‘O Benim içindir, mükâfatı Ben’im’
Cenab-ı Hak oruç ibadeti hakkında buyurdu ki: "Her iyilik, on kattan yüze kadar ecir getirir. Ancak oruç onun dışındadır. Çünkü o, Benim içindir; dolayısı ile onun mükâfatı Ben'im"
02.06.2023 21:00:00
Hakan Akkuş
Hakan Akkuş
![‘O Benim içindir, mükâfatı Ben’im’](resimler/haberler/34/o-benim-icindir-mukafati-benim-H1484737-11.jpg)
![](temalar/resimler/bos.gif)
![‘O Benim içindir, mükâfatı Ben’im’](resimler/haberler/34/o-benim-icindir-mukafati-benim-H1484737-12.jpg)
![](temalar/resimler/bos.gif)
![](temalar/resimler/bos.gif)
İmam Gazali Hazretleri oruç tutmanın faziletleri hakkında buyurdu ki:
Oruç üzerine, Peygamberimizin (s.a.v.) bir kudsî hadisi vardır. Başta onu zikretmemiz gerek. Adı geçen hadis-i şerifi, Peygamberimiz Rabbinden naklen şöyle anlatır: "Her iyilik, on kattan yüze kadar ecir getirir. Ancak oruç onun dışındadır. Çünkü o, Benim içindir; dolayısı ile onun mükâfatı Ben'im."
Peygamberimizin birkaç hadis-i şerifini yine zikretmemiz yerinde olur:
"Muhammed'in varlığına kudreti ile sahip olana yemin ederim; tuttuğu oruç icabı, oruçlunun ağız kokusu, Allah katında miskten daha kokulu olduğuna şüphe yoktur. Hak Teâlâ oruçlu kulu hakkında der ki: O, uğrumda, tabiî ihtiyacını, yemesini, içmesini terk eder. Bunun sonucu olarak hüküm şu ki: Oruç benim içindir, mükâfatını da Ben'im."
"Şeytan, Âdemoğlunun kan mecraında yürür; oruç tutarak onun geçitlerini daraltınız."
Hz. Aişe'ye buyurdu: "Ya Aişe, Cennetin kapısını çalmaya devam et." "Ne ile ya Resûlallah" deyince, "Açlıkla" buyurdu.
"Şeytan tayfası, insanoğullarının kalbine hücum etmeseydi, semaya bakar, melekler âlemini seyre dalarlardı."
Müstehab olan oruçlar; tutulan günlerin, fazilet yönünden değerine göredir. Değerli, faziletli günler; bazen yılda bir, bazen ayda bir, bir de haftada bir olur. Ramazan ayı, bu günlerin dışında, fazilet bakımından hepsinin üstündedir.
Senede bir gelen değerli, faziletli günleri şöyle sıraya koyabiliriz: Arefe günü, Aşure günü, Zilhicce ayının ilk on günü, Muharrem ayının ilk on günü, haram olan aylar, çünkü onların oruç ayı olma ihtimali vardır.
Bir hadis-i şerifinde Peygamberimiz (s.a.v.), "Ramazan ayından sonra, fazilet bakımından en değerlisi, Allah'ın ayı olan Muharrem ayı orucudur" buyurur.
Bir başka hadis-i şerifte, "Ramazan ayında tutulan bir gün oruç; diğer günlerde tutulan otuz günlük oruçtan fazilet bakımından daha iyidir. Kıtalin haram olduğu aylarda tutulan bir günlük oruç, diğerlerinde tutulan otuz günden daha faziletlidir. Her kim, kıtalin haram olduğu aylarda; perşembe, cuma ve cumartesi günlerini oruçlu geçirirse, Hak Teâlâ ona yüz yıllık ibadet ecri yazar."
Faziletli aylar; Zilhicce, Muharrem, Receb, Şaban'dır. Kıtalin haram olduğu aylar; Zilkade, Zilhicce, Muharrem, Receb ayıdır. Bu ayların üçü peşpeşe, bir tanesi de ayrı gelir.
Her ayda tekerrür eden iyi günler vardır. Bunlar; her ayın ilki, ortası ve sonu. Ayların ortasına Ey- yam-ı Bid tâbiri kullanılır. Bunlar da; 13, 14 ve 15. günlerdir.
Hafta içinde bulunan faziletli günler ise; pazartesi, perşembe ve cuma günleridir.
Peygamberimiz (s.a.v.) bir hadis-i şerifinde der ki: "En faziletli oruç, kardeşim Davud'un orucudur." Davud Peygamber, bir güç oruç tutar, bir gün yerdi. Böylece yılını hep oruçlu geçirirdi. Bunun faziletine işareten Peygamberimiz (s.a.v.) şöyle buyurur: "Dünya ve yerin hazine anahtarları bana arz edildi, reddettim. Dedim, bir gün aç olur, bir gün yerim. Doyunca hamd eder, acıkınca da sana niyaz ederim."
(El-Mürşidü'l-Emîn ilâ Mev'izeti'l-Mü'minîn'den...)
Oruç üzerine, Peygamberimizin (s.a.v.) bir kudsî hadisi vardır. Başta onu zikretmemiz gerek. Adı geçen hadis-i şerifi, Peygamberimiz Rabbinden naklen şöyle anlatır: "Her iyilik, on kattan yüze kadar ecir getirir. Ancak oruç onun dışındadır. Çünkü o, Benim içindir; dolayısı ile onun mükâfatı Ben'im."
Peygamberimizin birkaç hadis-i şerifini yine zikretmemiz yerinde olur:
"Muhammed'in varlığına kudreti ile sahip olana yemin ederim; tuttuğu oruç icabı, oruçlunun ağız kokusu, Allah katında miskten daha kokulu olduğuna şüphe yoktur. Hak Teâlâ oruçlu kulu hakkında der ki: O, uğrumda, tabiî ihtiyacını, yemesini, içmesini terk eder. Bunun sonucu olarak hüküm şu ki: Oruç benim içindir, mükâfatını da Ben'im."
"Şeytan, Âdemoğlunun kan mecraında yürür; oruç tutarak onun geçitlerini daraltınız."
Hz. Aişe'ye buyurdu: "Ya Aişe, Cennetin kapısını çalmaya devam et." "Ne ile ya Resûlallah" deyince, "Açlıkla" buyurdu.
"Şeytan tayfası, insanoğullarının kalbine hücum etmeseydi, semaya bakar, melekler âlemini seyre dalarlardı."
Müstehab olan oruçlar; tutulan günlerin, fazilet yönünden değerine göredir. Değerli, faziletli günler; bazen yılda bir, bazen ayda bir, bir de haftada bir olur. Ramazan ayı, bu günlerin dışında, fazilet bakımından hepsinin üstündedir.
Senede bir gelen değerli, faziletli günleri şöyle sıraya koyabiliriz: Arefe günü, Aşure günü, Zilhicce ayının ilk on günü, Muharrem ayının ilk on günü, haram olan aylar, çünkü onların oruç ayı olma ihtimali vardır.
Bir hadis-i şerifinde Peygamberimiz (s.a.v.), "Ramazan ayından sonra, fazilet bakımından en değerlisi, Allah'ın ayı olan Muharrem ayı orucudur" buyurur.
Bir başka hadis-i şerifte, "Ramazan ayında tutulan bir gün oruç; diğer günlerde tutulan otuz günlük oruçtan fazilet bakımından daha iyidir. Kıtalin haram olduğu aylarda tutulan bir günlük oruç, diğerlerinde tutulan otuz günden daha faziletlidir. Her kim, kıtalin haram olduğu aylarda; perşembe, cuma ve cumartesi günlerini oruçlu geçirirse, Hak Teâlâ ona yüz yıllık ibadet ecri yazar."
Faziletli aylar; Zilhicce, Muharrem, Receb, Şaban'dır. Kıtalin haram olduğu aylar; Zilkade, Zilhicce, Muharrem, Receb ayıdır. Bu ayların üçü peşpeşe, bir tanesi de ayrı gelir.
Her ayda tekerrür eden iyi günler vardır. Bunlar; her ayın ilki, ortası ve sonu. Ayların ortasına Ey- yam-ı Bid tâbiri kullanılır. Bunlar da; 13, 14 ve 15. günlerdir.
Hafta içinde bulunan faziletli günler ise; pazartesi, perşembe ve cuma günleridir.
Peygamberimiz (s.a.v.) bir hadis-i şerifinde der ki: "En faziletli oruç, kardeşim Davud'un orucudur." Davud Peygamber, bir güç oruç tutar, bir gün yerdi. Böylece yılını hep oruçlu geçirirdi. Bunun faziletine işareten Peygamberimiz (s.a.v.) şöyle buyurur: "Dünya ve yerin hazine anahtarları bana arz edildi, reddettim. Dedim, bir gün aç olur, bir gün yerim. Doyunca hamd eder, acıkınca da sana niyaz ederim."
(El-Mürşidü'l-Emîn ilâ Mev'izeti'l-Mü'minîn'den...)