Ölümü gündemde tutmak, kişi için mutlak hayırdır. Çünkü ölüm Bâki olana yönelmenin kapısıdır. Bu sebeple ölümü düşünmek her hayrın başıdır. Ölüm, hırsı ve uzun emeli yıkar. Ölümün en mühim özelliği her an ahireti hatırda tutturması, kulu buna göre hazırlamasıdır. Bunun yolu da ölümü tefekkürdür.
Bir Müslümanın ölümü tefekkür ederek hayatını yaşaması asıl diriliğidir. Allah o kalbe tecelli edecektir. Bir insanın "Ölünce nasıl hesap vereceğim, Münker ve Nekir gelince ne diyeceğim sorularına ne cevap vereceğim?" diye her gün birkaç defa düşünmesi lazım. Hatta günde yirmi defa ölümü düşünen kul, şehitlerle birlikte haşrolunur.
Peygamber Efendimiz buyuruyor ki:
"Hiç şüphe yok ki, şu kalpler paslanır. Ve yine hiç şüphe yok ki, onların cilası Kur'an-ı Kerim okumak, ölümü hatırlamak ve zikir meclislerinde bulunmaktır."
Ebu Said'den rivayetle;
Allah Resulü (s.a.a) namazgâhına girince cemaatin çok konuştuğunu görerek şöyle buyurdu: "Eğer siz ölümü ansaydınız, bu kadar çok konuşmazdınız. Ölümü çokça anın! Kabir her gün şöyle konuşur: 'Ben gurbet eviyim. Ben içinde yalnız yaşanan bir evim. Ben içinde kurtlar ve zararlı haşaratın bulunduğu evim.'
İnanmış bir kul defnedildiğinde kabir ona şöyle hitap eder: 'Merhaba, hoş geldin safa geldin! Sen üzerimde yürüyenlerin en sevimlisi idin. Artık bana kavuştun. Sana yapacağım iyiliği bizzat gözünle göreceksin.
Sonra genişler, genişler ve ona Cennete bakan bir kapı açılır.'
Kafir kula gelince, kabir ona şöyle seslenir: 'Sana ne merhaba, ne hoşgeldin! Çünkü sen üzerimde yürüyen en nefret ettiğim kişiydin. Artık bana geldin. Şimdi sana yapacaklarımı göreceksin.'
Sonra, üzerine çullanacak, sıkacak, sıkacak kaburgaları birbirine girecektir."
Allah Resulü (s.a.a) parmaklarını birleştirerek şöyle buyurdu:
"Ona doksan ya da doksan dokuz ejderha musallat edilecek. Onlardan birisi yere şöyle bir üfürse yerde hiçbir şey bitmez ve dünyada hayat da kalmaz. Hesap vermek için dirilinceye dek onun etinden koparıp onu sokacaklardır."
"Kabir ya cennet bahçelerinden bir bahçe ya da Cehennem çukurlarından bir çukurdur."
Ölümü düşünmek lazımdır. Bunu yaptığımız zaman ibadeti, zikri daha yerinde, zamanında ve de fevkinde edâ ederiz.
Ölümü tefekkür etmek dünyadan tamamen el-ayak çekmek değil, insanı ahirete, Allah'a kavuşacağı güne hazırlaması, ibadetlerini, zikrini daha iyi eda etmesi içindir.
Allah'a kâmil manada kulluk, O'nu her an hatırlamakla gerçekleşir. Bunun tersi gaflettir. Gafleti dağıtmak ise ancak ölümü tefekkür ile temin edilir.
(Kaynak: Prof. Dr. Haydar Baş, Dua ve Zikir).
- Berlin’de Prof. Dr. Haydar Baş’ı andık / 18.04.2022
- Milli Ekonomi Modeli -8- / 26.03.2022
- Milli Ekonomi Modeli -7- / 23.03.2022
- Milli Ekonomi Modeli -6- / 21.03.2022
- Milli Ekonomi Modeli -5- / 19.03.2022
- Milli Ekonomi Modeli -4- / 17.03.2022
- Milli Ekonomi Modeli -3- / 16.03.2022
- Milli Ekonomi Modeli -2- / 15.03.2022
- Milli Ekonomi Modeli / 14.03.2022