Hafta içinde Lokomotiv'i sahadan silen Galatasaray Karagümrük maçını da alır diye düşünüyordum ama işte futbolun gerçeği bu. Bir maç diğer maç için ölçüt değil.
Evet bazı yanlışlar olduğu kesin.
İlk olarak benim görüşüme göre Morutan ilk on birde olmalıydı. Cicaldau ilk on birde şans bulmamalıydı diye düşünüyorum.
Bir kere Cicaldau Moskova maçında hiç de kuvvetli bir performans göstermemişti.
Morutan çok teknik bir oyuncu değil ama fizik gücü yüksek ve mücadeleci oyuncu. Orta sahaya direnç ve güç katabilecek bir futbolcu.
Galatasaray'ın 4-1-4-1 dizilişi de pek doğru değildi. Berkan orta sahada yalnız kaldı.
Güçlü bir Morutan ile Berkan'ı birlikte kullanmak gerekliydi. Yani dizilişte 4-2-3-1 tercih edilmeliydi.
Eğer Diagne gibi bir futbolcunuz varsa kullanmanız gerekir diye düşünüyorum. Halil'i Babel'in yerinde oynatıp santrforda ise Diagne'yi kullanmak gerekliydi diyorum.
Çok iyi bir Avrupa kupası maçı çıkaran takım belli ki bu maça iyi motive olamamış.
Galatasaraylı futbolcular koşmadan maçı kazanamayacaklarını ancak son yirmi dakikada anladılar.
Şimdi sormak lazım Halil ve Kerem gibi gençler hızlı kıvrak oyuncular ama bu özelliklerini ne zaman gösterdiler.
Bence maçın hiçbir anında Kerem ve Halil'in gerçek performanslarını seyredemedik. Bu genç arkadaşların bu kadar yetersiz olmaları neden kaynaklanabilir.
Oyunu forse etmeye çalışan biraz Ömer Bayram'dı. O da takımın sol beki.
Moskova maçının muazzam yıldızı Berkan bu maçta yan top yapmaktan öte bir performans gösteremedi.
Babel ilk on birde düşünülebilecek bir oyuncu ama özellikle 70 civarı gibi çok baskı yedi.
Babel gibi güçlü bir futbolcunun böyle baskı yemesi iyi bir görüntü değil.
Dikkatimi çekti özellikle ikinci yarıda Nelsson oyunu uzun paslar ile defanstan organize etmeye çalıştı.
Karagümrük'te Borini ve Bertolachi birbiriyle uyumlu oyunları da dikkat çekiciydi.
Oyunun genel akışına bakarsak. Maç çok durgun başladı.
Galatasaray'ın durgunluğundan yararlanan Karagümrük topa nispeten daha çok sahip oldu.
Ne var ki Karagümrük'ün bu topa hakimliği hiç de organizasyon ve pozisyon olarak oyunlarına yansımadı.
Belli ki maç Galatasaray için zor geçecek gibi gözüküyordu.
Karagümrük'te zorunlu olarak Biglia stopere geçince Galatasaray biraz daha topa sahip oldu.
Nitekim 27'de Halil'in kafasında kaleci Viviano topu çelerken koskoca ilk yarıda Galatasaray'ın tek pozisyonu da bu oldu.
İlk yarının son anlarında Ömer'in Pesiç'e ceza sahasında kritik müdahalesi olmasa Karagümrük'ün golü bulması işten değildi.
İkinci yarı maç biraz olsun heyecan kazandı.
İlk gol Karagümrük'ten geldi. 69'da baskı altındaki Babel topu Emre Kılınç'a attı.
Emre de hatalı bir pas ile topu kendi ceza sahası önüne yolladı.
Borini güzel bir topuk pası ile Bertolachi'yi topla buluşturdu. O da düzgün vuruş ile topu filelere yolladı. Bundan sonra her iki takım birbirlerine üstünlük kuramadı.
74'de Babel'in şutu üst direkte patladı.
Feghouli'nin oyuna girip Diagne ve Mohamed çift santrfor olunca bir nebze olsun Galatasaray beraberlik için yüklendi.
Nitekim 88'de Feghouli'nin yoğun gayreti ve Muhamed'in iş bitiriciliği ile Galatasaray beraberliği kurtardı.
90'da Muslera olmasa Pesiç net pozisyonda golü atıp Galatasaray'ın işini bitirebilirdi.
Galatasaray iyi motive olamadığı mücadelede iki puan kaybetti.
Herhalde bu kayıp en çok Trabzon'un işine gelir. Gelecek günlerde Fatih Terim bu motivasyon problemi üstüne yoğunlaşmalı.
Evet bazı yanlışlar olduğu kesin.
İlk olarak benim görüşüme göre Morutan ilk on birde olmalıydı. Cicaldau ilk on birde şans bulmamalıydı diye düşünüyorum.
Bir kere Cicaldau Moskova maçında hiç de kuvvetli bir performans göstermemişti.
Morutan çok teknik bir oyuncu değil ama fizik gücü yüksek ve mücadeleci oyuncu. Orta sahaya direnç ve güç katabilecek bir futbolcu.
Galatasaray'ın 4-1-4-1 dizilişi de pek doğru değildi. Berkan orta sahada yalnız kaldı.
Güçlü bir Morutan ile Berkan'ı birlikte kullanmak gerekliydi. Yani dizilişte 4-2-3-1 tercih edilmeliydi.
Eğer Diagne gibi bir futbolcunuz varsa kullanmanız gerekir diye düşünüyorum. Halil'i Babel'in yerinde oynatıp santrforda ise Diagne'yi kullanmak gerekliydi diyorum.
Çok iyi bir Avrupa kupası maçı çıkaran takım belli ki bu maça iyi motive olamamış.
Galatasaraylı futbolcular koşmadan maçı kazanamayacaklarını ancak son yirmi dakikada anladılar.
Şimdi sormak lazım Halil ve Kerem gibi gençler hızlı kıvrak oyuncular ama bu özelliklerini ne zaman gösterdiler.
Bence maçın hiçbir anında Kerem ve Halil'in gerçek performanslarını seyredemedik. Bu genç arkadaşların bu kadar yetersiz olmaları neden kaynaklanabilir.
Oyunu forse etmeye çalışan biraz Ömer Bayram'dı. O da takımın sol beki.
Moskova maçının muazzam yıldızı Berkan bu maçta yan top yapmaktan öte bir performans gösteremedi.
Babel ilk on birde düşünülebilecek bir oyuncu ama özellikle 70 civarı gibi çok baskı yedi.
Babel gibi güçlü bir futbolcunun böyle baskı yemesi iyi bir görüntü değil.
Dikkatimi çekti özellikle ikinci yarıda Nelsson oyunu uzun paslar ile defanstan organize etmeye çalıştı.
Karagümrük'te Borini ve Bertolachi birbiriyle uyumlu oyunları da dikkat çekiciydi.
Oyunun genel akışına bakarsak. Maç çok durgun başladı.
Galatasaray'ın durgunluğundan yararlanan Karagümrük topa nispeten daha çok sahip oldu.
Ne var ki Karagümrük'ün bu topa hakimliği hiç de organizasyon ve pozisyon olarak oyunlarına yansımadı.
Belli ki maç Galatasaray için zor geçecek gibi gözüküyordu.
Karagümrük'te zorunlu olarak Biglia stopere geçince Galatasaray biraz daha topa sahip oldu.
Nitekim 27'de Halil'in kafasında kaleci Viviano topu çelerken koskoca ilk yarıda Galatasaray'ın tek pozisyonu da bu oldu.
İlk yarının son anlarında Ömer'in Pesiç'e ceza sahasında kritik müdahalesi olmasa Karagümrük'ün golü bulması işten değildi.
İkinci yarı maç biraz olsun heyecan kazandı.
İlk gol Karagümrük'ten geldi. 69'da baskı altındaki Babel topu Emre Kılınç'a attı.
Emre de hatalı bir pas ile topu kendi ceza sahası önüne yolladı.
Borini güzel bir topuk pası ile Bertolachi'yi topla buluşturdu. O da düzgün vuruş ile topu filelere yolladı. Bundan sonra her iki takım birbirlerine üstünlük kuramadı.
74'de Babel'in şutu üst direkte patladı.
Feghouli'nin oyuna girip Diagne ve Mohamed çift santrfor olunca bir nebze olsun Galatasaray beraberlik için yüklendi.
Nitekim 88'de Feghouli'nin yoğun gayreti ve Muhamed'in iş bitiriciliği ile Galatasaray beraberliği kurtardı.
90'da Muslera olmasa Pesiç net pozisyonda golü atıp Galatasaray'ın işini bitirebilirdi.
Galatasaray iyi motive olamadığı mücadelede iki puan kaybetti.
Herhalde bu kayıp en çok Trabzon'un işine gelir. Gelecek günlerde Fatih Terim bu motivasyon problemi üstüne yoğunlaşmalı.
Akın Göksu / diğer yazıları
- Net penaltı / 23.04.2024
- Pendikspor küme düşer / 22.04.2024
- Çakmayan kıvılcım / 19.04.2024
- Galatasaray'a rakip yok / 16.04.2024
- Ciddi hatalar var / 15.04.2024
- Tur gitti geldi / 12.04.2024
- Son söz tarihin olacak / 08.04.2024
- Buna futbol denir mi? / 05.04.2024
- Kaleciler sınıfta kaldı / 04.04.2024
- Bu maçı taraftar nasıl izledi? / 03.04.2024
- Pendikspor küme düşer / 22.04.2024
- Çakmayan kıvılcım / 19.04.2024
- Galatasaray'a rakip yok / 16.04.2024
- Ciddi hatalar var / 15.04.2024
- Tur gitti geldi / 12.04.2024
- Son söz tarihin olacak / 08.04.2024
- Buna futbol denir mi? / 05.04.2024
- Kaleciler sınıfta kaldı / 04.04.2024
- Bu maçı taraftar nasıl izledi? / 03.04.2024