logo
28 MART 2024

Peygamberimizin daveti

04.01.2004 00:00:00
Varlık sahnesine çıkmak bir seçilmişliktir. Hatta bir taş, bir ot, bir hayvan yahut başka bir canlı olarak değil de insan olarak dünyaya gelmek, daha özel bir seçilmişlik ve sevilmişliğin ifadesi sayılabilir. İnsan yahut başka bir varlık olmak noktasında yegane irade sahibi âlemlerin Rabbi olan Allah'tır. Bu açıdan yaratılmışların bir tercihi de sözkonusu değildir. Hiç kimse, insan olmayı arzuladığı ve istediği için insan olarak yeryüzüne gelmemiştir. Rabbi öyle seçmiş, öyle sevmiş ve yaratmıştır.

İnsanı seçen, seven ve yaratan Cenâb-ı Allah, ona mutluluk yollarını açıklamıştır. Zira insanı en iyi bilen ve tanıyan, onun Yaratıcısıdır. O, insan olmak nimetinin devamlılık kazanması, faziletlerle dolu mutlu bir hayatın yaşanması, bu seçilmişlikteki imtihan ve ardındaki hesap verme sırrına vakıf olunması için peygamberlerini, elçi ve dostlarını birer hidayet rehberi olarak göndermiştir. İlk insan olan Hz. âdem'i (as), aynı zamanda ilk peygamber kılmıştır. Kendilerine hidayet rehberleri göndermediği hiçbir kavme de azap etmeyeceğini haber vermiştir. Allah elçilerinin ilki olan Hz. Adem'den son peygamber Hz. Muhammed'e (sav) kadar nice Hak elçileri gelip geçmiştir. Bütün bu elçilerin getirdiği mesajda, takdim ettiği dinde temel esasların aynı olduğu gözlenmektedir. Nitekim Peygamberimizin (sav) daveti, diğer elçilerin davetlerini tevhid, tamamlama ve kemâle erdirme esası üzerine kurulmuştur.

Her Allah elçisinin davasının iki temel esas üzerine bina edildiğini söylemek mümkündür. Bunlardan biri akîde (inanç), diğeri ise teşri (şeriat koymak; insanın iç ve dış taibatına yönelik birtakım düzenlemeler getirmek). İman esasları diyebileceğimiz akîdenin temel prensipleri Hz. âdem'den son Peygamber Hz. Muhammed'e (sav) kadar değişmemiştir. Esasen, kaynağını Allah'tan alan, aynı davanın temsil ve tebliğcileri olan hak peygamberlerin, inanç konusunda ayrılığa düşmeleri, temel esaslarda farklı ölçülerle gönderilmeleri düşünülemez. Şeriat koyma konusunda, farklılıklar sözkonusu olabilir. Bu düzenlemelerin temeli, kulların dünya ve ahiret saadetini sağlama esasına dayanır. Toplumların genel karakteri, zaafiyet ve faziletleri, kâbiliyet ve teklifi kaldırabilme takatları -hikmet-i ilâhî gereği- kendilerine gönderilen şeriatlerin sunduğu mükellefiyetlerde farklılıklar gündeme getirmiştir. Zira, 'Allah, hiçbir kimseye kaldıramayacağı sorumluluğu yüklemez'. O, mutlak adalet ve merhamet sahibidir. Böylece; milletlerin ve ümmetlerin farklılığı, şeriatlerin çeşitliliğini doğurmuştur. Öyleyse; farklı ilâhî dinler yoktur, farklı şeriatler vardır.

Son Peygamber Hz. Muhammed'in (sav) gelişiyle; insanlığa, ilk peygamberden o güne dek gelen bütün şeriatleri kuşatan yegane bir din takdim edilmiştir. Hz. İsa'nın, Hz. Musa'nın, Hz. İbrahim'in ve Hz. âdem'in... Rabbi olan Allah, Hz. Muhammed'i en son ve en kâmil bir din ile göndermiştir. Esasen; Musa (as) da İslâm'ın peygamberidir, İsa (as) da, İbrahim ve Adem (as) da... Bunlardan herhangi birini inkâr, İslâm'ı inkâr gibidir. Küfrün ta kendisidir. İslâm'ı reddetmek ise, Allah'ı inkâr demektir. Zira, Hz. Musa'yı ve Hz. İsa'yı gönderen Cenâb-ı Hak, en son ve kâmil bir din ile Hz. Muhammed'i göndermiştir. Rablerinin kendilerine gönderdiği kitapları tahrif etmek suretiyle peygamberlerine en büyük ihaneti yapan insanların tek kurtuluş yolu, bütün peygamberleri ve şeriatlerini kuşatan en kâmil dine, 'Allah katında tek din'e tâbi olmaktır. O din, İslâmiyet'tir. Cenab-ı Hak, âl-i İmran sûresinin 19. âyetinde şöyle buyuruyor:

"Allah katında hak din İslâm'dır. (Daha önce) kitap verilmiş olanlar, kendilerine ilim geldikten sonra aralarındaki ihtirastan, kıskançlıktan ötürü ayrılığa düştüler. Kim Allah'ın âyetlerini inkâr ederse, bilsin ki Allah, hesabı çabuk görendir".

Devam eden âyet-i kerîmelerde de, doğru yolu bulmanın en açık ölçüsü takdim edilir: "(Yegane hak din olan İslam konusunda) seninle tartışmaya girişirlerse, de ki: 'Ben kendimi Hakk'a teslim ettim; bana uyanlar da'. (Ve yine) kendilerine kitap verilenlere ve (kitap gönderilmeyen) ümmîlere de ki: 'Siz de İslâm oldunuz mu?' Eğer İslâm olurlarsa, doğru yolu bulurlar. Yok, eğer inadlarında ısrar eder yüz çevirirlerse, sana düşen, sadece duyurmaktır, tebliğdir. Allah, kullarını görmektedir".

Yahudiler, kendi dinlerinden başka bir din, kendi kabileleri dışından bir peygamber gelmeyeceğini düşündüler; bu noktada ısrar ettiler. Kendilerinden sonra gönderilen İsa'yı (as) inkâr ettiler; Hristiyanlığı tahrif etmeye giriştiler. Hristiyanlar da, Yahudilerin ihtirasına bürünerek, tahrif edilmeden önceki İncil'de geleceği müjdelenen Hz. Muhammed'e (sav) sırt çevirdiler. Allah'ın dininden uzak düştüler. Kendi elleriyle yazdıkları kitapları 'İncil' olarak takdim ettiler. Hak dini unuttular. Neticede ihtiraslar, iftira ve ihtilaflara dönüştü. Bu sebeple; ihtilâflardan kurtulmanın tek çaresi, bütün insanlığı -hatta cinleri de-kuşatan İslâm'a yönelmek; Cenâb-ı Allah'ın bizzat teminatı altında bulunan zikrine, yani Kur'ân'a sarılmaktır. İslâm'a gönül vermek, Hz. Muhammed Mustafa (sav)'in ümmeti ve vârislerinin bendesi olarak Kur'ân-ı Mu'cizü'l-Beyan'ın hizmetinde bulunmak ne büyük bir nimettir!..
CHP adayı istifa edip AKP'ye katıldı
'Erdoğan'ın emrinde olacağız'
Rezalet ötesi
Yahudi askerler aşağılıkta da zirvede!
'Sandık, hepimizin namusuna emanettir'
Erdoğan son mitingini yaptı
'Para sayma' soruşturmasında Muammer Keskin'in ifadesi
'Bağış karşılığı makbuz almadım'
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
10. turda da sonuç çıkmadı
1 Nisan'da okullar tatil mi?
Milli Eğitim Bakanlığı açıkladı
Emekli maaşı için seçim sonrasını işaret etti
'Temmuz' ayında masaya yatıracağız'
"Siyasetten bağımsız bir araştırma enstitüsü kuracağız"
BTP İstanbul Adayı Cihan Erdoğanyılmaz
Altınok'u aklayıp Yavaş'ı suçlamaya kalkan yandaşa kapak
'Siz merak etmiyor musunuz?'
Soykırım 174 gündür sürüyor
Can kaybı 32 bin 552'ye yükseldi
Özgür Özel'den kurultay itirafı
'1 Nisan’dan sonraki sürece taliptik'
'Vatandaş' BTP'de karar kıldı
Darende'de bu gerçek oldu...
BDDK savcılığa yazı gönderdi
Seçil Erzan'ın telefonu incelenecek
Sevgi evinde şüpheli ölüm
Bebek yatağında ölü bulundu
'Rusya sadece Ruslarındır' akımına Putin'den tepki
'Ülkede 190 etnik grup var'
CHP adayı istifa edip AKP'ye katıldı
'Erdoğan'ın emrinde olacağız'
Rezalet ötesi
Yahudi askerler aşağılıkta da zirvede!
'Sandık, hepimizin namusuna emanettir'
Erdoğan son mitingini yaptı
'Para sayma' soruşturmasında Muammer Keskin'in ifadesi
'Bağış karşılığı makbuz almadım'
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
10. turda da sonuç çıkmadı
1 Nisan'da okullar tatil mi?
Milli Eğitim Bakanlığı açıkladı
Emekli maaşı için seçim sonrasını işaret etti
'Temmuz' ayında masaya yatıracağız'
"Siyasetten bağımsız bir araştırma enstitüsü kuracağız"
BTP İstanbul Adayı Cihan Erdoğanyılmaz
Altınok'u aklayıp Yavaş'ı suçlamaya kalkan yandaşa kapak
'Siz merak etmiyor musunuz?'
Soykırım 174 gündür sürüyor
Can kaybı 32 bin 552'ye yükseldi
Özgür Özel'den kurultay itirafı
'1 Nisan’dan sonraki sürece taliptik'
'Vatandaş' BTP'de karar kıldı
Darende'de bu gerçek oldu...
BDDK savcılığa yazı gönderdi
Seçil Erzan'ın telefonu incelenecek
Sevgi evinde şüpheli ölüm
Bebek yatağında ölü bulundu
'Rusya sadece Ruslarındır' akımına Putin'den tepki
'Ülkede 190 etnik grup var'

Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı

Adaylardan Mehmet Akarca 120, Ömer Kerkez 138 oy alırken, 9 boş oy, 71 de geçersiz oy kullanıldı. Salt çoğunluğun sağlanamaması nedeniyle seçime 11. tur oylamayla devam edilecek.
28.03.2024 16:24:00
Anadolu Ajansı
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca'nın 4 yıllık görev süresinin dolması nedeniyle yapılmaya başlanan başkanlık seçimlerinin onuncu turunda da hiçbir aday salt çoğunluğu sağlayamadı.

Mehmet Akarca, Yargıtay Başkanlığı görevine 24 Mart 2020'de seçilmiş, 4 yıllık görev süresi pazar günü itibarıyla dolmuştu.

Bu kapsamda Yüksek Mahkemenin 4 yıl boyunca görev yapacak yeni başkanını belirlemek için Yargıtay'da pazartesi günü sandık kuruldu ve Yargıtay üyeleri sandık başına gitti.

Seçimin ilk dokuz turunda hiçbir adayın, 348 Yargıtay üyesinin salt çoğunluğu olan en az 175 oyu alamaması üzerine bugün, Akarca ve Kerkez'in katıldığı onuncu tur oylama yapıldı.

Oylama sonucu Yargıtay Başkanı Akarca 120, 3. Hukuk Dairesi Başkanı Ömer Kerkez ise 138 oy aldı. Seçime katılım 338 olarak kayıtlara geçerken, kullanılan oylardan 9'u boş, 71'i ise geçersiz sayıldı.

Sekizinci tur oylamada diğer aday Muhsin Şentürk 96 oy almış, 3 oy geçersiz sayılmış, boş oy ise kullanılmamıştı.

Seçime 1 Nisan Pazartesi günü 11. tur oylamayla devam edilecek. Bu turda Muhsin Şentürk de oylamaya katılabilecek.

Seçimlerde üye tam sayısının salt çoğunluğunun hazır bulunması gerekiyor.

Marmara'da 'müsilaj' tehlikesi yeniden gündemde

Geçen yıl yaşanan müsilaj tehlikesiyle büyük bir mücadele gerçekleştirmek zorunda kalan Marmara Denizi, atıkların denize boşaltılması devam ettiği için bu yıl da ciddi bir sorun olarak karşımıza çıkacak. Marmara şimdiden alarm vermeye başladı
28.03.2024 14:55:00 / Güncelleme: 28.03.2024 15:00:59
Ahmet Haydar Tarhanlı
Marmara'da 'müsilaj' tehlikesi yeniden gündemde
Marmara'da 'müsilaj' tehlikesi yeniden gündemde
Müsilaj, kapalı denizlerde zaman zaman ortaya çıkan bir salgıdır. Fitoplankton adı verilen mikro alglerin aşırı çoğalması sonucu ortaya çıkar. Bu mukoza benzeri yapı, suyun içindeki mikroorganizmalar için uygun bir beslenme habitatı oluşturur ve zararlı canlılar da bu salgının üzerinde toplanır.

Denizin üstünde gördüğümüz beyaz, köpük benzeri yapı aslında "buzdağının görünen kısmıdır". Denizin altında ise bu salgı bir tül gibi uzanır.

Marmara Denizi, geçen yıl su yüzeyini ve derinlerini saran müsilajla boğuştu. Müsilajın yoğunluğu arttı ve çevresel kaygılara neden oldu. Bu sene de müsilaj tehlikesiin Marmara'yı tehdit edeceği ifade ediliyor.

Müsilajın temel sebebi, atıkların denize boşaltılması. Bu sebep temelden çözülmedikçe müsilaj sorunu artarak devam edecek.

Deniz biyoloğu Mert Gökalp, "Marmara Denizi feryat ediyor. Bu, Marmara Denizi'nin foseptik çukuru olabileceğinin bir sinyali" uyarısını yapıyor.

Profesör Mustafa Sarı, Marmara Denizi'ne arıtmadan atık boşaltımının acilen durması gerektiğini vurguluyor.

Hidrobiyolog Levent Artüz ise bu durumun bir zincir ve sonuç olduğunu ifade ediyor.

Gelecekte ne bekliyor?

Müsilajın yakın ve uzak gelecekte Marmara Denizi'ni, deniz canlılarını ve çevresinde yaşayan insanları nasıl etkileyeceği henüz net değil.

Ancak çözüm için atık yönetimi, arıtma tesislerinin etkin kullanımı ve bilinçli tüketim önemlidir.

İletişim Başkanlığı, seçim için Ankara ve İstanbul'da basın merkezi kuracak

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından, 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri'ni takip etmek isteyen ulusal ve uluslararası basın mensuplarına yönelik Ankara ve İstanbul'da "basın merkezi" kurulacak.
28.03.2024 12:38:00
Anadolu Ajansı
İletişim Başkanlığı, seçim için Ankara ve İstanbul'da basın merkezi kuracak
İletişim Başkanlığı, seçim için Ankara ve İstanbul'da basın merkezi kuracak

Başkanlıktan yapılan açıklamaya göre, 31 Mart'ta yapılacak Mahalli İdareler Genel Seçimleri'nin Türkiye'nin yanı sıra uluslararası kamuoyunda da ilgiyle takip edilmesi bekleniyor.

Başkanlık tarafından kurulacak basın merkezleri ile ulusal ve uluslararası basın mensuplarının seçime ilişkin gelişmeleri sağlıklı ve hızlı şekilde takip etmelerine katkı sunulması amaçlanıyor.

Basın merkezleri gün boyunca, ulusal ve yerleşik uluslararası basın mensupları ile seçimleri izlemek üzere yurt dışından gelen uluslararası basın mensuplarının kullanımına açık olarak hizmet verecek.

Ankara ve İstanbul'da kurulacak basın merkezlerinde seçim sonuçlarına dair veriler, Anadolu Ajansı (AA) tarafından sağlanacak. Basın mensuplarına seçim sonuçlarını anlık takip etme imkanının yanı sıra teknik altyapı, simultane tercüme ve canlı yayın imkanı sunulacak.

Gün boyunca akademisyenler, kanaat önderleri, kamu kurum temsilcileri tarafından da ziyaret edilecek basın merkezlerinde, ulusal ve uluslararası basın mensupları konuklarla röportajlar yapabilecek.

Öte yandan, basın merkezlerinde, Türkiye'nin geçmişten bugüne çok partili siyasi hayatı, demokrasi ve seçim tecrübeleri, seçim kampanyalarına ilişkin fotoğraf ve görüntüleri içeren "Türkiye'nin Seçim Tarihi ve Demokrasi Tecrübesi" temalı sergi yer alacak.

Ankara'da Point Hotel'de, İstanbul'da The Marmara Taksim'de kurulacak basın merkezleri 31 Mart Pazar günü saat 14.00'ten itibaren basın mensuplarının hizmetine açık olacak. 

Akkuyu'da büyük eylem

Türkiye'nin ilk nükleer güç santrali olan, Rosatom Enerji Şirketi tarafından Mersin'in Gülnar ilçesindeki Akkuyu Nükleer Güç Santrali'nde taşeron firmanın çalışanları, maaş alamadıklarını belirterek bazı bölümlerde iş bıraktı
28.03.2024 10:11:00 / Güncelleme: 28.03.2024 10:15:27
İhlas Haber Ajansı
Akkuyu'da büyük eylem
Akkuyu'da büyük eylem
Türkiye'nin ilk nükleer güç santrali olan, Rosatom Enerji Şirketi tarafından Mersin'in Gülnar ilçesindeki Akkuyu Nükleer Güç Santrali'nde taşeron firmanın çalışanları, maaş alamadıklarını belirterek bazı bölümlerde iş bıraktı.

Mersin'de yapımı devam eden Akkuyu NGS inşaatında çalışan işçiler, taşeron firmanın maaş ödemediğini ileri sürerek eyleme başladı. Dün yüzlerce işçinin iş bırakmasıyla başlayan eylem nedeniyle bölgede güvenlik tedbirleri de arttırıldı. Maaşlarının yatmadığını belirten işçilerin bugün de iş bırakma eylemlerine devam ettiği öğrenildi.

Daha önce de birçok kez Akkuyu Nükleer Güç Santrali'ndeki taşeron firmanın işçileri maaşlarını alamadıkları gerekçesiyle eylemler yapmıştı.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.