Haydar Baş Hoca, yaklaşık bin sayfalık dev eserinin adına "Hoş Geldin Atatürk" dedi de seksen milyona arz etti ya, o günden beridir toplumda bir dalgalanmadır gidiyor.
Yazılı ve görsel medya ve dahi sosyal medya Atatürk'le yatıyor Atatürk'le kalkıyor.
Yaklaşık yüz yıl evvel, vatan müdafaasında, Milli Mücadelede Gazi'nin yanında ve yakınında yer alanların torunları bugün "Hoş Geldin Atatürk" kitabını ne kadar sevinçle, ne kadar coşku ile karşıladı ise, mandacı takımının ve haçlının yanında ve yakınında yer alanların torunları da o kadar bir endişe ve üzüntü ile karşıladılar.
Atatürk yeniden Samsun'a çıkıyormuş gibi, yeniden Erzurum Kongresini topluyor, yeniden Sivas Kongresi için yollara düşüyormuş gibi her iki tarafta da ciddi dip dalgalar ve dalgalanmalar oluşturdu.
Milli Mücadeleyi organize eden Mustafa Kemal'in şahsında bu vatan savunmasının karşısında ve fakat işgalci haçlıların safında yer alan Said Mollaların, Dürrizadelerin, Mustafa Sabrilerin, Said Nursilerin torunları derhal kaleme-kağıda sarıldılar ve akıllarınca Haydar Hoca'yı ve eserini hafife alan, modern ifadesi ile ti'ye alan yazılar yazmaya başladılar.
Milli Mücadele meğer bitmemiş, "Hoş Geldin Atatürk" kitabı ile yeniden alevlenerek devam ediyor.
Adam hafız, Atatürk'ün hafız ilan edilmesinden rahatsız, adam dindar geçiniyor Atatürk'ün dindar ilan edilmesinden rahatsız, adam, iffet-namus denilince mangalda kül bırakmıyor ama Atatürk'ün merhum annesine yıllardır atılan çirkin iftiraların belgelerle bertaraf edilmiş olmasından rahatsız.
Birilerinde bir kuyruk acısı var ama nedir bilemiyoruz.
Yüz yıl evvel Gazi Mustafa Kemal, gecesini gündüzüne katarak, yaralı-yoksul milleti tekrar kıyama kaldırarak birilerinin oyunlarını bozduğu gibi acaba Haydar Hoca da "Hoş Geldin Atatürk" kitabı ile bugün o birilerinin takipçilerinin ve torunlarının oyunlarını mı bozdu?
Bilgiden uzun süre kaçamazsınız gün gelir bilgi sizi yakalar, belgeden yıllar yılı kaçamazsınız gün olur belgeler gelir, sizin cehaletinizi belgeler.
Bu kitapta belgeler toplanmış, bilgiler bir araya getirilmiş ve Gazi'nin bugüne kadar ısrarla ve kasıtlı olarak milletten saklanan tarafları okuyucuya arz edilmiş.
Evet, Milli Mücadele devam ediyor.
Yazılı ve görsel medya ve dahi sosyal medya Atatürk'le yatıyor Atatürk'le kalkıyor.
Yaklaşık yüz yıl evvel, vatan müdafaasında, Milli Mücadelede Gazi'nin yanında ve yakınında yer alanların torunları bugün "Hoş Geldin Atatürk" kitabını ne kadar sevinçle, ne kadar coşku ile karşıladı ise, mandacı takımının ve haçlının yanında ve yakınında yer alanların torunları da o kadar bir endişe ve üzüntü ile karşıladılar.
Atatürk yeniden Samsun'a çıkıyormuş gibi, yeniden Erzurum Kongresini topluyor, yeniden Sivas Kongresi için yollara düşüyormuş gibi her iki tarafta da ciddi dip dalgalar ve dalgalanmalar oluşturdu.
Milli Mücadeleyi organize eden Mustafa Kemal'in şahsında bu vatan savunmasının karşısında ve fakat işgalci haçlıların safında yer alan Said Mollaların, Dürrizadelerin, Mustafa Sabrilerin, Said Nursilerin torunları derhal kaleme-kağıda sarıldılar ve akıllarınca Haydar Hoca'yı ve eserini hafife alan, modern ifadesi ile ti'ye alan yazılar yazmaya başladılar.
Milli Mücadele meğer bitmemiş, "Hoş Geldin Atatürk" kitabı ile yeniden alevlenerek devam ediyor.
Adam hafız, Atatürk'ün hafız ilan edilmesinden rahatsız, adam dindar geçiniyor Atatürk'ün dindar ilan edilmesinden rahatsız, adam, iffet-namus denilince mangalda kül bırakmıyor ama Atatürk'ün merhum annesine yıllardır atılan çirkin iftiraların belgelerle bertaraf edilmiş olmasından rahatsız.
Birilerinde bir kuyruk acısı var ama nedir bilemiyoruz.
Yüz yıl evvel Gazi Mustafa Kemal, gecesini gündüzüne katarak, yaralı-yoksul milleti tekrar kıyama kaldırarak birilerinin oyunlarını bozduğu gibi acaba Haydar Hoca da "Hoş Geldin Atatürk" kitabı ile bugün o birilerinin takipçilerinin ve torunlarının oyunlarını mı bozdu?
Bilgiden uzun süre kaçamazsınız gün gelir bilgi sizi yakalar, belgeden yıllar yılı kaçamazsınız gün olur belgeler gelir, sizin cehaletinizi belgeler.
Bu kitapta belgeler toplanmış, bilgiler bir araya getirilmiş ve Gazi'nin bugüne kadar ısrarla ve kasıtlı olarak milletten saklanan tarafları okuyucuya arz edilmiş.
Evet, Milli Mücadele devam ediyor.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- İftarda sahurda bombalar… Gazze’ye gelmeseydi mi Ramazan? / 19.03.2024
- Soykırımı sonlandıramadı Ramazan / 18.03.2024
- Nice ayıplara şahit oldu Ramazan / 17.03.2024
- Tüm insanlığa açık bir beyandır Ramazan / 16.03.2024
- Dert çok hemdert yok ise işte Ramazan / 15.03.2024
- Her anımıza dolsa Ramazan / 14.03.2024
- Hak’tan bize fermandır Ramazan / 13.03.2024
- Bütün düğümleri çözer Ramazan / 12.03.2024
- Müjdelerle kapımızı çalsa Ramazan / 11.03.2024
- İz bırakanlar ve is bırakanlar / 10.03.2024
- Soykırımı sonlandıramadı Ramazan / 18.03.2024
- Nice ayıplara şahit oldu Ramazan / 17.03.2024
- Tüm insanlığa açık bir beyandır Ramazan / 16.03.2024
- Dert çok hemdert yok ise işte Ramazan / 15.03.2024
- Her anımıza dolsa Ramazan / 14.03.2024
- Hak’tan bize fermandır Ramazan / 13.03.2024
- Bütün düğümleri çözer Ramazan / 12.03.2024
- Müjdelerle kapımızı çalsa Ramazan / 11.03.2024
- İz bırakanlar ve is bırakanlar / 10.03.2024