Cumhurbaşkanı Erdoğan'a göre; "2002 Kasım seçimleri Türkiye için tarihi bir dönüm noktasıydı. 2007 seçimlerinde vesayetle mücadelede yeni bir safhaya geçildi. 2015 seçimleri ülkemizi yeniden eski günlere döndürmek isteyenlerle hesaplaşıldı. 2018 seçimleri darbe teşebbüsünün ardından girilen ilk imtihandı. 2023 seçimleri ise hem ülkemizin AKP döneminde kazanımlarının bir muhasebesi hem de 2053 vizyonunun habercisi olarak tarihe geçecek."
Erdoğan bu açıklamayı dün partisinin il başkanları toplantısında yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ayrıca, Türkiye'nin gelişmekte olan ülke zincirini kırıp dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girmesinin de 2023'te yapılacak tercihe bağlı olduğunu söyledi.
Yani vatandaşlar her şeye rağmen yeniden AKP'yi iktidar ederse Türkiye dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girecek, yoksa giremeyecek.
Sanki ülkemizde 86 milyon vatandaşımız sabah kalkıp, akşam yatana kadar Türkiye'nin dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girip girmeyeceğini mi merak ediyor?
Hiç zannetmiyorum.
Oysa 86 milyon vatandaşın ezici çoğunluğunun merak ettikleri şeyler çok başka.
Ay sonunu nasıl getireceğini, aylardır evine girmeyen etin ne zaman gireceğini, astronomik seviyelere ulaşan kirasını ödeyip ödeyemeyeceğini, pazarda fahiş fiyata satılan ürünlerden cebindeki parayla evinin ihtiyacını nasıl gidereceğini, ölmeden önce kiracılıktan kurtulup kurtulamayacağını, Türkiye'nin başındaki en büyük sorunlardan biri olan sığınmacıların ülkelerine dönüp dönmeyeceklerini, açlık sınırının altında kalan 4 bin 253 lira asgari ücretin artıp açmayacağını, evlatlarının daha iyi ve güvenli bir ülkede yaşayıp yaşamayacağını, Türkiye'de yolsuzluk ve rüşvet furyasının bitip bitmeyeceğini, isimleri kriminal kişilerle anılan politikacıların işgalinden Türkiye siyasetinin temizlenip temizlenmeyeceğini, ülkemizin Atatürk'ün 'yurtta sulh cihanda sulh' anlayışına geri dönüp dönmeyeceğini ve bunlar gibi sorunları düşünüyor milyonlarca vatandaş.
Kahve köşelerinde, kıraathanelerde konuşulan sorunlar bu ve benzerleri…
Ancak gelin görün ki, çaresiz kalan her sıradan politikacının yaptığı gibi Türkiye'yi 20 yıldır yöneten Erdoğan da vatandaşın dertlerini gündem edip çözmek yerine, onlara neyi düşünmeleri gerektiğini deklare ediyor.
'Bırakın diğer her şeyi, Türkiye'nin dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına gireceğini konuşun, seslendirin, bu hayalle yaşayın ve yetinin' diyor aslında Erdoğan.
Asıl mesele de burada kilitleniyor.
Türkiye'de sorunlar ne zaman düzelir biliyor musunuz?
Politikacılar, özellikle de iktidardakiler vatandaşa ne düşüneceğini dahi dayatmaktan vazgeçip, ülkenin sorunlarını nasıl çözeceklerini açıklamaya başladıklarında ve AKP'li yıllarda olduğu gibi sorunlar karşısında aciz kalındığında ise unutulan istifa müesseseni işletmekten geri durmadıklarını zaman ülkemizde sorunların düzeleceğini dair bir umut taşımaya hakkımız olabilir.
- İktidardakiler sazan avına mı çıktı? / 14.03.2024
- Değişim istiyorsan önce sen değişmelisin! / 11.03.2024
- Hiçbir şey yapamıyorsanız ABD’nin istemediğini yapın / 20.09.2023
- Türkiye’ye göç etmek çok kolay! / 29.08.2023
- AKP beceremedi diye nas yok olmaz! / 26.08.2023
- Gerçek itibar ormanı yanmaktan korumaktır / 24.08.2023
- Aynı insanlarla değişim olmaz / 22.08.2023
- Oylar AKP’ye zoraki gitmiş! / 12.08.2023
- Ya o rüzgâr hiç esmezse… / 11.08.2023