'Milyonlarca çocuğumuz derin yoksulluk çekiyor'
İYİ Parti Grup Başkanvekili Buğra Kavuncu, "Türkiye, çocuk yoksulluğunda Avrupa Birliği ve OECD ülkeleri arasında maalesef Kolombiya'dan sonra 2. sırada" dedi
Anadolu Ajansı





İYİ Parti Grup Başkanvekili Buğra Kavuncu, 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü nedeniyle Meclis'te basın toplantısı düzenledi.
UNICEF ve TÜİK rakamlarına göre, Türkiye'deki 22,2 milyon çocuktan 7 milyonun yoksulluk sınırında, 2 milyonun ise derin yoksul altında yaşadığını aktardı.
Bu rakamların, Türkiye'nin çocuklarla ilgili ne kadar kötü durumda olduğunu, hükümetin ise konunun önemini farkına varmadığını gösterdiğini iddia eden Kavuncu, Dünya Çocuk Hakları Günü'nde bu verileri paylaşmaktan hicap duyduğunu dile getirdi.
UNICEF'in yaptığı araştırmalardan veriler paylaşan Kavuncu, "Türkiye, çocuk yoksulluğunda Avrupa Birliği ve OECD ülkeleri arasında maalesef Kolombiya'dan sonra 2. sırada. Ülkemizdeki durum bu. OECD'ye göre Türkiye'deki çocukların yüzde 24.6'sı, yani her 4 çocuğumuzdan birisi açlık sınırında." diye konuştu.
Kavuncu, 2024 verilerine göre, Türkiye'de 18,7 milyon öğrencinin örgün öğretim kurumlarına kayıtlı olduğunu yaklaşık 612 bin çocuğun ise örgün eğitime kayıtlı olmadığını kaydetti.
Suç oranlarına baktıklarında "dehşet verici bir tablo" ile karşı karşıya olduklarını belirten Kavuncu, şunları kaydetti:
"TÜİK'e göre, 2023-2024 yıllarını kıyasladığımızda güvenlik birimlerine gelen veya getirilen çocukların karıştığı olay sayısı yüzde 10 artmış. Yani 280 bin çocuğumuz bu yaşanan olaylarda mağdur durumunda. Bu çocuklardan 26 bini cinsel suç mağduru. Bu 26 binin de 22 bini kız çocuklarımız."
İktidarı eleştiren Kavuncu, yaklaşık 8 bin çocuğun sokakta çalıştığını, derin yoksulluğun Türkiye'yi adeta esir aldığını, boşanma oranlarının korkunç derecede arttığını ileri sürdü.
"Haftalardır ' İmralı magazini' dediğimiz konuyla Türkiye meşgul ediliyor"
Türkiye'nin gündeminin bu sorunlar olması gerekirken "İmralı'daki terör örgütü başını dinleyelim mi, dinlemeyelim mi'" konusunu tartışıldığını ifade eden Kavuncu, "Ekonomik sorunları, hukuksuzlukları, adaletsizlikleri, çocuklarımızın durumunu, kadın cinayetlerini hepsini bir tarafa bıraktık. Haftalardır, tek bir gündem maddesiyle,' İmralı magazini' dediğimiz konuyla Türkiye meşgul ediliyor." şeklinde konuştu.
"Terörsüz Türkiye Süreci" kapsamında Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu üyelerinin İmralı'ya gidip gitmemesine ilişkin tartışmalara değinen Kavuncu, şunları kaydetti:
"İmralı'daki terör örgütü başının mesajlarını kamuoyuna iletememe gibi bir sıkıntısı yok ki, buna müsaade edilmemesi gerekiyor yani oradan bir mesaj gönderme problemi, engeli yok. Bu yeterli kalmıyor. Koskoca Türkiye Büyük Millet Meclisi temsilcilerini de bu teröristin ayağına taşıma gibi bir ayıbı konuşmakla karşı karşıyayız. 50 bin kişinin katilini Mandela gibi sunma hazırlıklarının ön tarafı bunlar. Meşrulaştırma adımlarıdır bunlar. Bunun hemen ardından da bu teröristin serbest bırakılması için uluslararası kampanyaların başlamayacağının garantisini hiç kimse veremez."
Kavuncu, terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan'a "umut hakkının" verilmesine ilişkin soruya ise, "Umut hakkından faydalanabilmek için samimi pişmanlığınızın olduğunu hissettirmeniz lazım. Süreç başladığından beri 'umut hakkı tanıyalım' dediğiniz terör örgütü başıyla ilgili siz bir pişmanlık hissettiniz mi' Aksine Lozan'ı inkar eden, Cumhuriyeti soykırımcı ilan eden, bu devlete her türlü dili uzatan ve yaptıklarıyla ilgili tek bir pişmanlık cümlesi olmayan bir terör örgütü lideriyle karşı karşıyayız. Hangi umut hakkı'" yanıtını verdi.

















































































