Sahip olduğun makamı ve mevkii, yetkiyi ve etkiyi el emeğinin ve alın terinin gaspında kullanıyorsan, yetimin-yoksulun, fakirin-fukaranın, garibin-gurebanın haklarının hasıraltı edilmesinde kullanıyorsan aynen başlıkta dediğimiz gibi olsun.
Sahip olduğun makamı ve mevkii, yetkiyi ve etkiyi ülkenin gelişmesinde, büyümesinde, zenginleşmesinde ve refaha erişmesinde değil de tam tersine sahip olduğu kaynakların satılmasında, elden çıkarılmasında, dolayısıyla günden güne fakirleşmesinde kullanıyorsan aynen başlığımızdaki gibi olsun.
Bu çilekeş milletin oylarını alıp vekil olduğunuz halde, millete reva gördüğünüz asgari ücretin onlarca katını her ay cebinize indirdiğiniz halde yeri geldiğinde bu milletin hakkını savunmuyorsanız, tam tersine milletin aleyhine olacak düzenlemelerde sürekli el kaldırıyorsanız aynen başlıktaki gibi olsun.
Bulunduğunuz mecliste sürekli milletin zararına olacak, istiklalini ve istikbalini tehlikeye düşürecek maddeler yasalaşıyorsa, yüz yıllık birikimler üç-beş dakikada el değiştiriyor ve elden çıkarılıyorsa aynen başlıkta dediğimiz gibi olsun.
Şairin; "Şüheda fışkıracak toprağı sıksan şüheda" diye tarif ettiği bu toprakların haraç-mezat satılmasına göz yumuyorsanız, "Enbiya yurdu bu toprak; şüheda burcu bu yer/ Bir yıkık türbesinin üstüne Mevla titrer" diye tarif ettiği ecdad mirasının üstüne titremiyorsan aynen başlığımızdaki gibi olsun.
Seçildiğiniz şehir meclislerinde, il ve ilçe belediye meclislerinde o şehrin 'ucube bir şehir' olması yolunda, beton yığını haline gelmesi ve adeta yeşilden ve ağaçtan arındırılmış bir hale gelmesi istikametinde adımlar atılıyor, kararlar alınıyor ve onaylanıyorsa aynen başlığımızdaki gibi olsun.
Siz de ey millet! Şehrinizde şahit olduğunuz bütün bu olumsuzluklara rağmen, sorumsuzluklara rağmen, imar ve inşaat alanındaki yolsuzluklara rağmen 'bizim partiden' diyerek hala aynı zihniyettekileri seçmeye devam ederseniz başlıktaki bedduamız size de gelsin.
Tarım alanlarındaki tükenmişliği, hayvancılık alanındaki bitmişliği, istihdam alanındaki dar boğazı, işsizliğin her geçen gün artışını, bütün bunlara bağlı olarak ailelerin dağılması sürecini bizzat gördüğü halde elinden geleni yapmayanların, feryad ve figan koparmayanların da dişlerine pirincin taşı gelsin.
Birliğe-beraberliğe, dirliğe-düzenliğe, kardeşliğe ve karşılıklı muhabbete en çok muhtaç olduğumuz şu zaman diliminde:
"Her kim ki dilini kılıç yapmışsa
Dilerim kırk kılıç başına gelsin
Kardeşlikten eğer zerre sapmışsa
Pirincin taşları dişine gelsin."
Aziz Karaca / diğer yazıları
- İftarda sahurda bombalar… Gazze’ye gelmeseydi mi Ramazan? / 19.03.2024
- Soykırımı sonlandıramadı Ramazan / 18.03.2024
- Nice ayıplara şahit oldu Ramazan / 17.03.2024
- Tüm insanlığa açık bir beyandır Ramazan / 16.03.2024
- Dert çok hemdert yok ise işte Ramazan / 15.03.2024
- Her anımıza dolsa Ramazan / 14.03.2024
- Hak’tan bize fermandır Ramazan / 13.03.2024
- Bütün düğümleri çözer Ramazan / 12.03.2024
- Müjdelerle kapımızı çalsa Ramazan / 11.03.2024
- İz bırakanlar ve is bırakanlar / 10.03.2024
- Soykırımı sonlandıramadı Ramazan / 18.03.2024
- Nice ayıplara şahit oldu Ramazan / 17.03.2024
- Tüm insanlığa açık bir beyandır Ramazan / 16.03.2024
- Dert çok hemdert yok ise işte Ramazan / 15.03.2024
- Her anımıza dolsa Ramazan / 14.03.2024
- Hak’tan bize fermandır Ramazan / 13.03.2024
- Bütün düğümleri çözer Ramazan / 12.03.2024
- Müjdelerle kapımızı çalsa Ramazan / 11.03.2024
- İz bırakanlar ve is bırakanlar / 10.03.2024