, "Sistemde daha ilk günden itibaren pek çok fahiş hukuki hatalar yapıldı. Sistem hiç de istikrarlı değil. Cumhurbaşkanlığı kararnameleri hemen arkasından tekrar değiştiriliyor, tekrar tekrar düzeltiliyor. Daha da önemlisi sistem hiç de iddia edildiği gibi hızlı bir şekilde çalışmıyor" görüşünü seslendirdi.
Kararnameler, yasaların önüne geçti
Son iki yılda Meclis'te kabul edilen kanunlar ile Cumhurbaşkanlığı tarafından yayımlanan kararnamelerin Haziran sonu itibariyle bilançosu, Meclis ile Cumhurbaşkanlığı arasındaki karar alma süreçlerini de açığa vuruyor. TBMM'nin Temmuz 2018'de başlayan 27. döneminin başından bu yana toplam 104 kanun teklifi yasalaştı. Bu tekliflerin toplam madde sayısı bin 493! Bu maddenin 909'u ise torba kanun maddeleri, yani pek çok farklı konunun tek bir potaya konulduğu ve bu nedenle muhalefetin eleştirdiği teklif şekli. Öte yandan, aynı dönemde çıkartılan Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin sayısı 64 ve bunların düzenlediği madde sayısı ise 2 bin 229. CHP İstanbul Milletvekili Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu, "Yani Meclis'teki 600 milletvekili bin 493 maddeyi görüşerek 104 kanunu yasalaştırırken, Cumhurbaşkanı Erdoğan tek başına 64 adet kararname ile 2 bin 229 maddeyi yürürlüğe koymuş bulunuyor" değerlendirmesini yapıyor.
Kişiye özel kararname çıkarılabiliyor!
Yeni sistemle cumhurbaşkanının kararnameler ve kararlar yoluyla Meclis'ten daha güçlü konumda olduğu eleştirilerin başında geliyor. İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Rektörü Nuri Aydın ve Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Rektörü Yusuf Tekin'in rektör olarak atanabilmeleri için kararname ile şartların bu kişiler için değiştirilip atamalardan sonra eski hale getirilmesi bu eleştirilere neden olan örnekler arasında. Hükümet ya da Bakanlar Kurulu gibi kolektif siyasal karar alma mekanizması olmadığını belirten Kaboğlu, "Tek kişi ne diyorsa o oluyor. Talimat veriyor, bakanlar o talimatla hareket ediyor. Bunu en son sokağa çıkma yasaklarında da gördük" diye konuştu. Haziran ayı başında bir gece yarısı ilan edilen sokağa çıkma kısıtlaması, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kararıyla ertesi gün iptal edilmişti. Ancak bu 12 saatlik süreçte, uçak ve otobüs firmaları başta olmak üzere hafta sonuna hazırlık yapan yolcular ile restoran, kafe gibi işletmeler kafa karışıklığı nedeniyle zor saatler yaşamıştı.
Yasa tekliflerini Meclis hazırlamıyor
Kaboğlu, 'ters kelepçe' vurulduğunu söylediği Meclis'te verimli bir müzakere ortamı olmadığını savunarak, "Meclis'te vekiller özgür tercih ve iradelerini ortaya koyamıyor. Meclis'e gelen yasa önerileri aslında vekiller tarafından hazırlanması gerekirken, bürokratlarca ya da Cumhurbaşkanlığı tarafından hazırlanıyor. Vekiller altına imza atıyor ve virgülünü değiştirtmemek için uzun uğraş veriyor. Sonunda belki çok küçük değişiklikle eller kalkıyor, eller iniyor" dedi.
Meclis'te Anayasa Mahkemesi'ne başvuru yapabilme çoğunluğuna sahip tek parti olan CHP şimdiye kadar 64 Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ve 104 kanunun iptali için başvurmuş durumda.
Sistemin reformu mümkün mü?
Muhalefet yeni sistemin zayıf ve olumsuz yönlerini ön plana çıkartırken, AK Parti ve MHP'nin oluşturduğu Cumhur İttifakı içinde de sistemin reforma ihtiyaç duyduğuna ilişkin bazı sesler yükselmekte. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Mayıs ayı sonunda yaptığı "MHP, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin devamını da mümkün kılacak bazı reformların yapılması ve acilen çıkarılması gerektiği inancında" açıklaması da bu çerçevede değerlendiriliyor. Ancak MHP'nin hükümet sisteminin devamına ilişkin ne gibi reformlar istediği henüz açıklığa kavuşmuş değil. HABER MERKEZİ