‘Şeker hastalığından korunmak mümkün’
Yaşam şeklimizi düzenleyerek şeker hastalığından korunabildiğini belirten İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Yahya Topal, “Biz hayat tarzımızı belirlersek, beslenme tarzımızı belli bir oranda dengede tutabilirsek bu, hastalığın çıkma olasılığını azaltıyor” dedi
13.05.2019 00:00:00
İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Yahya Topal, şeker hastalığı hakkında önemli bilgiler paylaştı.
Şeker hastalığının ciddi bir şekilde sıvı kaybına sebep olduğunu belirten Dr. Topal, "Şeker hastalığının herkesçe bilinen belirtisi; ağız kuruması. İlk bulgulardan bir tanesi çok su içme isteği, çok susama, ağız kuruması, bunlar herkesin bildiği ama onun dışında özellikle şeker hastalığı aslında bir açlık durumudur.
Sebebi olmadan açıklanamayan bir kilo kaybı olması durumunda, genellikle 40 yaşın üzerinde şeker hastalığının ortaya çıkıyor. Onun dışında daha nadir gördüğümüz el, ayak uyuşması, böcek geziyor gibi hisler, sık tekrarlanan enfeksiyonlar, idrar yolu iltihapları, gözde görme ile ilgili bulanıklar bunlar gibi birçok bulgu var, ama bunlar sürekli tekrarlayıcı oluyorsa ve günlük hayatımızı etkilemeye başladıysa en azından açken bir şekerimizi ölçtürmek gerekir" ifadelerini kullandı.
'Şeker hastalığı kronik bir hastalık'
Şeker hastalığının tedavisinden de söz eden Dr. Topal, "Bu konuda şekerin evresi ve tipi dışında derecesi önemli, hayat tarzı, hareketi artırmak, beslenmede birtakım kısıtlamalara gitmek bunun en temel tedavisidir.
Onun dışında medikal tedavi ile yanıt alamadığımız kilosu çok aşırı giden bir türlü şeker seviyesini düşüremediğimiz hastalarda cerrahi düşünülebilir. Normalde 8 saat açken şekerinizi ölçtüğünüzde 126'yı geçiyor ise şeker hastasısınız, günün herhangi bir saati aç tok önemli değil şekerinizi gittiniz rastgele ölçtürdünüz 200'ü geçiyorsa şeker hastasısınız demektir" diye konuştu. Dr. Topal, "Şeker hastalığı kronik kalıcı bir hastalıktır, şu an hiçbir tedavide bunu kökten yok ettim demeniz doğru bir ifade değildir.
Hareket, beslenme şekli bir ömür boyu devam edecek dikkat edilecek. Tip 1'de insülin vermek zorundayız, ama tip 2 diyabetlerde genellikle hap türü destek ilaçlarla çoğu zaman bu hastalıkla baş edebiliyoruz. Zaman içerisinde aşırı insülin harcayan pankreas yorulup, bir noktadan sonra hiç insülin yapmamaya başlıyor, iyi takip edemezsek bir süre sonra insüline muhtaç hale geliyoruz" dedi.
Hastalıktan nasıl korunabiliriz?
Şeker hastalığından korunmanın mümkün olduğunu belirten Dr. Topal, "Biz hayat tarzımızı belirlersek, beslenme tarzımızı belli bir oranda dengede tutabilirsek bu, hastalığın çıkma olasılığını azaltıyor.
Şeker hastaları için, karbonhidrat da lazım, yağ da, protein de lazım. Yağ yüzde 25 ile 35 oranında, protein yüzde 20 ile 35 oranında ve yaklaşık yüzde 50 civarında da kaloriyi karbonhidrattan karşılamak gerekiyor" diyerek olabildiğince şekeri düşük besinlerden alınması gerektiğini söyledi. Dr. Topal, "Örneğin tatlı yerine meyve önermeye çalışıyorum, beslenmede az az sık sık ara öğün tarzında beslenmeyi öneririm.
Beslenmenin sayısını artırıp miktarını azaltabilirsek çok etkili oluyor. Ara öğünlerde meyve olacak tarzda çok ani yüklenmelere izin vermez isek, bu hastalar için büyük oranda rahatlama sağlıyor" şeklinde konuştu.
İHA