Üç aylar diye kültürümüze ve inancımıza yerleşmiş Recep Şaban ve Ramazan aylarının feyz ve bereketini yaşamaya devam ediyoruz. Recep ayının ardından Şaban–ı Şerif ayının da sonuna doğru ilerlerken bir yandan Ramazan ayına yaklaştığımızı adım adım hissetmekteyiz.
Ramazan’ın gölgesi düştü üstümüze…
Gelecek misafir çok kıymetli bir misafirdir. O misafir ki onbir ayın sultanı hükmündedir. O aya hürmet ve sadakatte kusur etmek büyük veballere katlanmayı gerektirdiği gibi gereğini yerine getirmekle de çok büyük müjdelere erişeceğimiz siz dostlarımızın malumudur.
Ramazan’a ulaşmadan, Şaban-ı Şerifin önemine biraz daha değinerek gereken olgunluğa erişmek için bu günleri biraz daha iyi değerlendirmemiz gerekmektedir.
Şaban–ı Şerif ayının önemli bir hususiyeti de, “Beraat gecesi”nin bu ayın on beşinci gecesine tesadüf etmesidir. Beraat gecesi, meleklerin inmesi, duaların kabul olunması, duaların geri çevrilmemesi gibi birçok fazilete sahip olduğu için, bulunduğu ayı da değerli kılmıştır.
Şaban–ı şerif ayı bir noktada Ramazana hazırlık ayı da sayılabilir. Sahabe–i Kiram Hazretleri Şaban–ı şerif ayında Kur’an–ı Kerîm’i çok okumaya başlar ve Ramazan–ı şerife hazırlıklı varmaya çalışırlardı.
Böyle mübarek gün ve geceleri en verimli bir şekilde değerlendirmek kendi menfaatimiz için gereklidir. İnsanoğlu eline geçen fırsatları değerlendirmezse, kaçan fırsatlara sadece üzüntü ile bakar durur, belki de bir daha erişmeden bu dünyadan göçer gider…
İnsanoğlunun elindeki fırsatları en verimli bir şekilde değerlendirmesi bir yerde gelecek için de önemli bir davranış biçimidir. Çünkü yarını değerlendirebilmek, bugünü değerlendirmekle alakalıdır.
Abdullah b. Abbas’tan rivayete göre; Peygamberimiz vaaz ettiği bir şahsa şöyle buyurmuştur:
“Beş şey gelmeden evvel beş şeyi ganimet bil:
1–İhtiyarlamadan evvel, aciz ve düşkün duruma düşmeden önce gençliğinin kıymetini bil…
2– Hasta olmadan evvel sıhhatinin kıymetini bil…
3– Fakir düşmeden evvel zenginliğinin kıymetini bil…
4– İşin gücün artmadan evvel boş vakitlerinin kıymetini bil…
5– Ölüm gelmeden evvel hayatının kıymetini bil…”
(Hâkim, “Müstedrek”, 4/306)
Bizlerde böylelikle Ramazan gelmeden kendimizi daha ciddi bir muhasebeye tabi tutarsak, gelecek günlerin kıymetini daha iyi anlar, hazırlığımızı da ona göre yapmış oluruz. Rabbim cümlemize içinde bulunduğu zamanları iyi değerlendirmeyi ve geleceğe hazırlıklı olmayı nasip eylesin…
Ramazan’ın gölgesi düştü üstümüze…
Gelecek misafir çok kıymetli bir misafirdir. O misafir ki onbir ayın sultanı hükmündedir. O aya hürmet ve sadakatte kusur etmek büyük veballere katlanmayı gerektirdiği gibi gereğini yerine getirmekle de çok büyük müjdelere erişeceğimiz siz dostlarımızın malumudur.
Ramazan’a ulaşmadan, Şaban-ı Şerifin önemine biraz daha değinerek gereken olgunluğa erişmek için bu günleri biraz daha iyi değerlendirmemiz gerekmektedir.
Şaban–ı Şerif ayının önemli bir hususiyeti de, “Beraat gecesi”nin bu ayın on beşinci gecesine tesadüf etmesidir. Beraat gecesi, meleklerin inmesi, duaların kabul olunması, duaların geri çevrilmemesi gibi birçok fazilete sahip olduğu için, bulunduğu ayı da değerli kılmıştır.
Şaban–ı şerif ayı bir noktada Ramazana hazırlık ayı da sayılabilir. Sahabe–i Kiram Hazretleri Şaban–ı şerif ayında Kur’an–ı Kerîm’i çok okumaya başlar ve Ramazan–ı şerife hazırlıklı varmaya çalışırlardı.
Böyle mübarek gün ve geceleri en verimli bir şekilde değerlendirmek kendi menfaatimiz için gereklidir. İnsanoğlu eline geçen fırsatları değerlendirmezse, kaçan fırsatlara sadece üzüntü ile bakar durur, belki de bir daha erişmeden bu dünyadan göçer gider…
İnsanoğlunun elindeki fırsatları en verimli bir şekilde değerlendirmesi bir yerde gelecek için de önemli bir davranış biçimidir. Çünkü yarını değerlendirebilmek, bugünü değerlendirmekle alakalıdır.
Abdullah b. Abbas’tan rivayete göre; Peygamberimiz vaaz ettiği bir şahsa şöyle buyurmuştur:
“Beş şey gelmeden evvel beş şeyi ganimet bil:
1–İhtiyarlamadan evvel, aciz ve düşkün duruma düşmeden önce gençliğinin kıymetini bil…
2– Hasta olmadan evvel sıhhatinin kıymetini bil…
3– Fakir düşmeden evvel zenginliğinin kıymetini bil…
4– İşin gücün artmadan evvel boş vakitlerinin kıymetini bil…
5– Ölüm gelmeden evvel hayatının kıymetini bil…”
(Hâkim, “Müstedrek”, 4/306)
Bizlerde böylelikle Ramazan gelmeden kendimizi daha ciddi bir muhasebeye tabi tutarsak, gelecek günlerin kıymetini daha iyi anlar, hazırlığımızı da ona göre yapmış oluruz. Rabbim cümlemize içinde bulunduğu zamanları iyi değerlendirmeyi ve geleceğe hazırlıklı olmayı nasip eylesin…
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Uğur Kepekçi / diğer yazıları
- Kalbin pası nasıl silinir? / 21.11.2025
- Ahireti unutan dünyasını da kaybeder / 20.11.2025
- Toplumun çekirdeği ailedir / 19.11.2025
- Vatan için toprağa düşen yiğitlere… / 18.11.2025
- Hak yerini bulmazsa? / 17.11.2025
- Haksızlık karşısında tavrımız nedir? / 16.11.2025
- Attığınız adıma dikkat edin, hesabı çetindir / 15.11.2025
- “Şimdi daha da kudurabilirsiniz” / 14.11.2025
- Atatürk ile Türk Milleti arasındaki suni perdeler kalkıyor / 13.11.2025
- Geleceği Savunmak için Kahramanmaraş’taydık -2- / 12.11.2025
- Ahireti unutan dünyasını da kaybeder / 20.11.2025
- Toplumun çekirdeği ailedir / 19.11.2025
- Vatan için toprağa düşen yiğitlere… / 18.11.2025
- Hak yerini bulmazsa? / 17.11.2025
- Haksızlık karşısında tavrımız nedir? / 16.11.2025
- Attığınız adıma dikkat edin, hesabı çetindir / 15.11.2025
- “Şimdi daha da kudurabilirsiniz” / 14.11.2025
- Atatürk ile Türk Milleti arasındaki suni perdeler kalkıyor / 13.11.2025
- Geleceği Savunmak için Kahramanmaraş’taydık -2- / 12.11.2025


















































































