Türk milletinin temel kurumu ailedir. Bizi millet olarak ayakta tutan, Türk millî değerlerini yaşatan, nesilden nesle aktaran, Türk milletine yaşama, üretme, başarma heyecanını veren ailedir. En köklü ve en kutsal kurumlarımızdan biri olan aile, bugün maalesef büyük bir yara almıştır. Özellikle emperyalist Batı ve yerli işbirlikçileri marifetiyle Türk aile yapısı, değerleri, zihniyeti, anlayış, gelenek ve görenekleri kademe kademe yok edilmektedir. Bu duruma hemen bir son vererek Türk aile kurumu yeniden tamir edilmelidir.Batılı emperyalistlerin bir talimatı olan nüfus planlaması, sadece Türkler tarafından uygulanmış, Türk'üm demeyenler tarafından hiç uygulanmamıştır. Modernleşme, şehirlere yığılma, israfın artması ve nüfus planlaması saçmalığıyla Türkler ya evlenmemekte, ya çocuk yapmamakta ya da bir iki çocukla idare etmektedirler. Bu durum, Türk milleti olarak bizim neslimizin münkarız olmasına sebep olacaktır. Millî aile siyaseti ile Türk milleti, kutsal aile kavramına yeniden döndürülmeli, çok çocuk yapmayı kolaylaştıracak ve teşvik edecek tedbirler alınmalı ve Türk milletinin nüfusunun azalmasıyla yok olup gitmesine müsaade edilmemelidir.Türkiye televizyonlarının çoğunda akşamları gösterilen yaygın eğlencelik diziler, konuları ve öne çıkardıkları değer, figür ve motifleri itibariyle aile kurumunu yıpratıcı, itibarsızlaştırıcı ve içini boşaltıcı bir işlev görmektedir. Düzenli bir aile yerine trajik ve dramatik şekilde dağılmış aile görüntüleri sunulmaktadır. Aile hayatının zorluğu, geçim sıkıntısı, bireysel hayatın özgürlük sağlayan bir alan olduğu gibi hususlar ön plana çıkarılarak aile kurumu baltalanmaktadır. Bu tür dizi ve filmler, Türk aile kurumunu yıpratıcı değil, özendirici bir yapıda üretilmelidir. Reklamlarda da genellikle karı, koca, bir erkek, bir kız çocuk olmak üzere toplam dört kişilik bir aile fotoğrafı sunulmaktadır. Bu durum, Türk ailelerde iki çocukla yetinmek gerekir gibi bir algı oluşmasına sebep olmaktadır. Halbuki 7-8 çocuklu bir Türk ailesi fotoğrafı, çok daha anlamlı ve faydalı olacaktır.Ayrıca okullarda, resmî ve özel kurumlarda aile kurumunu güçlendirici, özendirici faaliyetlere ağırlık verilmelidir.Prof. Dr. Haydar Baş Hocanın ev hanımlarına maaş bağlanması teklifi de son derece yerindedir.
Prof. Dr. Nurullah Çetin / diğer yazıları
- Dayatılan kapitalist stil / 26.12.2015
- "Karıştır barıştır"a karşı "birleştir savuştur" / 30.11.2015
- Öğretmenler Günü'nü kutlamak / 26.11.2015
- İşin sırrı dengede / 20.11.2015
- IŞİD terörist peki Fransa nedir? / 18.11.2015
- Anaları ağlamasın diye Fransa'ya çözüm süreci desteği / 17.11.2015
- Bir 10 Kasım yazısı / 12.11.2015
- Ölmek ve köle olmak dışında üçüncü bir seçenek / 11.11.2015
- Türk sosyalistlerini marabalıktan kurtulmaya davet / 09.11.2015
- Yandakların istilası / 05.11.2015
- "Karıştır barıştır"a karşı "birleştir savuştur" / 30.11.2015
- Öğretmenler Günü'nü kutlamak / 26.11.2015
- İşin sırrı dengede / 20.11.2015
- IŞİD terörist peki Fransa nedir? / 18.11.2015
- Anaları ağlamasın diye Fransa'ya çözüm süreci desteği / 17.11.2015
- Bir 10 Kasım yazısı / 12.11.2015
- Ölmek ve köle olmak dışında üçüncü bir seçenek / 11.11.2015
- Türk sosyalistlerini marabalıktan kurtulmaya davet / 09.11.2015
- Yandakların istilası / 05.11.2015