(dünden devam…)
Hz. Zeyneb (s.a), İmam Hüseyin'in (a.s) naaşının yanında, Medine'ye doğru dönerek durmuş ve kalpleri parçalayan şu şekilde ağıtlar yakmıştır:
"Ey Muhammed (s.a.a)! Bu Hüseyin'dir (a.s); kanına boyanmış ve doğranmış! Bunlar da senin kızlarındır; esir edilmiş. Bu zalimeri Allah'a, Muhammed Mustafa'ya (s.a.a), Ali Murtaza'ya (a.s), Fâtımat'üz-Zehra'ya (a.s) ve şehitler Efendisi Hamza'ya şikâyet ediyorum.
Ey Muhammed! Bu senin Hüseyin'indir; Kerbela'da üryan bırakılmış ve seher yeli toprak serpiyor üzerine. Bu senin Hüseyin'indir; zinazâdelerin zulmüyle öldürülmüş. Aman bu hüzünden, aman bu beladan! Bu gün ceddim Resûlullah'ın (s.a.a) dünyadan göçtüğü gündür. Ey Muhammed'in (s.a.a) yarenleri! Bu esir götürülenler sizin Peygamberinizin (s.a.a) evlatlarıdır.
Ey Muhammed! Kızların esir edildi ve oğulların öldürüldü. Seher yeli o bedenlerin üzerine toprak savurmaktadır şimdi. Bu senin Hüseyin'indir; başı boynundan arkadan kesilmiş, sarık ve hırkası yağmalanmış. Babam feda olsun ona ki ordusu katledildi ve yağmalandı.
Babam feda olsun ona ki çadırları yakıldı/yıkıldı. Babam feda olsun ona ki gittiği yolculuktan dönmeyecek ve yaralarına merhem konmayacak."
Hz. Zeyneb'in (s.a) ah ve figanları, dost ve düşmanları etkisi altına almış ve herkesi gözyaşlarına boğmuştu. (Muhammed Bakır Meclisi, Biharu'l Envar, c.45, s.59).
Hz. Zeyneb (s.a) daha sonra şehitleri acıklı ağıtlarla, gözyaşı dökerek anmış ve geride kalan yetimlerin bakımını üstlenerek, gece namazı ve Allah'a yakarışla sabahlamıştır.
Bu dayanılması imkânsız kıyamın ardından Hz. Zeyneb'in çilesi devam etmektedir. Yezid'in ordusu Kerbela'dan kalan Ehl-i Beyt evlatlarını esir ederek Kûfe'ye doğru yola koyulmuşlardır.
Hz. Zeyneb (s.a) Kerbela'da ve sonrasında defalarca İmam Seccad'ın (a.s) canını kurtarmıştır. İbn-i Ziyad'ın meclisinde, İmam Seccad'ın (a.s) delil getirerek konuşmasının ardından, İbn-i Ziyad, İmam'ın (a.s) öldürülme emrini verdiğinde Hz. Zeyneb (s.a) elini kardeşinin oğlu İmam Seccad'ın (a.s) boynuna atar ve "Ben hayatta olduğum sürece, onu öldürmenize müsaade etmeyeceğim" diye buyurur. (Muhammed Bakır Meclisi, Biharu'l Envar, c.45, s.117).
Kûfe'de, Yezid'in meclisinde ve ayrıca Ubeydullah b. Ziyad'la yaptığı konuşmaları, babası İmam Ali'nin (a.s) hutbeleri ve annesi Hz. Fâtıma'nın (s.a) Fedekiye hutbesiyle birebir benzerlikler taşımaktadır. (Seyyid Kazım Erfa, Hz. Zeyneb (s.a), Siyre-i Ameli Ehlibeyt, s.88).
Hz. Zeyneb (s.a) fesahat ve belagati baba ve annesinden miras olarak almıştır. Konuştuğu sırada, sanki babasının dilinden konuşurdu. (Ahmed Beheşti, s.51). (devam edecek…)
- 30 Ağustos Zafer Bayramımız kutlu olsun -1- / 28.08.2021
- Üç ayların fazileti ve önemi-IV / 23.02.2021
- Üç ayların fazileti ve önemi-III / 22.02.2021
- Üç ayların fazileti ve önemi-II / 19.02.2021
- Üç ayların fazileti ve önemi-I / 18.02.2021
- Sevgi ispat ister / 12.10.2020
- Muharrem ayı ve oruç / 23.08.2020
- Prof. Dr. Haydar Baş ve ulusal egemenlik / 25.04.2020
- O, herkesten farklıydı / 23.04.2020