logo
16 TEMMUZ 2025

Milli para ve utanma erdemi

25.10.2017 00:00:00
Türk toplumu ve siyaset, adeta "utanma" duygusunu kaybetti.
Haya ve utanma duygusunu imandan ve hayatın esaslarından olduğunu ilan eden Hz. Peygamber'in (s.a.a) şu ikazı dehşettir: 
"Utanmadıktan sonra dilediğini yap!" (İbn Mâce, Zühd, 17; Buhari, İman, 3, 16).
Siyasetin Milli Para eksenindeki vaziyeti bu bağlamda gerçekten vahimdir.
15 yıldan bu yana siyaset, devlet ve milletin tüm emek, sermaye, işletme, maden ve kaynaklarını, karşılıksız Amerikan banknotlarıyla ve "hard currency"lerle ecnebilere peşkeş çekiyor. Ardından kendi görüşüymüş gibi "milli para ile ticaret"ten söz edip devleti-milleti oyalayıp batırıyor.
Merkez Bankası rakamlarına göre siyaset, Türkiye'yi 2002-2017 arasında 765 milyar 374 milyon Dolar borçlandırıyor, 144 milyar 897 milyon faiz ödüyor.
Sonra da ipi ellerinde tutan küresel güçler Türk ekonomisinin yularını çekmeye ve sıkmaya başladığında, siyaset, soluğu Rusya'da, İran'da, İSEDAK'ta, D 8'de alıyor, "Milli Para, Milli para" diye havanda su dövüyor; milleti avutuyor.
Ama bu süreçte, ekonomi çöküyor, devlet batıyor, millet batıyor. 
Milli para kavramını ilk defa iktisad literatürüne kazandıran, milli para formüllerini, matematiğini ve onun piyasaları canlandıracak sosyal devlet projelerini tüketim eksenli analizle 2005'te yüzlerce bilim adamı ve iktisatçının hazır olduğu Uluslararası bir kongre ile dünyaya deklare eden BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'tır. Dünya milli parayı ondan öğrenmiştir.
Bu derece apaçık olan bir gerçeği aşırmak ve kendi malı imiş gibi gevelemek ilim haysiyetine, siyaset etiğine yahut utanma duygusuna sığar mı?
Kapitalizmin sömürdüğü ekonomileri kurtaracak, tam istihdamı temin edip işsizliği ortadan kaldıracak, gelirde sosyal adaleti sağlayacak, sürekli büyümeyi gerçekleştirecek, kamunun ve halkın para ihtiyacını maliyetsiz karşılayacak esas olan Milli Para sisteminin Prof. Dr. Baş'a ait olduğunu, Haydar Hoca ve kadrosu 15 yıldan beri anlatıyor. 
Siyaset de, Haydar hocayı duyduğu, bildiği ve tanıdığı halde 15 yıldan beri devleti ve milleti borca ve faize batırdıkça batırıyor. Türk ekonomisi sekerat-ı mevti yaşamaya başlayınca siyaset "Milli para" diye tutturuyor. Ne buyurmuştur Hz. Peygamber: "Utanmadıktan sonra dilediğini yap!" 
Bendeniz, bu köşeden şu başlıklarla onlarca kez yazdım. İşte tarih ve başlıklarıyla birkaç tanesi:
Millet 'hard currency'lerle onlarca kez hortumlatılıyor (Yenimesaj, 13 Kasım 2009 http://www.yenimesaj.com.tr/millet-hard-currencylerle-onlarca-kez-hortumlatiliyor-makale,9008030.html)
Faizci İslamcılar fena telaşlandı (Yenimesaj, 26 Mart 2015, http://www.yenimesaj.com.tr/faizci-islamcilar-fena-telaslandi-makale,12013224.html)
Rus kadar olamayana bu vatanı haram ederler (Yenimesaj, 16 Ağustos 2016, http://www.yenimesaj.com.tr/rus-kadar-olamayana-bu-vatani-haram-ederler-makale,12017795.html)
"Milli paralarla ticaret" stratejisinde samimiyet (Yenimesaj, 17 Ağustos 2016, http://www.yenimesaj.com.tr/milli-paralarla-ticaret-stratejisinde-samimiyet-makale,12017801.html)
Dünyanın "para" derdine çare var (Yenimesaj, 24 Kasım 2016, http://www.yenimesaj.com.tr/dunyanin-para-derdine-care-var-makale,12018502.html)
Taşıma su ile değirmen döndürme devri bitmiştir; bu işin sahibi de Prof. Dr. Haydar Baş'tır. Gerisi boştur, gündelik oynaştır.
1994-1996 yılları arasında TC. Merkez Bankası başkanlığı yapan sayın Yaman Törüner bile, milli para ve senyoraj konusunda Prof. Dr. Baş'ı dinledikten sonra ayıkmış, ne zaman sonra kendine gelmiştir. Nitekim 2005'te aynen şunları yazmak durumunda kalmıştır Törüner:
"Merkez bankaları sayesinde, devletler para basar ve bastıkları para kadar "senyöraj" geliri elde ederler. Yani, bastıkları para kadar halktan vergi toplamış olurlar. Bu açıdan bakıldığında, merkez bankaları devletlerin bir parçasıdır ve prensip olarak devletten bağımsız olamazlar. 
Merkez bankalarının bağımsız olmaları, kendi devletlerini değil, kapitalist sistem yöneticilerini dinlemeleri anlamına gelir. 
Bir devlet, zaten kapitalist sistem yöneticilerinin isteklerini yerine getirmeye hazırsa, o devletin de onayıyla Merkez Bankası bağımsız yapılır.
Asıl "senyöraj" gelirini, gelişmiş ülkeler merkez bankaları elde eder...
Gelişmiş ülke merkez bankaları gerçek değişim aracı sayılan "hard currency" basarlar. 
Gelişmekte olan ülkelerin halkları, karşılıksız basılan "hard currency"leri ödeme, tasarruf ve borç alma aracı olarak kullanırlar. 
Gelişmekte olan ülkelerin bağımsız merkez bankaları da "hard currency" üzerinden döviz rezervi bulundururlar. 
"Hard currency" basabilen merkez bankaları, kendi ülkelerinde talep edilenin katlarca fazlası kadar dışarıdan para talebiyle karşılaşırlar. Dışarıdan olan para talebi kadar da karşılıksız para basıp, başka ülke halklarından "senyöraj" geliri elde ederler. Yani, bir bakıma gelişmiş ülkeler, merkez bankaları aracılığıyla gelişmekte olan ülke halklarından vergi alırlar" (Yaman Törüner, Kapitalizm Ve Merkez Bankacılığı, Milliyet, 24 Mart 2005, http://www.milliyet.com.tr/kapitalizm-ve-merkez-bankaciligi/yaman-toruner/ekonomi/yazardetayarsiv/24.03.2005/109873/default.htm).
Devleti ve milleti bu küresel sömürüden ve uşaklıktan kurtarmanın adı, yolu ve modelidir Milli Ekonomi Modeli ve Prof. Dr. Haydar Baş.
Devleti-milleti batırdınız, bâri utanın? Utanmak bir erdemdir.
Devam ederiz.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Misafir Kalem (K) / diğer yazıları
İsrail'in saldırıları protesto edildi
Şam'da binlerce kişi sokağa döküldü
Grand İsias Otel davası ertelendi
Bilirkişi raporu bekleniyor
Bahçeli kapıda karşıladı
MHP ile DEM Parti görüştü
İmamoğlu hakkında Akın Gürlek davasında karar
1 yıl 8 ay hapis cezası
İsrail terörü Suriye'de
Cumhurbaşkanlığı ve Genelkurmay vuruldu
Dervişoğlu Grup Toplantısı'nda konuştu
'Makyajlanmış Sevr'e imza atmayacağız'
Ne görüştüler?
Adalet Bakanından açıklama
6 aylık açık 980 milyar TL
Bütçede dev açık
ABD'den savaşı körükleyecek hamle
Patriotlar sevk edilmeye başlandı
Faiz indirimi yalanlaması
Bakanlıktan 'Şimşek' açıklaması
Esad katletmedi...
Suriye'deki çatışmalarda ölü sayısı 203'e yükseldi
İsrail, Harem-i İbrahim Camisi'ni gasp etti
Filistinli belediyenin yetkilerine el koydu
Tekirdağ'da çıkan orman yangını geniş alana yayıldı
Yerleşim yerine ilerliyor
Hüseyin Baş'tan 15 Temmuz mesajı
'Egemenlik milletindir'
Erdoğan, TBMM'de konuştu
'Millet şanlı bir destan yazdı'
İsrail'in saldırıları protesto edildi
Şam'da binlerce kişi sokağa döküldü
Grand İsias Otel davası ertelendi
Bilirkişi raporu bekleniyor
Bahçeli kapıda karşıladı
MHP ile DEM Parti görüştü
İmamoğlu hakkında Akın Gürlek davasında karar
1 yıl 8 ay hapis cezası
İsrail terörü Suriye'de
Cumhurbaşkanlığı ve Genelkurmay vuruldu
Dervişoğlu Grup Toplantısı'nda konuştu
'Makyajlanmış Sevr'e imza atmayacağız'
Ne görüştüler?
Adalet Bakanından açıklama
6 aylık açık 980 milyar TL
Bütçede dev açık
ABD'den savaşı körükleyecek hamle
Patriotlar sevk edilmeye başlandı
Faiz indirimi yalanlaması
Bakanlıktan 'Şimşek' açıklaması
Esad katletmedi...
Suriye'deki çatışmalarda ölü sayısı 203'e yükseldi
İsrail, Harem-i İbrahim Camisi'ni gasp etti
Filistinli belediyenin yetkilerine el koydu
Tekirdağ'da çıkan orman yangını geniş alana yayıldı
Yerleşim yerine ilerliyor
Hüseyin Baş'tan 15 Temmuz mesajı
'Egemenlik milletindir'
Erdoğan, TBMM'de konuştu
'Millet şanlı bir destan yazdı'
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.