logo
28 NİSAN 2024

Şehit hatırası ilgi bekliyor

24.03.2005 00:00:00
Soğanlıdere şehitliği ; Kazım Karabekir komutasındaki Seyyar sahra hastanesi ve ikmal sahası, yaralıların bulunduğu sahra hastanesinin bombalanması ile Binlerce Mehmetçik şehit oldu.. Soğanlıdere'deki toplu şehit mezalarını dikenler kaplamış şehitliği güçlükle ziyaret edip fatiha okuyoruz.

Düşman güçlerinin en Önemli hedefi olan Alçitepe'de çok şiddetli savaşlar yaşandı. Çanakkale Savaşlarına 5. Kol Ordu Komutanı olarak katılan Fevzi Çakmak ile 14. Tümen komutanı olarak katılan Kazım Karabekir paşaların başarıları dillere destan. 1915 yılı'nın Nisan ,Mayıs, Haziran ve Temmuz aylarının kavurucu yaz sıcağı altında çok şidditleli savaşların geçtiği Alçıtepede şehit olan onbinlerce mehemetçik için yapılmış toplu şehit mezarları yıkılmak üzere bakımsız

Türk şehitliklerinin

hali perişan

5. Kol ordu komutanı Fevzi Çakmak'ın karargah çadırını kurduğu Alçıtepe'ye yol olmadığı için güçlükle çıktık. Mehmetçiğin kazdığı siperler yıkılmış toprakla dolmuş. 1941 yılında yaptırılan Fevzi Çakmak anıtı bakımsızlıktan çoktan kaderine terk edilmiş. İngilizlerin başını çektiği müttefik devletler tarafından savaşmak için getirilen 489 bin Askerin 252 binini Gelibolu Yarımadasında kaybeden müttefik devletler ölen askerlerini unutmayarak 1924 'de gösterişli anıtlar yaptılar. Silahla alamadıkları topraklar üzerinde Lozan antlaşması ile aldıkları 5 milyar M2 lik şehit kanları ile sulanmış Gelibolu yarımadasına bizlere inat 38 anıt ve toplu mezarlık yaptılar. Tunaboyları, Balkanlar, Şıpka ve Pelevne'de yüzbinlerce Osman'lı Türk şehidinin yattığı bölgelerde hiç bir mezar ve kitabe yok. Yaptırmak içinde hiç bir çabamız da yok.

Şehit Mehmetçik mezarlarının perişan haline karşı. Gelibolu'daki İngiliz, Fransız ve Anzak askerlerine ait mezarlıklara Türk işçileri tarafından birer çiçek bahçesi yapılmış. Bizlere bu vatanı canları ile kazandıran şehit dedelerimizin mezarlıkları ile karşılaştırdığımızda utanıp kahr olduk. Savaşlarda kaç asker kaybetiğimizin sayısı bile bilinmiyor. Yiğit ve mertliği ile düşmanlarının takdirini kazanan Mehmetçiğe bir mezarı bile çok görmüş, toplu şehit mezarlarını söküp, yeşil örtüsü olan güzelim oramları yakıp tarla açmışız... yazık... çok yazık....

Çanakkale'de Müttefikler savaş suçu işledi

Uluslararası anlaşmaları çiğneyerek sahra hastanesi olarak kurulan sargı yerindeki ağaçların keşke dili olsada konuşabilse. Onbinlerce yaralı mehmetçiğin bombalanarak şehit olduğu sargıyerindeki bir selvi ağacının dönerek büyümesi vahşice bombalanan yaralı askerlerin feryad ederek şehit olduğunu gördügü için mi acı ve ızdırap çekiyor?

Alçıtepe'li köylülerin anlattıkları acı gerçekler; şehitlere saygısızlığı gözler önüne seriyor. Tarla açma sırasında bölgeden toplanan on binlerce şehit mehmetçiğe ait kafatası ve kemiklerin toplu olarak gömüldüğü bölgeye 1943 yılında Gelibolu 2. kol ordu komutanı Nuri Yamut tarafından yapılan abide şehit mehmetçiğe asker vefasınıda yansıtıyor.

Alçıtepedeki özel Salim Mutlu müzesi, Devletin ve biz şehit torunlarının Mehmetkçiğe karşı ödememiz gereken vefa borcumuzu Salim Amcanın tek başına başarıp Muhtarlığa bağışladığı hayır yerinde her yıl şehitler için mevlit okutarak ödüyor

Albayrak sırtındaki Mehmetçiğe saygı anıtı, Çanakkale savaşına katıldıktan sonra Avusturalya Genel Valisi olan Üsteğmen Cosey tarafından açıklanan 25 Nisan 1915 günü yaralı bir düşman askerini kurtaran mehmetçiğin yiğitliğini sembolleştirmekte..

Kanlı ve Kırmızı sırt gerçekten çok korkunç savaşların yaşandığı yer. Yarbay Hüseyin Avni Komutasındaki 26. Alayın ölüm kalım savaşı verdiği bölge, 200 Metre uzunluğunda mehmetçik tarafından açılan lağımlar savaşın dehşetini gözler önüne seriyor.

13 Ağustos 1915 tarihinde Ramazan oruçlarını tutan Mehmetçik, bayram namazını kıldıktan sonra girdikleri savaşlarda top yekün şehit oldu. Alay Komutanı Hüseyin Avni beyin mezarı şehit olduğu yerde gözden ve gönülden ırak bir halde fatiha okuyacak ziyaretçiler bekliyor..

Bir kahramanlık destanı yazan 57.Alayın şan ve şerefine yaraşır Şehitliği tüm ihtişamı ile bomba sırtını süslemekte. 1990 yılında yapılan Şehitlikdeki Kule abide; Selçuklu , Osmanlı ve Türk sivil mimarisini sembolize etmektedir.

Korku deresi ve Cesaret tepede, Arıburnu önlerine çıkan Anzaklara geçit vermeyen Bigalı Mehmet çavuş ve 22 arkadaşları lağım tönellerinin dinamitle patlatılıp şehit edildiği yer; insanı madden ve manen etkiliyor. 1934 yılında Ecabet Kaymakamlığının yaptığı kazıda Mehmet çavuşun hiç çürümemiş cesedi ile karşılaşılır . Özel idare Müdürlüğü tarafından buraya bir anıt dikilmiştir.

Anafartalar bölgesindeki toplu şehit mezarları ve Alay komutanları'nın şehitlikleri gerçekten içler acısı. Birer toplu mezarlık olan Anafartalar mezarlığındakı şehitlikler bakımsız ve perişan. Toplu şehitliklere güçlükle girip araştırma yaptık.

Mustafa Kemal Paşa'nın komutanlığını yaptığı 19. tümenin karargah merkezi olan Atatürk müzesinin bulunduğu Bigalı köyü her bakımdan ilgi ve bakıma muhtaç. Köy girişindeki Kaşıkçı Dede çeşmesi ile ilgili keramet herkesin dilinde. Ölümünden 400 sene sonra savaşda binlerce askere su dağıttığı yere yapılan çeşme yıkılmış ve susuz. Kaşıkçı Dede'nin Ecabatdaki mezarı sökülemediği için yol kenarında kalmış...

Bu şehitliklerin bakımından sorumlu olanlar, lüks gazino ve dinlenme tesislerinde huzur ve rahat içinde nasıl eğelenebiliyorlar? Şehitlikdeki müzeleri ziyaret eden öğrencilerden bile giriş ücreti alan Bakanlık, ücret alma yerine öğerencilere hediyeler vermelidir. Bu vatanda yaşamayı kendilerine borçlu olduğumuz kefensiz ve mezarsız yatan aziz şehitlerin ruhları şehitliklere ilgi göstermeyen yetkililerin peşini bırakmayacaktır...

Son

İki polis şehit
Adıyaman'da dehşet olay
ABD, temel hakların bir numaralı düşmanı
Özgürlüğün sadece heykeli var!
Lider 3 yaş gençleşti!
İYİ Parti'de Dervişoğlu dönemi
Fenerbahçe derbide hata yapmadı
Beşiktaş bu sezon ezeli rakiplerini yenemedi
İmamoğlu şimdilik sadece izliyor
Saray ziyareti için ne düşünüyor?
Furkan Apartman davasında tek tutuklu sanık kaldı
3 sanık tahliye edildi
TZOB'tan TMO'ya çağrı
Çiftçi küstürülmesin
3 maaşlı eski bakan, Bilim Kurulu Üyesi!
Yeşilay kime çalışıyor?
Bakan'dan asgari ücret açıklaması
'Ekonomi denge işidir'
Hüseyin Baş'tan tasarruf çağrısı
'Örtülü ödenekten, Saray'dan başlasın'
'Bedeli ben ödedim, hesabı siz tutacaksınız'
Asker selamıyla gitti!
Muş'ta tedirgin eden görüntü
Aniden ortaya çıktı
İsrail Gazze'de tüm yaşam alanlarını yok ediyor
Su kuyularının yüzde 70'i tahrip oldu
ABD üniversitelerinde İsrail karşıtı eylemler genişliyor
Protestolara işçi sınıfı da dahil oldu
UNRWA çalışanlarının soruşturmaları askıya alındı
İsrail iddialarını kanıtlayamadı
İki polis şehit
Adıyaman'da dehşet olay
ABD, temel hakların bir numaralı düşmanı
Özgürlüğün sadece heykeli var!
Lider 3 yaş gençleşti!
İYİ Parti'de Dervişoğlu dönemi
Fenerbahçe derbide hata yapmadı
Beşiktaş bu sezon ezeli rakiplerini yenemedi
İmamoğlu şimdilik sadece izliyor
Saray ziyareti için ne düşünüyor?
Furkan Apartman davasında tek tutuklu sanık kaldı
3 sanık tahliye edildi
TZOB'tan TMO'ya çağrı
Çiftçi küstürülmesin
3 maaşlı eski bakan, Bilim Kurulu Üyesi!
Yeşilay kime çalışıyor?
Bakan'dan asgari ücret açıklaması
'Ekonomi denge işidir'
Hüseyin Baş'tan tasarruf çağrısı
'Örtülü ödenekten, Saray'dan başlasın'
'Bedeli ben ödedim, hesabı siz tutacaksınız'
Asker selamıyla gitti!
Muş'ta tedirgin eden görüntü
Aniden ortaya çıktı
İsrail Gazze'de tüm yaşam alanlarını yok ediyor
Su kuyularının yüzde 70'i tahrip oldu
ABD üniversitelerinde İsrail karşıtı eylemler genişliyor
Protestolara işçi sınıfı da dahil oldu
UNRWA çalışanlarının soruşturmaları askıya alındı
İsrail iddialarını kanıtlayamadı

Polis memuru meslektaşlarına kurşun yağdırdı


Adıyaman'da bir polis, karakoldaki meslektaşlarına ateş açtı, üzücü olayda 2 polis saldırıda şehit düştü.
27.04.2024 22:38:00 / Güncelleme: 27.04.2024 23:18:39
AA
 Polis memuru meslektaşlarına kurşun yağdırdı
 Polis memuru meslektaşlarına kurşun yağdırdı

Adıyaman'da bir polis, karakoldaki meslektaşlarına ateş açtı, 2 polis şehit oldu. Altınşehir Şehit Ahmet Yıldırım Polis Merkezi'nde bir polis, meslektaşlarına ateş açtı. Polis merkezine çok sayıda ambulans sevk edildi. Olayda 2 polis şehit düştü. 

 İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Adıyaman'da Altınşehir Polis Merkezi Amirliği'nde bir polis memuru tarafından silahla yaralanan 2 polisin şehit olduğunu bildirdi.
Bakan Yerlikaya, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, saat 20.15 sıralarında, Adıyaman Altınşehir Polis Merkezi Amirliği'nde görev yapan polis memuru S.U.Ş'nin kendi beylik silahıyla Polis Merkezi Amiri K.Ü. ve Asayiş Şube Müdürlüğü Ekipler Amiri G.Ö'yü yaraladığını belirtti.

Olayın faili S.U.Ş'nin etkisiz hale getirilerek gözaltına alındığını aktaran Yerlikaya, "Ağır yaralı olarak hastaneye sevk edilen Polis Merkezi Amirimiz K.Ü. ve Ekipler Amirimiz G.Ö. hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak maalesef şehit olmuştur. Olayda hayatını kaybeden şehitlerimize Allah'tan rahmet, kederli ailelerimize sabır ve başsağlığı diliyoruz. Konuyla ilgili adli ve idari tahkikat başlatılmıştır" ifadelerini kullandı.
 
Adıyaman Valisi Osman Varol da AA muhabirine yaptığı açıklamada, bir polis memurunun 2 meslektaşına beylik silahıyla ateş açtığını belirterek şunları kaydetti: "Polis Merkezi Amiri Başkomiserimiz ve Ekipler Amiri Komiserimiz hemen hastaneye kaldırılmıştır. Tüm acil müdahaleler yapılmış ve maalesef her ikisi de kurtarılamayarak şehit olmuşlardır. Saldırıyı gerçekleştiren polis memuru da yaralı şekilde etkisiz hale getirilmiş, o da hastanede gözetim altında, devletin elinde şu an. Bunun dışında başka yaralı yok."

İzmir aktif faylar üzerinde

 
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, İzmir’in Deprem Master Planı’na ihtiyacı olduğunu belirterek acil mikro bölgeleme çalışması yapılması gerektiğinin altını çizdi. Jeoloji Mühendisleri Odası Genel Başkanı Hüseyin Alan da İzmir'in aktif fay zonları üzerine oturduğunu ve kentte her an 7 ve üstü büyüklükte bir depremle karşılaşma riski bulunduğunu aktardı.
 
27.04.2024 15:33:00
HABER MERKEZİ
  İzmir aktif faylar üzerinde
  İzmir aktif faylar üzerinde

İzmir Büyükşehir Belediyesi ile Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Jeoloji Mühendisleri Odası İzmir Şubesi işbirliğiyle bu yıl ikinci kez düzenlenen Jeoloji Festivali-JEOFEST'24 Kültürpark'ta devam ediyor. Açış programında Jeoloji Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Başkanı Koray Çetin Önalan, festivale katkılarından ötürü İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay'a çekiç hediye etti. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, tıp doktoru ve bilim insanı olduğunu ifade ederek, "Bana siyasetçi diyorlar. Ancak 36 yıl doktorluk yaptım. Neticede bilime inanan bir insanım ve sorunların çözümünde akıl ve bilimle yürümemiz gerektiğine inanırım. Her zaman bilim insanlarıyla bir şeyleri konuşmaktan keyif aldım. Önümüzdeki 5 yıl içerisinde de yerel yönetimimiz bilim insanlarının dinlendiği bir konumda olacak" dedi.
Gözünün ve kulağının her zaman bilim insanlarında olduğunu aktaran Başkan Tugay, "Görevime başladığım günden bu yana acil müdahaleleri hızlıca halletmeye çalışırken aynı zamanda hayal ettiğim projeleri de hayata geçirmeyi planlıyorum. İzmir'in Deprem Master Planı'na ihtiyacı var. İzmir'in yer altını tanımamız gerek. Anladım ki büyük deprem üretebilecek fay hatlarına uzağız ancak zemin özelliğimiz hemen her yerden kırılacak bir konumda. 2020 depreminden sonra Karşıyaka'da mahalle mahalle zarar görmüş yerleri gezdim. Zemin bina ilişkisinin doğru kurulması gerektiğini bu depremde anladım. İzmir'de acil olarak mikro bölgeleme yapılması gerek. Bina envanterlerinin çıkarılması gerek. Bunlar yapılırken aynı zamanda yer altı soğuk ve sıcak su haritası çıkarılacak" diye konuştu.

İzmir'de deprem riski mevcut

Jeoloji Mühendisleri Odası Genel Başkanı Hüseyin Alan da aktif fay zonları üzerine oturan ve her an 7 ve üstü büyüklükte bir depremle karşılaşma riski bulunan İzmir'deki risklere dikkat çekti. Alan, "Afet İşleri Başkanlığı ile ilçelerde kurulan Afet İşleri müdürlüklerine liyakatli kadroların atanmasını arzu ediyoruz. Önümüzdeki dönemde Jeoloji Mühendisleri Odası olarak, aktif fay zonları üzerine oturan kentlerimiz başta olmak üzere, bu kentlerin yerel idareleri mercek altına alınacak. Afete dirençli bir İzmir'i ortak akılla yaratmak mümkün" şeklinde konuştu. 28 Nisan akşamına kadar Kültürpark'ta devam edecek JEOFEST'24 çocuklara, gençlere ve tüm topluma jeoloji bilimini tanıtarak, dünyanın dününü, bugününü ve yarınını anlatmayı amaçlıyor. Festival 28 Nisan'da saat 11.00 ile 18.00 saatleri arasında ziyaret edebilecek.

Buğdayda maliyetler uçuşa geçti

TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, buğday hasadına sayılı günler kala yaptığı açıklamada, mazottan gübreye, işçilikten tarım ilaçlarına maliyetlerin fırladığına işaret ederek, "Çiftçilerimiz gereğini yaptı bu ülkemiz için stratejik öneme sahip buğdayını üretti. Toprak Mahsulleri Ofisi hasat başlamadan 10 lira 87 kuruş olan üretim maliyetini dikkate alan buğday fiyatını açıklayarak çiftçilerimizi bir an önce rahatlatmalıdır" dedi. Buğdayda taban fiyat geçtiğimiz yıl 92.5 kuruştu. Bu yıl beklenen fiyat ise 14-15 TL bandında yer alıyor. 
 
27.04.2024 15:19:00 / Güncelleme: 27.04.2024 15:49:49
AHMET TURAN YİĞİT
Buğdayda maliyetler uçuşa geçti
Buğdayda maliyetler uçuşa geçti



Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, buğday üretiminde hasat döneminin yaklaşmasını ve buğday üreticilerimizin sorunlarını yaptığı basın açıklamasıyla değerlendirdi. "Ülkemizin hemen hemen her ilinde üretimi yapılan, tarımsal üretimin ve gıda sanayinin vazgeçilmez ham maddesi buğdayda hasada sayılı günler kaldı. Her yıl olduğu gibi bu yıl da çiftçilerimiz artan maliyet karşısında ürettiği üründen hak ettiği geliri elde etmeyi bekliyor" diyen Bayraktar, açıklamasında özetle şunları söyledi:
• Buğdayda kültürel işlemlerin yoğun olduğu Ekim-Mart döneminde mazot fiyatı ortalama 23 lira iken bu yıl aynı dönemde yüzde 76 artışla ortalama 40 liranın üzerine çıktı. Mazot fiyatı son bir yılda ise yüzde 105 oranında artış gösterdi.
• Taban gübresinin yoğun olarak kullanıldığı Ekim-Kasım-Aralık aylarında ise DAP gübresinin ortalama fiyatı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 16, 20.20.0 gübresinin fiyat ise yüzde 22 oranında artış gösterdi. Şubat ve Mart ayında kullanılan ÜRE gübresinin fiyatı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 36 oranında arttı.
• Ziraat Odalarımızdan aldığımız bilgilere göre; bölgesel bazlı değişmekle birlikte, Türkiye genelinde geçen yıla göre arazi kira ücretlerinde yüzde 64, işçilik ücretlerinde ise yüzde 75'e varan oranlarda artışlar yaşandı.

Tarla fareleri ciddi sorun!

• Bu yıl iklim değişikliğinin etkisiyle kış uykusundan erken uyanan tarla farelerinin popülasyonları arttı, fareler birçok ilde ekili hububat alanlarını istila etti. Bu durum zirai ilaç maliyetini geçtiğimiz yıla göre yüzde 52 oranında artırdı.
• Çiftçilerimizin buğday tohumunu attığı günden hasada kadar yapacağı harcamalar dikkate alınarak yapılan maliyet hesabında, kuru şartlarda üretimi yapılan buğdayın ortalama maliyeti geçen yıla göre yüzde 62 oranında artarak kilogramı 10 lira 87 kuruş olarak tespit edildi.
• Geçtiğimiz yıl Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) üzerine düşen görevi yaparak çoğunluğu buğday olmak üzere 12 milyon tonun üzerinde hububat alımı gerçekleştirdi. Haliyle Toprak Mahsulleri Ofisi'nin depoları doldu. Son günlerde Toprak Mahsulleri Ofisi depolarının doluluğuna ve dünya buğday fiyatlarının düştüğüne yönelik açıklamalar çiftçilerimizi tedirgin ediyor. Bu doğrultuda Toprak Mahsulleri Ofisi'nin sorumluluğu geçmiş yıllara nazaran bu yıl daha da arttı.
• Çiftçilerimiz gereğini yaptı bu ülkemiz için stratejik öneme sahip buğdayını üretti. Toprak Mahsulleri Ofisi hasat başlamadan 10 lira 87 kuruş olan üretim maliyetini dikkate alan buğday fiyatını açıklayarak çiftçilerimizi bir an önce rahatlatmalıdır.
• Toprak Mahsulleri Ofisi hasat başlamadan alım merkezlerini hazır hale getirmeli, gerekirse geçen yıl olduğu gibi yığma alım yaparak, gelen buğdayın tamamını alacağını açıklamalıdır. Geçmiş yıllarda olduğu gibi bu yıl da Tarım Kredi Kooperatifleri ve TÜRKŞEKER de buğday alımı yapmalıdır.

İklim krizi tarımsal üretimi zorlaştırıyor

• Değişen iklim koşulları tarımsal üretimi her geçen yıl zorlaştırıyor. Çiftçilerimiz her üretim döneminde önceden tahmin edemediği risklerle karşılaşıyor. Bu yıl üretim döneminin başladığı Ekim ayından itibaren toplam yağışlar ülke genelinde normalin üzerinde gerçekleşirken, artan sıcaklıklar farklı sorunları beraberinde getirdi. Bazı bölgelerde yağış ve beraberinde gerçekleşen aşırı sıcak hava artan nemle beraber buğdayda pas hastalığını artırırken, yine kış aylarının sıcak geçmesiyle artan fare popülasyonu çiftçilerimizi zora soktu. 
• Bahar yağışlarının oldukça önemli olduğu buğdayda özellikle bu 15 ilde beklenen yağışların gerçekleşmemesi durumunda kuraklık bekleniyor.
• Halen geçen yılın prim desteğini alamayan çiftçilerimiz var. Geçtiğimiz yıl Eylül ayında ürününü teslim eden bir çiftçimiz o günün şartlarında alacağı ton başına bin liralık prim ile 43 litre mazot alabilecekken bugün 23 buçuk litre mazot alabiliyor.

Buğday ithalatı tam gaz


Öte yandan TZOB Başkanı Şemsi Bayraktar, Türkiye'nin 2022'de 19 milyon 750 bin ton olan buğday üretiminin 2023'te yüzde 11.4 artışla 22 milyon tona yükseldiğine işaret ederek, "Bu üretim artışına rağmen ithalatımız da artış gösterdi. 2022 yılında 8 milyon 822 bin ton olan buğday ithalatımız üretimimizdeki artışın üzerinde yüzde 35 artışla yaklaşık 11 milyon 700 bin ton seviyesine yükseldi. Ülkemiz 2023 yılında yapmış olduğu buğday ithalatının yüzde 75'ini Rusya, yüzde 22'sini Ukrayna'dan gerçekleştirdi. Ülkemizde artan nüfusa paralel olarak buğday talebi artıyor. Buğday üretiminde sürdürülebilirliği sağlamak, ithalata olan bağımlılığı azaltmak gerekiyor. Bu nedenle üreticilerimizi her koşulda üretime teşvik etmek amacıyla gerekli tedbirler zamanında alınmalıdır" dedi.

KKTC Başbakanı Üstel, İsias Otel Davası'nda sanık avukatı ile tartıştı

İsias Otel davasının 2. duruşmasın yeni bilirkişi raporu istenmesine karar verildi. Duruşma sırasında KKTC Başbakanı Ünal Üstel ile sanık avukatı arasında tartışma yaşanırken Üstel, bazı iddialarda bulunan sanık avukatına 'yalan söylüyorsun' diyerek tepki gösterdi.
26.04.2024 21:45:00 / Güncelleme: 26.04.2024 21:50:31
İhlas Haber Ajansı
KKTC Başbakanı Üstel, İsias Otel Davası'nda sanık avukatı ile tartıştı
KKTC Başbakanı Üstel, İsias Otel Davası'nda sanık avukatı ile tartıştı
Adıyaman 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, saat 10.00'da başlayan ve saat 18.15'de sona eren duruşmada mahkeme heyetinin ara kararıyla, tutuklu sanıklar Ahmet Bozkurt, Mehmet Fatih Bozkurt ve Erdem Yıldız'ın tutukluluk halinin devamına karar verildi. Tutuksuz sanıklar Efe B., Halil B., Hasan A., Mehmet G., Şule Ö. ve Ulviye B.'nin adli kontrollerin devam etmesine karar verildi. Mahkeme ayrıca, dosyayı yeniden bilir kişi heyetine tebliği edildi. Davanın bundan sonraki duruşmasının 12 Haziran 2024 tarihinde saat 09.00'da görülmesine karar verildi.

KKTC Başbakanı Ünal Üstel, sanık avukatına 'yalan söylüyorsun' tepkisi

6 Şubat depreminde yıkılan ve 72 kişiye mezar olan İsias Otel davasıyla ilgili duruşmada, KKTC Başbakanı Ünal Üstel ve Sanık Avukatı Fuat Göktaş arasında gerginlik yaşandı. Sanık avukatları savunmasında, Karadeniz Teknik Üniversitesi, Gazi Üniversitesi raporlarına itiraz ederek, usule uygun alınmadığı ve laboratuvarlarda testin düzgün yapılmadığını söyledi.
Otel sahibi tutuklu sanık Ahmet Bozkurt'un Avukat Fuat Göktaş, Gazi Üniversitesi'ne gönderilen numunelerin gitmesinden iki gün sonra KKTC'de bulunan Doğu Akdeniz Üniversitesi'yle Gazi Üniversitesi'nin 'kardeş üniversite' olduğunu yönünde haberler çıktığını belirtti. Göktaş, bunun yanında Gazi Üniversitesi heyetinin Kıbrıs başbakanıyla görüştüğü yönünde haberlerin servis edildiğini ancak bu görüşmelerin rutin olabileceğini düşündüklerini söyledi.



Bunun üzerine salonda bulunan KKTC Başbakanı Ünal Üstel, ziyareti yalanlayarak avukata hitaben, 'Yalan söylüyorsun, sözlerini geri al' dedi. Başbakanın bu sözleri üzerine, avukat KKTC'de medyaya yansıyan ziyaret haberini gösterdi.

Sanık Avukatı Fuat Göktaş son olarak, çıkan bu haberleri kendisine gösteren müvekkil yakınlarına, 'Bu ziyaretlerle ilgili olumsuzluk düşünmeyin, bu rutin bir ziyaret olabilir. Bu tür haberlere itibar etmeyin' dediğini söyledi.

Mahkeme başkanı uyardı

Mahkeme Başkanı, salonda yaşanan sözlü sataşma nedeniyle tarafları sakin olmaya davet ederek, mahkemenin düzenini bozdurmayacağını vurguladı.

Mahkemede tutuklu sanık Ahmet Bozkurt savunmasında, 'Otelimin statiği 14 kata göre yapılmıştır. Otelim 9 kat olarak yapılmıştır. Statiğinde, taşıyıcısında herhangi bir eksiklik olduğunu düşünmüyorum. Ben burayı yap-sat için yapmadım, burayı kendime yaptım. Malzemelerin en iyisini kullandım. Benim buraya yaptığım para ile aynı şekilde iki bina yapabilirdim. Ben malzemeden çalmadım. Adıyaman dördüncü derece deprem bölgesindeyken, ikinci derece deprem bölgesinin şartlarını karşılayacak şekilde otel yaptım. Ben suçsuzum. Suçlamaları kabul etmiyorum. Tahliyemi talep ediyorum' dedi.

'Ben sadece dekorasyon yaptım'

Tutuklu sanık Mehmet Fatih Bozkurt ise savunmasında, 'Otelin yapıldığı yıllarda, 1993-1999 yılları arasında Kıbrıs'taydım. Benim mesleğim otomotiv sektörüdür. Ben suçlamaları kabul etmiyorum. Yüce mahkemenizden tahliyemi talep ediyorum' ifadelerini kullandı.

Diğer tutuklu sanık Erdem Yıldız ise, 'Ben sadece dekorasyon yaptım. Benden öncekini bilmem. Benden sonra yapılan şeylerle hiçbir ilgim yok. Benim yaptığım musluğun, asma tavanın binanın yıkımında etkisi yoktur' şeklinde konuştu.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.