Meme kanseri vakaları üçe katlandı
Meme kanseri, dünyada ve ülkemizde kadınlarda en sık görülen kanser türü olarak öne çıkıyor. Tüm kanser türlerinde olduğu gibi meme kanserinde de erken teşhis hayat kurtarıyor.
25.10.2025 15:25:00
AHMET SAFA TERZİ
AHMET SAFA TERZİ





Meme kanseri riskini artıran faktörlerin başında genetik yatkınlık geliyor. Ancak bu tek neden değil. Fazla kilolar, sağlıksız ve yağlı beslenme alışkanlıkları, sigara ve alkol tüketimi de riski ciddi oranda artırıyor. Ayrıca ileri yaş, aile öyküsü ve hormon maruziyeti de risk faktörleri arasında yer alıyor.
Artış oranı hızlandı
Son yıllarda dünya genelinde meme kanseri vakalarında belirgin bir artış gözleniyor. 2022 yılında dünya genelinde yaklaşık 2.3 milyon yeni meme kanseri vakası tespit edilirken, yaklaşık 670 bin kişi bu hastalık nedeniyle yaşamını yitirdi. Meme kanseri, kadınlardaki yeni kanser vakalarının yaklaşık yüzde 24'ünü oluşturuyor. ABD'de kadınlarda yaşa göre düzeltilmiş yıllık yeni vaka oranı 100 bin kişide 130.8; Türkiye'de ise 100 bin kişide 46.8 seviyesinde. Türkiye'de meme kanseri oranı 1990-2021 yılları arasında 36.3'ten 119.5'e yükselerek yılda ortalama yüzde 6 oranında arttı. Bu artış, hastalığın yalnızca genetik değil, yaşam tarzı ve çevresel faktörlerle de ilişkilendirildiğini gösteriyor. 50-74 yaş aralığında düzenli yapılan taramaların, meme kanserine bağlı ölümleri yüzde 26 oranında azaltabildiği biliniyor. Tarama programları aynı zamanda ileri evre kanser tanısı konulan hasta sayısını yüzde 29'a varan oranlarda düşürüyor. Genetik faktörler de hastalıkta belirleyici rol oynuyor. BRCA1 gen mutasyonu taşıyan kadınlarda yaşam boyu meme kanseri riski yüzde 72'ye, BRCA2 taşıyanlarda ise yüzde 69'a kadar çıkabiliyor. Erkeklerde ise BRCA2 mutasyonu olan bireylerde yaşam boyu risk yüzde 6,8 civarında seyrediyor.
Nelere dikkat edilmeli
Op. Dr. Mustafa Arısoy, genetik yatkınlığı bulunan kişilerin düzenli kontrollerini ihmal etmemesi gerektiğini vurgulayarak, "Annesinde, teyzesinde veya kız kardeşinde meme kanseri tanısı bulunan kişilerin kendi risk durumlarını mutlaka öğrenmeleri gerekir" ifadelerini kullandı. Yaşam tarzı da meme kanserinde kritik bir etken. Obezite ve hareketsiz yaşamın risk faktörleri arasında başı çektiğini söyleyen uzmanlar, dengeli beslenme ve düzenli egzersizin koruyucu rolüne dikkat çekiyor. Dr. Arısoy, "Sağlıklı bir yaşam tarzı sadece kanser riskini azaltmakla kalmaz, kişinin genel sağlık düzeyini de yükseltir. Bu nedenle bireylerin spor ve sağlıklı beslenmeyi günlük rutinlerine dahil etmesi çok önemlidir" dedi. Dünyada her 8 kadından 1'i, Türkiye'de ise her 12 kadından 1'inin yaşamı boyunca meme kanseri riskiyle karşı karşıya kaldığını hatırlatan Dr. Arısoy, bu tablonun aslında hastalığın ne kadar yaygın olduğunu gösterdiğini söyledi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.















































































