Netanyahu İran'ı Putin'e şikâyet etti!
İsrail Başbakanı Netanyahu, İran'ın Suriye'deki etkisinden Putin'e şikâyetçi oldu. Putin ise krizin çözümünde İran'ın önemine değindi.
24.08.2017 00:00:00
İsrail Başbakanı Netanyahu, İran'ın Suriye'deki etkisinden Putin'e şikâyetçi oldu. Putin ise krizin çözümünde İran'ın önemine değindi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu dün Rusya'nın Soçi kentinde bir araya geldi.
Netanyahu, görüşmede Suriye'de imzalanacak herhangi bir barış anlaşmasında İran'ın ülkedeki güçlerini tamamen çekme koşulunun yer alması gerektiğini ifade etti.
Netanyahu "İran hâlihazırda Irak, Yemen'i kontrol etme yolunda ilerliyor ve Lübnan'da da büyük ölçüde bunu gerçekleştiriyor. İran'ın her gün İsrail'i yok etme konusunda tehditte bulunduğunu bir dakika olsun unutamayız. İsrail olarak İran'ın Suriye'deki gücünü arttırmasına karşı çıkıyoruz. Bu ve herhangi bir tehdide karşı her türlü yolla kendimizi koruyacağımızdan eminiz" ifadelerini kullandı.
Rusya ise Suriye'deki krizde İran'ın rolünün önemine dikkat çekti. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov da Suriye krizi konusunda Rusya, İran ve Türkiye'nin işbirliğinin önemine değinmiş ve bu işbirliğinin krizin çözümündeki en etkili yöntem olduğunu ifade etti.
Rusya'dan 'itidal' çağrısı
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, başkent Moskova'da düzenlenen basın toplantısında, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un, krizi istişare etmek üzere 27-30 Ağustos'ta Birleşik Arap Emirlikleri, Kuveyt ve Katar'ı ziyaret edeceğini açıkladı.
Katar ile bazı Arap ülkeleri arasındaki krizin tüm taraflarına itidal çağrısı yapan Zaharova, "Tarafların birbirlerine karşı sert ifadelerden kaçınmaları gerekir. Rusya olarak sorunların masada çözülmesi çağrımızı yineliyoruz." diye konuştu.
Zaharova, ABD Başkanı Donald Trump tarafından geçtiğimiz günlerde açıklanan yeni Afganistan stratejisine ilişkin değerlendirmelerde bulunarak, şunları kaydetti: "ABD'nin, Afganistan'daki durumun çözümü için askeri seçenekleri ön plana almasını üzüntüyle karşılıyoruz. ABD'nin yeni stratejisinin, Afganistan'da DEAŞ'ın oluşturduğu tehdidi yansıtmadığını görüyoruz. Beklentimiz, ABD askerlerinin etkinliğini artırmaya yönelik bu stratejinin, Afganistan'ın toprak bütünlüğüne ve bölgedeki ülkelerin ulusal çıkarlarına zarar vermemesidir."
DIŞ HABERLER
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu dün Rusya'nın Soçi kentinde bir araya geldi.
Netanyahu, görüşmede Suriye'de imzalanacak herhangi bir barış anlaşmasında İran'ın ülkedeki güçlerini tamamen çekme koşulunun yer alması gerektiğini ifade etti.
Netanyahu "İran hâlihazırda Irak, Yemen'i kontrol etme yolunda ilerliyor ve Lübnan'da da büyük ölçüde bunu gerçekleştiriyor. İran'ın her gün İsrail'i yok etme konusunda tehditte bulunduğunu bir dakika olsun unutamayız. İsrail olarak İran'ın Suriye'deki gücünü arttırmasına karşı çıkıyoruz. Bu ve herhangi bir tehdide karşı her türlü yolla kendimizi koruyacağımızdan eminiz" ifadelerini kullandı.
Rusya ise Suriye'deki krizde İran'ın rolünün önemine dikkat çekti. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov da Suriye krizi konusunda Rusya, İran ve Türkiye'nin işbirliğinin önemine değinmiş ve bu işbirliğinin krizin çözümündeki en etkili yöntem olduğunu ifade etti.
Rusya'dan 'itidal' çağrısı
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, başkent Moskova'da düzenlenen basın toplantısında, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un, krizi istişare etmek üzere 27-30 Ağustos'ta Birleşik Arap Emirlikleri, Kuveyt ve Katar'ı ziyaret edeceğini açıkladı.
Katar ile bazı Arap ülkeleri arasındaki krizin tüm taraflarına itidal çağrısı yapan Zaharova, "Tarafların birbirlerine karşı sert ifadelerden kaçınmaları gerekir. Rusya olarak sorunların masada çözülmesi çağrımızı yineliyoruz." diye konuştu.
Zaharova, ABD Başkanı Donald Trump tarafından geçtiğimiz günlerde açıklanan yeni Afganistan stratejisine ilişkin değerlendirmelerde bulunarak, şunları kaydetti: "ABD'nin, Afganistan'daki durumun çözümü için askeri seçenekleri ön plana almasını üzüntüyle karşılıyoruz. ABD'nin yeni stratejisinin, Afganistan'da DEAŞ'ın oluşturduğu tehdidi yansıtmadığını görüyoruz. Beklentimiz, ABD askerlerinin etkinliğini artırmaya yönelik bu stratejinin, Afganistan'ın toprak bütünlüğüne ve bölgedeki ülkelerin ulusal çıkarlarına zarar vermemesidir."
DIŞ HABERLER
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.