logo
28 MART 2024

Ocak ayında iş kazası rekoru

Türkiye genelinde geçtiğimiz Ocak ayında en az 68 işçi hayatını kaybetti. İşçi ölümlerinin 16'sı madencilik, 15'i inşaat ve 10'u metal sektörlerinde yaşandı
07.02.2013 00:00:00
HABER
MERKEZİ

İş kazaları kadın - erkek demeden
Türkiye'den dört bir yanında Ocak ayında da üstelik rekor kırarak devam etti.
Tespit edebildiğimiz kadarıyla ülkemiz genelinde Ocak ayında en az 68 işçi
hayatını kaybetti. İşçi ölümlerinin 16'sı madencilik, 15'i inşaat ve 10'u metal
sektörlerinde yaşandı. Zonguldak'ta 11, Gaziantep'te 10, İstanbul'da 6 ve
İzmir'de 4 işçi hayatını yitirdi.

Göz
göre göre cinayet

7 Ocak Pazartesi günü saat 11.20
sıralarında Türkiye Taşkömürü Kurumu'na bağlı Zonguldak Kozlu Müessese
Müdürlüğü faaliyet sahası içinde bulunan ve - 630 kotunda açılmakta olan ana
kat hazırlık galerisinde meydana gelen iş cinayetinde 8 maden işçisi yaşamını
yitirdi. Hüseyin Kürekçi, Hasan Bozacı, Muharrem Yapıcı, Yüksel Koca, Ahmet
Şekerci, Köksal Kadıoğlu, Muhsin Akyüz ve Satılmış Arslan göçük altında kalarak
fani dünyaya veda etti. Metan patlamasının gerçekleştiği ocağı taşeron Star
İnşaat işletmekte. Star İnşaat'ın MHP Milletvekili Ruhsar Demirel'in eşine ait
olduğu ortaya çıktı. Grubun diğer iştiraki Pano Madencilik'in diğer iki
ortağından birisinin ise Türkiye Taşkömürü Kurumu Müdürü Dursun Akyürek olması
dikkat çekti. Star İnşaat'a bağlı olarak çalışan maden işçileri 2011 Haziran
ayında ücretlerini düzenli alamadıklarını, çalışma koşullarının kötü olduğunu,
iş güvenliği önlemlerinin yetersiz olduğunu ve gaz maskelerinin bile olmadığını
belirterek, "Sonumuz Karadon'da ölen 30 işçi gibi olsun istemiyoruz"
diyerek eylem yapmıştı. Yine 2012 Temmuz ayında mazeret izinlerinin
verilmediği, rahatsızlıklarına rağmen doktora gitme taleplerinin kabul edilmediği,
yedek kıyafet ve çizme verilmediğini belirterek iş bırakmışlardı. Kozlu
Müessese Müdürü Kazım Eroğlu ise işçilerin yaptıkları eylemin "yasa
dışı" olduğunu iddia etmişti. Bakanlığın yaptığı denetlemelerde kontrol ve
degaj sondajlarının yeterli yapılmadığı konusunda firma defalarca uyarılmış ve
bu durum Sayıştay raporlarına da yansımıştı. Ancak eksiklikleri tespit
edilmesine rağmen işletmeye sadece para cezası kesildi ve şirket faaliyetine
devam etti.

Bir
başka feci kaza

30 Ocak 2013 Çarşamba günü saat 10.45'te
ise Gaziantep 4'üncü Organize Sanayi Bölgesi'nde "Çeliğin hayat bulduğu
yer!" sloganı ile faaliyet gösteren Güneydoğu Galvaniz fabrikasında buhar
kazanında meydana gelen patlama sonucu 7 işçi can verdi. Can veren işçilerin
isimleri şöyleydi: Ramazan Bezgin, Lütfü Çalakan, Emrah Özboya, Serdar Tufan,
Kenan Kaya ve Suriye'de yaşanan savaş sonucu ülkelerini terk etmek zorunda
kalan Muhammed Aşur ile Hasan Ahmad Esad... Güneydoğu Galvaniz, Çalışma ve
Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik'in açıklamasına göre, "2011 yılında iki
kez teftiş görmüş, idari para cezasına çarptırılmış. Belli ki iş sağlığı ve
güvenliği konusunda eksikleri olan bir işyeri"ydi. Ancak iş güvenliği
konusunda "eksiklikleri olan işyeri"nin üretime devam etmesine izin
verildi. Buna rağmen, Gaziantep Sanayi Odası Başkanı Adil Konukoğlu
"Firmamız büyük ve başarılı bir firma. Alınan tüm önlemlere rağmen, bazen
bu tür kazalar oluyor"  açıklamasını
yaptı. Diğer yandan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin de, Suriyeli
işçiler için "İşverenimiz bize kazanın yanında duruyorlardı" diyerek
kaçak göçmen işçiliği maskelemeye çalıştı.

Patlama haberi AKP grup toplantısında
kendisine ulaştırılan Başbakan Erdoğan ise "beş ölümüz var" dediği
konuşmasına ölü sayısının sekiz olduğu uyarısından sonra "neyse,
sekiz" diyerek devam etti. Bu söz, benzerlerine daha önce de defalarca
tanık olduğumuz bu tutum, bir dil sürçmesi değil; liberal sermayenin kârına kâr
katmak için göz göre göre ölüme gönderilen işçilerin hayatları karşısındaki kayıtsızlığın
ifadesiydi.

İş
kazaları en çok 3. saatte yaşanıyor

SGK'nın yayımladığı 2011 yılına ait
istatistiklere göre, 2011 yılında 69 bin 227 iş kazası yaşandı, 697 meslek
hastalığı tespit edildi. İş kazalarının bin 700'ü, meslek hastalıklarının ise
10'u ölümle sonuçlandı. 2010 yılı sonuçlarıyla karşılaştırıldığında, 2011
yılında meydana gelen iş kazalarında yüzde 10, meslek hastalığı sayısında ise
yüzde 31 artış yaşandı. 2011 yılında iş kollarına göre iş kazası istatistikleri
şöyle: "En fazla iş kazası, 9 bin 217 (yüzde 13,3) ile kömür ve linyit
çıkartılması faaliyetinde yaşandığı görüldü. Bunu 7 bin 268 (yüzde 10,5) kaza
ile makine ve teçhizatı hariç fabrikasyon metal ürünleri imalatı, 5 bin 272
(yüzde 7,6) kaza ile ana metal sanayi izledi. Meydana gelen iş kazalarının
sayısı ile sektörde istihdam edilenlerin sayısının bir arada değerlendirildiği
standardize iş kazası oranına göre de en sık kaza, kömür ve linyit çıkartılması
faaliyetinde meydana geldi." En fazla iş kazası 9 bin 303 ile İstanbul'da
yaşanırken, bu ili 7 bin 852 İzmir, 5 bin 629 Manisa, 5 bin 450 Bursa, 4 bin
738 ile Kocaeli takip etti. 2011'de 78 ilde ölümlü iş kazası meydana gelirken,
Ardahan, Kars ve Kilis'te ölümlü iş kazası yaşanmadı. En çok meslek hastalığı
Kütahya'da (278) tespit edildi. Kütahya'yı 159 hastalık ile Zonguldak, 154 ile
Ankara ve 47 ile İstanbul izledi. Bu kazalar sonucunda oluşan yaranın vücuttaki
yerine göre yapılan sınıflandırmaya göre, parmaklar 15 bin 133 yaralanma ile
ilk sırada bulundu. Bunu 14 bin 346 ile eller takip etti. Kazaların yüzde 53'ü
omuz, kol bilek gibi vücudun üst bölümlerinde yaralanmalara neden oldu.
'İBB adayını çek' teklifine yanıt verdi
AKP'ye 3 şartını açıkladı
AKP'den bir seçim klasiği
Seçime 3 gün kala gaz bulundu!
İSO'dan tarihi uyarı
'Eğitimli gençlerimizi avlamak için...'
'AJet ile anlaşmamız yok'
THY'den çok garip Ajet kararı!
Almanya'nın öteki yüzü
Avrupa'nın ilk siyonist ülkesi Almanya!
CHP adayı istifa edip AKP'ye katıldı
'Erdoğan'ın emrinde olacağız'
Rezalet ötesi
Yahudi askerler aşağılıkta da zirvede!
'Sandık, hepimizin namusuna emanettir'
Erdoğan son mitingini yaptı
'Gençler BTP’ye akın ediyor'
Zeytinburnu'nda BTP coşkusu
'Para sayma' soruşturmasında Muammer Keskin'in ifadesi
'Bağış karşılığı makbuz almadım'
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
10. turda da sonuç çıkmadı
1 Nisan'da okullar tatil mi?
Milli Eğitim Bakanlığı açıkladı
Emekli maaşı için seçim sonrasını işaret etti
'Temmuz' ayında masaya yatıracağız'
"Siyasetten bağımsız bir araştırma enstitüsü kuracağız"
BTP İstanbul Adayı Cihan Erdoğanyılmaz
'İBB adayını çek' teklifine yanıt verdi
AKP'ye 3 şartını açıkladı
AKP'den bir seçim klasiği
Seçime 3 gün kala gaz bulundu!
İSO'dan tarihi uyarı
'Eğitimli gençlerimizi avlamak için...'
'AJet ile anlaşmamız yok'
THY'den çok garip Ajet kararı!
Almanya'nın öteki yüzü
Avrupa'nın ilk siyonist ülkesi Almanya!
CHP adayı istifa edip AKP'ye katıldı
'Erdoğan'ın emrinde olacağız'
Rezalet ötesi
Yahudi askerler aşağılıkta da zirvede!
'Sandık, hepimizin namusuna emanettir'
Erdoğan son mitingini yaptı
'Gençler BTP’ye akın ediyor'
Zeytinburnu'nda BTP coşkusu
'Para sayma' soruşturmasında Muammer Keskin'in ifadesi
'Bağış karşılığı makbuz almadım'
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
10. turda da sonuç çıkmadı
1 Nisan'da okullar tatil mi?
Milli Eğitim Bakanlığı açıkladı
Emekli maaşı için seçim sonrasını işaret etti
'Temmuz' ayında masaya yatıracağız'
"Siyasetten bağımsız bir araştırma enstitüsü kuracağız"
BTP İstanbul Adayı Cihan Erdoğanyılmaz

Marmara'da 'müsilaj' tehlikesi yeniden gündemde

Geçen yıl yaşanan müsilaj tehlikesiyle büyük bir mücadele gerçekleştirmek zorunda kalan Marmara Denizi, atıkların denize boşaltılması devam ettiği için bu yıl da ciddi bir sorun olarak karşımıza çıkacak. Marmara şimdiden alarm vermeye başladı
28.03.2024 14:55:00 / Güncelleme: 28.03.2024 15:00:59
Ahmet Haydar Tarhanlı
Marmara'da 'müsilaj' tehlikesi yeniden gündemde
Marmara'da 'müsilaj' tehlikesi yeniden gündemde
Müsilaj, kapalı denizlerde zaman zaman ortaya çıkan bir salgıdır. Fitoplankton adı verilen mikro alglerin aşırı çoğalması sonucu ortaya çıkar. Bu mukoza benzeri yapı, suyun içindeki mikroorganizmalar için uygun bir beslenme habitatı oluşturur ve zararlı canlılar da bu salgının üzerinde toplanır.

Denizin üstünde gördüğümüz beyaz, köpük benzeri yapı aslında "buzdağının görünen kısmıdır". Denizin altında ise bu salgı bir tül gibi uzanır.

Marmara Denizi, geçen yıl su yüzeyini ve derinlerini saran müsilajla boğuştu. Müsilajın yoğunluğu arttı ve çevresel kaygılara neden oldu. Bu sene de müsilaj tehlikesiin Marmara'yı tehdit edeceği ifade ediliyor.

Müsilajın temel sebebi, atıkların denize boşaltılması. Bu sebep temelden çözülmedikçe müsilaj sorunu artarak devam edecek.

Deniz biyoloğu Mert Gökalp, "Marmara Denizi feryat ediyor. Bu, Marmara Denizi'nin foseptik çukuru olabileceğinin bir sinyali" uyarısını yapıyor.

Profesör Mustafa Sarı, Marmara Denizi'ne arıtmadan atık boşaltımının acilen durması gerektiğini vurguluyor.

Hidrobiyolog Levent Artüz ise bu durumun bir zincir ve sonuç olduğunu ifade ediyor.

Gelecekte ne bekliyor?

Müsilajın yakın ve uzak gelecekte Marmara Denizi'ni, deniz canlılarını ve çevresinde yaşayan insanları nasıl etkileyeceği henüz net değil.

Ancak çözüm için atık yönetimi, arıtma tesislerinin etkin kullanımı ve bilinçli tüketim önemlidir.

Balıkçı Kenan'dan İmamoğlu'na tepki: Arsamızı elimizden alıp işletmemizi mühürlemek istiyor

Türkiye Deniz Canlıları Müzesi Kurucusu Kenan Balcı, 'Gece geliyorlar, gündüz geliyorlar. Arsamızı elimizden alıp işletmemizi mühürlemek istiyorlar' dedi.
28.03.2024 12:53:00
İhlas Haber Ajansı
Balıkçı Kenan'dan İmamoğlu'na tepki: Arsamızı elimizden alıp işletmemizi mühürlemek istiyor
Balıkçı Kenan'dan İmamoğlu'na tepki: Arsamızı elimizden alıp işletmemizi mühürlemek istiyor
Türkiye Deniz Canlıları Müzesi'nin de bulunduğu Beylikdüzü Balıkçı Kenan Tesisleri sahibi balıkçı Kenan Balcı İmamoğlu aleyhinde yapmış olduğu açıklamalar sonrasında işletmesi zabıtalar tarafından ablukaya alındı ve mühürlenmek istendi. Evraklarının tam ve eksiksiz olduğunu belirten tesis sahibi Balıkçı Kenan Balcı, "İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun talimatıyla işletme adeta abluka altına alındı. 150 bin lira olan arazimize 1500 lira verip almaya çalışıyorlar" dedi.

Zabıta ekiplerine direnen Kenan Balcı, 'Ben 15 yıldır Anadolu Caddesi üzerinde, 50 yıldır da esnaflık yapıyorum. Böyle bir şey ilk defa gördüm. Zabıta ekipleri talimatla işletmemizi mühürlemeye geliyorlar. Bizlere de 'bu mühür sembolik' diye ifadelerde bulunuyorlar. Gündüz ayrı ekip, gece ayrı ekip geliyor. zabıta ekipleri işlerini bırakmışlar, Balıkçı Kenan Tesisleri'ni ablukaya almışlar. Gündüz zabıta ekip araçlarla geliyorlar. Gecede vinçlerle. Bizim arazimizi, işletmemizi elimizden almak için her yolu deniyorlar' ifadelerini kullandı.

"Ben bir esnaf olarak kazanımlarımı korumak amaçlı çıktığım bu yolda her geçen gün yeni bir zulümle karşı karşıya kalıyorum" ifadelerini kullanan Balcı, '50 yıldır balıkçıyım. Esnaflık yapıyorum. İmamoğlu tarafından yaklaşık 5 yıl önce kendi tapulu arazimden bir kısmını hediye etmem istendi. Ben bu isteği reddettim. Ondan sonra isteklerini yerine getirmediğim için kapsamlı olarak yıpratma ve yıldırma kampanyası başlattılar. Kendi tapulu arazime el koydular. Metrekaresi 150 bin lira olan arazimin metrekaresini bin 500 liraya almaya çalıştılar. Biz sesimizi yükselttikçe, itiraz ettikçe onlar daha çok üstümüze gelmeye başladılar' dedi.

"Paradan kuleler yapan İmamoğlu ve ekibi istediklerine ulaşamayınca zulmün dozunu artırmaya başladı" diyen Balcı, '30 yıldır bu bölgede balıkçılık yapıyorum. Ruhsatımı kendisi verdi. Ama şimdi beni ruhsatsız balık satmakla suçluyor. Ruhsatsız olduğu gerekçesiyle işyerimi kapatmak istiyor. Bu dükkanım tam 15 yıldır aynı yerde faaliyet göstermekte. 15 yıldır sorunsuz bir şekilde çalışan işyerimi istediklerini yapmadığım için ruhsatsızdır diye ilan edip kapatmak istiyorlar. Ne yaparlarsa yapsınlar burada balık satmaya devam edeceğiz. Arazimi, işyerimi İmamoğlu'na yem etmeyeceğim. Bu arazimin tapularını pankart yapıp suratlarına çarpıyorum' diye konuştu.

"İmamoğlu'na karşı bizi koruyun"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan yardım isteyen Balıkçı Kenan Balcı, 'Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a seslenmek istiyorum. Erdoğan sevdalısı esnaf olarak başımıza bu işleri açan, bize çökmeye çalışan, paradan yeni kuleler yapmak isteyen, İmamoğlu ve ekibine karşı bizi koruyun. Adaletin sağlanmasına vesile olun. Hz Ömer adaletinin temsilcisi sayın Cumhurbaşkanımızdan bunu talep ediyorum. Lütfen zulme karşı yanımızda olun' ifadelerini kullandı.

İletişim Başkanlığı, seçim için Ankara ve İstanbul'da basın merkezi kuracak

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından, 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri'ni takip etmek isteyen ulusal ve uluslararası basın mensuplarına yönelik Ankara ve İstanbul'da "basın merkezi" kurulacak.
28.03.2024 12:38:00
Anadolu Ajansı
İletişim Başkanlığı, seçim için Ankara ve İstanbul'da basın merkezi kuracak
İletişim Başkanlığı, seçim için Ankara ve İstanbul'da basın merkezi kuracak

Başkanlıktan yapılan açıklamaya göre, 31 Mart'ta yapılacak Mahalli İdareler Genel Seçimleri'nin Türkiye'nin yanı sıra uluslararası kamuoyunda da ilgiyle takip edilmesi bekleniyor.

Başkanlık tarafından kurulacak basın merkezleri ile ulusal ve uluslararası basın mensuplarının seçime ilişkin gelişmeleri sağlıklı ve hızlı şekilde takip etmelerine katkı sunulması amaçlanıyor.

Basın merkezleri gün boyunca, ulusal ve yerleşik uluslararası basın mensupları ile seçimleri izlemek üzere yurt dışından gelen uluslararası basın mensuplarının kullanımına açık olarak hizmet verecek.

Ankara ve İstanbul'da kurulacak basın merkezlerinde seçim sonuçlarına dair veriler, Anadolu Ajansı (AA) tarafından sağlanacak. Basın mensuplarına seçim sonuçlarını anlık takip etme imkanının yanı sıra teknik altyapı, simultane tercüme ve canlı yayın imkanı sunulacak.

Gün boyunca akademisyenler, kanaat önderleri, kamu kurum temsilcileri tarafından da ziyaret edilecek basın merkezlerinde, ulusal ve uluslararası basın mensupları konuklarla röportajlar yapabilecek.

Öte yandan, basın merkezlerinde, Türkiye'nin geçmişten bugüne çok partili siyasi hayatı, demokrasi ve seçim tecrübeleri, seçim kampanyalarına ilişkin fotoğraf ve görüntüleri içeren "Türkiye'nin Seçim Tarihi ve Demokrasi Tecrübesi" temalı sergi yer alacak.

Ankara'da Point Hotel'de, İstanbul'da The Marmara Taksim'de kurulacak basın merkezleri 31 Mart Pazar günü saat 14.00'ten itibaren basın mensuplarının hizmetine açık olacak. 

Yargıtay Başkanlığı seçiminde dokuzuncu turda da sonuç çıkmadı

Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca'nın 4 yıllık görev süresinin dolması nedeniyle yapılan başkanlık seçimlerinin dokuzuncu turunda da iki aday salt çoğunluğu sağlayamadı.
28.03.2024 11:15:00 / Güncelleme: 28.03.2024 16:31:51
İhlas Haber Ajansı
Yargıtay Başkanlığı seçiminde dokuzuncu turda da sonuç çıkmadı
Yargıtay Başkanlığı seçiminde dokuzuncu turda da sonuç çıkmadı
24 Mart 2020'de Yargıtay Başkanlığı görevine seçilen Mehmet Akarca'nın 4 yıllık görev süresi pazar günü itibarıyla dolmuştu.

Yüksek Mahkeme'nin 4 yıl boyunca görev yapacak yeni başkanını belirlemek için Yargıtay'da sandık kuruldu ve pazartesi saat 08.00 itibarıyla Yargıtay üyeleri sandık başına gitti.

Seçimin ilk 8 turunda hiçbir aday, 348 Yargıtay üyesinin salt çoğunluğu olan en az 175 oyu alamadı.

Bugün gerçekleştirilen dokuzuncu tur da sonuçlandı.

Dokuzuncu turda adaylardan Mehmet Akarca 119, Ömer Kerkez ise 138 oy aldı.

Oylamada 11 oy boş, 68 oy ise geçersiz sayıldı. İki aday da salt çoğunluğu bu turda da sağlayamadı.

Oylama onuncu tur ile devam edecek.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.