logo
03 MAYIS 2024

Şeker pancarı kıymete bindi

 
Koronavirüs salgını nedeniyle dezenfektan ve kolonya talebinde patlama yaşanıyor. Bunları üretebilmek için de etil alkol (etanol) gerekiyor. İşte bu noktada devreye Türkiye'de ekimi kısıtlanan şeker pancarı giriyor. Şeker pancarı aynı zamanda biyoetanolün hammaddesi.
13.03.2020 20:00:00
Şeker pancarı kıymete bindi
Şeker pancarı kıymete bindi
RECEP BAHAR / ÖZEL HABER
 
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Türkiye'nin koronavirüsle mücadelesinde önemli bir karar aldı. Sektör bileşenleri ile temas halinde olan bakanlık, dezenfektan ve kolonya üretiminde kullanılan etanol ihtiyacını karşılamak için benzine yüzde 3 etanol (etil alkol) karıştırma zorunluluğunu 3 aylığına askıya aldı. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, "Rafinerilerin etanol talebinin azalmasıyla kolonya ve dezenfektan üretiminde etil alkol ihtiyacı karşılanacak ve bunların üretimi artacak" diye konuştu. Gelişmeyi değerlendiren İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Adil Pelister, kararın koronavirüsle mücadelede çok önemli bir gelişme olduğunu söyledi. Kendilerinin de bakanlığa bu yönde görüşler verdiklerini ifade eden Pelister, "Özellikle akaryakıtta, benzinde oktan yükseltmek için yüzde 3 oranında kullanılan biyoetanolün kullanılmaması en azından yüzde 1 veya 2'ye düşürülmesi, aradaki farkın da medikal sektöründe kullanılması için önerilerimizi Bakanlığa sunmuştuk" dedi.
 
Şeker pancarı süper hammadde 
 
Medikal sektörünün etil alkol ihtiyacını şeker fabrikalarındaki melastan üretilen biyoetanol üzerinden sağlamak ve burada da bir katkıda bulunmaktan memnuniyet duyduklarını kaydeden Pelister, şunları söyledi: "2 gündür firmalarımız kolonya ve dezenfektanda kullanılan etil alkol/etanol ihtiyacı için bize ulaşıyordu. İKMİB olarak ihtiyaç duyulan etilalkol/etanolü karşılamak işini kendimize görev aldık. Akaryakıt dışında yaptığımız araştırmalar sonucunda şeker pancarından elde edilen melastan biyoetanolün üretilebileceğini ve bunun çözüm olabileceğini gördük. Türkiye'nin şu anda ihtiyacı olan etil alkolü için ülke içinde kaynak yaratma konusunda bizim şöyle bir girişimimiz oldu: İlk olarak Türkiye'de şeker pancarından ciddi bir şeker üretimi yapan 3 tane fabrika ile görüştük. Amasya Şeker Fabrikası ile yaptığımız görüşmede, ellerinde 7 milyon kilo melas olduğunu ve bu melas ile 2.5 milyon litre biyoetanol (doğal etil alkol) elde edebileceklerini söylediler. Biz de bu konuda üretimin arttırılması hususunda girişimlerimizi yaptık. Özellikle medikal ürünlerde, dezenfektanlarda, kolonyalarda kullanılacak etil alkolü üretip, kimya sektörüne verebileceklerini söylediler. Bu konuya hızlı bir şekilde refleks verip, bunun üretimine başladılar. Bize ulaşan firmalarımıza Amasya Şeker Fabrikası'nı adres gösteriyoruz. Bu girişim ile ayrıca fiyat yükselmesinin de önüne geçmiş olduk."
 
Pancar üretimi bitirilince... 
 
Yaşanan bu gelişme 2001 yılında IMF kararları doğrultusunda 'şeker pancarı ekiminin kısıtlanması'nın ne kadar yanlış olduğunu ortaya koyuyor. Türkiye'de 1998'de 22.2 milyon ton şeker pancarı üretiliyordu. Bu miktar 2001'de IMF'nin dayatmasıyla 12.6 milyona düştü. Üretim miktarı 2007'de de 12.4 milyon, 2012'de 14.9 milyon, 2015'te 16 milyon tondu. 2018 yılı üretimi ise 18.5 milyon ton! Üretim miktarı 1998'deki rakama bir daha yaklaşamadı. Oysa 1998'de 61.3 milyon olan Türkiye nüfusu 2018'de 81 milyonu geçmişti!
 
Hammadde yok
 
Türkiye'de de ortaya çıkan korona virüsten korunmak için uzmanların tavsiye ettiği kolonyanın satışında adeta patlama yaşanırken, imalatçı firmalar ham madde sıkıntısı yaşıyor. Adana'da 51 yıldır kolonya üretimi yapan Hayrettin Alpaslan, "Suriye, Irak ve İran'dan tır bazında ciddi talep geldi ama ham madde olmadığı için gönderemedik. Ham madde temin edemiyoruz. Yetkililerin önlem alması lazım" dedi. Alpaslan, "Hammadde bulamıyoruz. Türkiye'de bilinen 4-5 tedarikçi firma var. Benim şahsi kanaatim ellerinde hammadde vardır ama piyasadaki dengeleri kendi lehlerine yani fiyatı yükseltmek için bekletiyorlar. Şu an bize net fiyat vermiyorlar. Ancak ellerinde mal olduğuna inanıyoruz" dedi. Alpaslan, bazı fırsatçıların kolonya içerisine etil alkol yerine metil alkol koyabileceğini, bunun da vatandaşın sağlığını tehdit edeceğini aktardı. 
 
 
İhracat da devam etmeli
 
Türkiye'nin etil alkol ihtiyacının şu an için aşıldığını dile getiren İKMİB Başkanı Adil Pelister, açıklamasında dezenfektanlarda uygulanan ihracat kısıtlaması için şunları belirtti: "Gümrük Genel Müdürlüğü'nce alınan karar doğrultusunda ülke içindeki acil ihtiyaç durumundan ötürü şu an dezenfektan, kolonya, etil alkol cinsi ürünler ve ıslak mendil ihracatının yapılmasına izin verilmiyor. Ancak sipariş almış ve teslim etmesi gereken pek çok firmamız bundan zarar görebilir. İKMİB olarak bu konuda koordineli bir şekilde üreticilerimiz, ihracatçılarımız ve ilgili Bakanlıklarımız ile iletişim halindeyiz. Söz konusu ürünlerde kontrollü bir şekilde ihracat yapılması için gerekli izinlerin verilmesini bekliyoruz. İhracat da aksamadan devam etmeli. İki, üç ay sonra piyasalar normalleşecek ancak ihracat noktasında yerimizi kaybedersek bir daha yerimizi zor bulabiliriz. Özellikle alkol kökenli olmayan kozmetik ürünlerin ihracatı serbest olmalı."
 
Altılı Masa liderleri sesiz
Kritik görüşme için yorum yapılmadı
Erdoğan'la grüşme heyeti hakkında konuştu
'İsim tercihini ben yaptım'
'Bundan önceki süreçlerde bu tür adımlar atılmıyordu'
'CHP'yi ziyaret edeceğim'
İmamoğlu beklerken randevu Özel'e verildi
O randevu neden hala verilmedi?
Erdoğan-Özel görüşmesinden İmamoğlu rahatsız mı oldu?
'Özgür Özel bir adım öne çıktı'
İsrail Gazze'de tarım arazilerini önce yok ediyor
Sonra askeri üsse dönüştürüyor
İsrail Refah'a hava saldırısı düzenledi
Yine çocukları katletti
Bakan Şimşek enflasyon verilerini değerlendirdi
"Beklentiler doğrultusunda gerçekleşti"
Genç kadın bıçak zoruyla taksiye bindirip kaçırdı
'Döveceksin biliyorum, yalvarırım bırak'
Nisan ayı enflasyonu açıklandı
TÜİK yüzde 69.80, ENAG yüzde 124.35
Bakanlıktan antik yola beton yama hakkında açıklama
'İzinsiz uygulamalar kaldırılacak'
'Van Gogh ve Mozart'ın otizmli olduğu konuşuluyor'
Otizm ile ilgili doğru bilinen yanlışlar
AKP'li eski başkan, makam odasını eleştiren esnafla tartıştı
'Erdoğan hastasıyım' dese de kovuldu!
Kritik görüşmeyi gazeteler nasıl gördü?
'Özel' seçilmiş manşetler
Altılı Masa liderleri sesiz
Kritik görüşme için yorum yapılmadı
Erdoğan'la grüşme heyeti hakkında konuştu
'İsim tercihini ben yaptım'
'Bundan önceki süreçlerde bu tür adımlar atılmıyordu'
'CHP'yi ziyaret edeceğim'
İmamoğlu beklerken randevu Özel'e verildi
O randevu neden hala verilmedi?
Erdoğan-Özel görüşmesinden İmamoğlu rahatsız mı oldu?
'Özgür Özel bir adım öne çıktı'
İsrail Gazze'de tarım arazilerini önce yok ediyor
Sonra askeri üsse dönüştürüyor
İsrail Refah'a hava saldırısı düzenledi
Yine çocukları katletti
Bakan Şimşek enflasyon verilerini değerlendirdi
"Beklentiler doğrultusunda gerçekleşti"
Genç kadın bıçak zoruyla taksiye bindirip kaçırdı
'Döveceksin biliyorum, yalvarırım bırak'
Nisan ayı enflasyonu açıklandı
TÜİK yüzde 69.80, ENAG yüzde 124.35
Bakanlıktan antik yola beton yama hakkında açıklama
'İzinsiz uygulamalar kaldırılacak'
'Van Gogh ve Mozart'ın otizmli olduğu konuşuluyor'
Otizm ile ilgili doğru bilinen yanlışlar
AKP'li eski başkan, makam odasını eleştiren esnafla tartıştı
'Erdoğan hastasıyım' dese de kovuldu!
Kritik görüşmeyi gazeteler nasıl gördü?
'Özel' seçilmiş manşetler

Amerika'da ölü bulunan Adanalı fenomenin ailesinin avukatından şok açıklamalar

"Burada bir eziyet, bir işkence var. Açık konuşmak gerekirse bu konuda bizim bir şüphemiz yok. Yağmur'un Amerika'dayken vefat etmeden önce parasına, pasaportuna el konulmuş olduğu ve şüpheli şahıs tarafından Türkiye'ye dönmemesi için zorla tutulmuş olduğu anlaşılıyor"
03.05.2024 17:11:00
İhlas Haber Ajansı
Amerika'da ölü bulunan Adanalı fenomenin ailesinin avukatından şok açıklamalar
Amerika'da ölü bulunan Adanalı fenomenin ailesinin avukatından şok açıklamalar
Amerika Birleşik Devletleri'nde (ABD) hayatını kaybeden ve sevgilisi tarafından öldürüldüğü iddia edilen sosyal medya fenomeni Yağmur Taktaş'ın ailesinin avukatı Fethi Öksüz, "Yağmur'un kaşlarının ve saçlarının ön kısımlarının tıraşlanması gibi durumlar da söz konusu. Burada bir eziyet, bir işkence var. Açık konuşmak gerekirse bu konuda bizim bir şüphemiz yok. Yağmur'un Amerika'dayken vefat etmeden önce parasına, pasaportuna el konulmuş olduğu ve şüpheli şahıs tarafından Türkiye'ye dönmemesi için zorla tutulmuş olduğu anlaşılıyor" dedi.

Bir televizyon yarışmasıyla ünlenen Adanalı sosyal medya fenomeni Yağmur Taktaş (28), 3 Nisan'da ABD'de fenalaşması sonrası kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Taktaş'ın cansız bedeni, 20 Nisan'da hava yoluyla getirildiği Adana'daki Kabasakal Mezarlığı'nda toprağa verildi. Taktaş'ın ailesi, daha önce darbedilen ve dalağını kaybeden kızlarının ölümüne sebep olduğunu iddia ederek avukatları aracılığıyla Türk asıllı ABD vatandaşı ressam sevgilisi A.C.F.'den şikayetçi oldu.

Mezarı açılacak yeniden otopsi yapılacak

Ailenin şikayeti üzerine yeniden otopsi yapılması için gerekli işlemler de başlatıldı. Taktaş'ın mezarının Pazartesi günü açılıp yeniden otopsi yapılacağı öğrenildi.

"Her 2 ülkede de soruşturma sürüyor"

Taktaş ailesinin avukatı Fethi Öksüz, konuyla ilgili gazetecilere açıklamalarda bulundu. Öksüz, "Yağmur'un hayatını kaybetmesinin ardından ailesi tarafından Adana Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunuldu. Bu suç duyurusunun akabinde soruşturma açıldı ve soruşturma şu anda devam ediyor. Ayrıca Amerika'da da soruşturma devam etmekte. Her 2 ülkede de ayrı soruşturmalar sürse de Yağmur'un Türk vatandaşı olması nedeniyle buradaki soruşturma da ilerleyecek. Burada bir takım deliller toplanacak Pazartesi günü fethi kabir yapılacak, ardından da otopsi süreci ve işlemleri başlayacak" ifadelerini kullandı.

"Yağmur öldüğünde şüpheli şahıs yanında olabilir"

Yağmur Taktaş'ın ölümündeki sır perdesinin aralanması için gerekli çabayı gösterdiklerini aktaran Av. Öksüz, şunları söyledi:

"Oradaki otopsi raporunun tamamlanması 3-4 aylık bir süreç. Ayrıca kanında yabancı madde olup olmadığıyla alakalı, onun orada aç bırakılıp bırakılmadığı, eziyet edilip edilmediği gibi sonuçların raporda çıkmasını bekliyoruz. Otopsi sürecinin hızlı ilerlemesi gerekiyor. Türkiye'de yapılacak otopside de bu hususları elde etmeyi amaçlıyoruz. Somut delillere ulaşmayı hedefliyoruz. Ayrıca duruşmayla ilgili ailenin iletmiş olduğu bilgi, belge ve yazışmalar var. Yağmur'un öldüğü zaman şüpheli şahsın yanında bulunduğuna ilişkin elimizde bir delil var. Bunu soruşturmaya bugün itibarıyla eklettik. Bununla alakalı adli makamlarımız da gerekli araştırmaları yapacaktır. Bununla beraber de otopsi raporunun çıkması akabinde soruşturma sürecinin hızlı bir şekilde ilerleyeceğine ilişkin bizim bir şüphemiz yok."

"Kamu davası açılıp yargılama sürmeli"

Yağmur Taktaş'ın ölümüne ilişkin azmettirme ihtimalleri olduğu iddiasıyla şüphelinin ailesinden de şikayetçi olduklarını kaydeden Öksüz, "Soruşturmaya onlar da en kısa sürede dahil edilecektir. Yeni bilgi, belge ve yazışmalarla beraber otopsi raporunun çıkmasının akabinde soruşturma süreci hızlı bir şekilde ilerleyecek. Şüphelerinin olmadığı ve savcılığın takdirine bağlı olmakla beraber kamu davası açılıp yargılama sürmeli" dedi.

"Yağmur Amerika'da vefat etmeden önce parasına, pasaportuna el konulmuş"

Yağmur Taktaş'a karşı şiddet, tehdit ve hakaret eylemleri gerçekleştirdiği iddiasıyla şüpheli hakkında soruşturmalar ve kovuşturmaların devam ettiğini bildiren Öksüz, "Yağmur'un zaten şikayeti akabinde gerekli adli prosedürler başlatılmış. Zaten baktığımız zaman Yağmur'un daha önceden bir organını kaybetmesine neden olacak kadar ciddi bir şiddet eylemi gerçekleştirilmiş. Yağmur'un bu şiddet eylemi neticesinde dalağını kaybetmiş ve boynundan aşağıya kadar uzun bir kesikle bir operasyon gerçekleştirilmiş. Bununla beraber sosyal medyadaki fotoğraflardan dosyaya sunulan bilgilerden, belgelerden göreceğiniz üzere Yağmur'un kaşlarının tıraşlanması, saçlarının ön kısımlarının tıraşlanması gibi durumlar da söz konusu. Burada bir eziyet, bir işkence durumu söz konusu. Açık konuşmak gerekirse bu konuda bizim bir şüphemiz yok. Bununla beraber elimizdeki bilgi ve belgelerden zaten Yağmur'un Amerika'dayken vefat etmeden önce parasına, pasaportuna el konulmuş olduğu ve şüpheli şahıs tarafından Türkiye'ye dönmemesi için zorla tutulmuş olduğu anlaşılıyor. Yağmur'un mesajlaşmalarında, belgelerinde bunu da anlayabiliyoruz. Zaten bu zorla tutulma akabinde, 'hürriyeti tahdit' neticesinde Yağmur hanım maalesef şu anda aramızda değil, maalesef kaybettik. Bununla alakalı zaten bilgi ve belgeleri de savcılığımıza sunduk" diye konuştu.

Öte yandan Av. Fethi Öksüz, sosyal medyada gerçek dışı bilgilerin paylaşıldığını belirterek, bunların devam etmesi halinde hukuki süreci başlatacaklarını söyledi.

Diyanet İşleri Başkanlığı'ndan 'makam aracı' haberine yalanlama

Diyanet İşleri Başkanlığı, 'Diyanet Başkanı Erbaş'ın bir makam aracı da Suudi Arabistan'da çıktı' başlıklı haberin gerçeği yansıtmadığını belirterek, 'Gazete hakkında hukuki yollara başvurulmuştur' açıklamasını yaptı.
03.05.2024 17:08:00
İhlas Haber Ajansı
Diyanet İşleri Başkanlığı'ndan 'makam aracı' haberine yalanlama
Diyanet İşleri Başkanlığı'ndan 'makam aracı' haberine yalanlama
Diyanet İşleri Bakanlığı, bir gazetede yer alan 'Diyanet Başkanı Erbaş'ın bir makam aracı da Suudi Arabistan'da çıktı' başlıklı habere ilişkin açıklama yaptı.

Haberin gerçeği yansıtmadığı belirtilen açıklamada, 'Bugün Sözcü Gazetesi'nde 'Diyanet Başkanı Erbaş'ın bir makam aracı da Suudi Arabistan'da çıktı' başlığıyla verilen haber gerçeği yansıtmamaktadır. Başkanımız Prof. Dr. Ali Erbaş'ın Suudi Arabistan'da haberde bahsi geçen marka ve modelde bir makam aracı olmadığı gibi herhangi bir makam aracı da yoktur. Söz konusu gazete hakkında yalan ve iftira içerikli haberle ilgili hukuki yollara başvurulmuştur' ifadelerine yer verildi.

Ajanlardan sonra İsrailli organ şebekesi deşifre oldu

Adana'da polisin sahte pasaport üzerine yaptığı incelemede Türkiye, İsrail ve Suriye üçgenindeki 'organ ticareti' şebekesi deşifre oldu
03.05.2024 10:11:00
İhlas Haber Ajansı
Ajanlardan sonra İsrailli organ şebekesi deşifre oldu
Ajanlardan sonra İsrailli organ şebekesi deşifre oldu
Adana'da polisin sahte pasaport üzerine yaptığı incelemede Türkiye, İsrail ve Suriye üçgenindeki 'organ ticareti' şebekesi deşifre oldu. Suriyeli şüphelilerin böbreklerini para karşılığı sattığı, nakil işleminin gerçekleşebilmesi için alıcı İsrailli E.A.M. (28) ve S.A.S.'nin (68) akrabası gibi gösterilerek sahte pasaport düzenlendiği tespit edildi.

İl Emniyet Müdürlüğü Göçmen Kaçakçılığıyla Mücadele ve Hudut Kapıları Şube Müdürlüğü ekipleri, yaklaşık bir ay önce sağlık turizmi için İsrail'den ülkeye gelen 7 kişinin pasaportunda yaptığı incelemede, 2'sinin sahte olduğunu tespit etti.

Adana Havalimanı'ndan alınan güvenlik kameralarından detaylı görüntü ve fotoğraf incelemesi yapan ekipler, İsrailli gibi gösterilen 2 kişinin aslında Suriye uyruklu Z.M.Z. (21) ve A.S. (20) olduğunu tespit etti.

Soruşturma derinleştirildi

Bunun üzerine soruşturmayı derinleştiren polis, Suriye uyruklu şüphelilerin böbreklerini para karşılığı sattığını, nakil işleminin gerçekleşebilmesi için de alıcı İsrailli E.A.M. (28) ve S.A.S.'nin (68) akrabası gibi gösterilerek sahte pasaport düzenlendiğini tespit etti.

Organ ticareti deşifre oldu

Bu bilgiler doğrultusunda ekiplerin başlattığı teknik ve fiziki takibin ardından Türkiye, İsrail ve Suriye üçgenindeki 'organ ticareti' şebekesi deşifre oldu.

Organizatör turizm acentesi patronu çıktı

Ayrıca polisin yaptığı incelemede 7 şüphelinin yanı sıra Türkiye'deki organizatörlerin de turizm acentesi patronu M.A.U. (58), A.K. (31) ile E.D. (51) ve F.Ö. (49) isimli kadınlar olduğu belirlendi. Şebekenin İsrail ayağını ise M.A.S.'nin (32) yönettiği tespit edildi. Bu bilgiler üzerine harekete geçen polis, belirlenen çok sayıda adrese eş zamanlı operasyon düzenledi. Baskınlarda 11 şüpheli gözaltına alınırken, adreslerde yapılan aramalarda ise 65 bin dolar, 10 bin 400 TL, 994 İsrail Şekeli, çok sayıda sahte pasaport ile dijital materyal ele geçirildi. Şahısların, böbrekleri 1 milyon lira karşılığında aldıkları öne sürüldü.

Adana Adli Tıp Birimi'nde sağlık kontrolünden geçirilen şüpheliler, sorgulanmak üzere emniyete götürüldü.

Ticaret Bakanlığı: İsrail'le ticaret tamamen durduruldu

Ticaret Bakanlığı, devlet düzeyinde alınan tedbirlerin ikinci aşamasına geçildiğini, İsrail'le ilgili ihracat ve ithalat işlemlerinin tüm ürünleri kapsayacak şekilde durdurulduğunu duyurdu. Gazzetec, Metin Cihan ise olayın takipçisi olmayı sürdüreceğini söyledi.
03.05.2024 06:42:00
Haber Merkezi
Ticaret Bakanlığı: İsrail'le ticaret tamamen durduruldu
Ticaret Bakanlığı: İsrail'le ticaret tamamen durduruldu

Bakanlıktan, Türkiye'nin, İsrail ile ticaret konusunda aldığı kararlara ilişkin yazılı açıklama yapıldı.

İsrail'in, Filistin'e yönelik uluslararası hukuk ve insan haklarına aykırı saldırıları neticesinde, bugüne kadar 15 bini çocuk, 35 binden fazla Filistinli sivilin hayatını kaybettiği, yaklaşık 78 bin Filistin vatandaşın yaralandığı anımsatılan açıklamada, Türkiye'nin 7 Ekim 2023'ten bu yana çatışmaların durdurulması, insani kayıp ve fiziki yıkımın engellenmesi, kalıcı ateşkesin sağlanması ve iki devletli çözümün hayata geçirilmesi için en üst düzeyde girişimlerde bulunduğu, diplomasinin tüm araçlarını kullandığı belirtildi.

Açıklamada, Türkiye'nin ilk günden bu yana Gazze halkının yardımına koştuğu, başta gıda, sağlık ve tıbbi yardım malzemeleri olmak üzere gemilerle ve uçaklarla on binlerce ton insani yardımı bölgeye ulaştırdığı, binlerce hastayı tahliye ederek bu zor günlerinde Filistinlilerin yanında olduğu vurgulanarak, şunlar kaydedildi:

"İsrail'in sebep olduğu katliam, insani felaket ve fiziki yıkım devam etmiş, İsrail hükümeti uluslararası ateşkes çabalarını karşılıksız bırakmış ve insani yardımları engellemiştir. Türkiye, bunun üzerine 9 Nisan 2024 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, 54 ürün grubunun İsrail'e ihracatını kısıtlamıştır. Alınan bu kararda, İsrail Gazze'de derhal ateşkes ilan edene ve yeterli miktarda ve kesintisiz insani yardım akışına izin verinceye kadar kısıtlama tedbirlerinin yürürlükte kalacağı vurgulanmıştır. Buna rağmen, İsrail hükümetinin saldırgan tutumunu sürdürdüğü, Filistin'deki insani trajedinin kötüleştiği müşahede edilmektedir. Bu itibarla, devlet düzeyinde alınan tedbirlerin ikinci aşamasına geçilmiş, İsrail'le ilgili ihracat ve ithalat işlemleri tüm ürünleri kapsayacak şekilde durdurulmuştur. İsrail hükümeti, Gazze'ye kesintisiz ve yeterli miktarda insani yardım akışına izin verinceye kadar Türkiye söz konusu yeni tedbirleri kesin ve kararlı bir şekilde uygulayacaktır."

Öte yandan, işgal altında yaşamak zorunda kalan Filistinlilerin, bu kısıtlamalardan etkilenmemesi için Ticaret Bakanlığı ile Filistin Milli Ekonomi Bakanlığı arasında gerekli çalışmaların koordine edileceğine yer verilen açıklamada, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da Filistinlilerin haklı davasını desteklemeye devam edeceğinin altı çizildi. 

Metin Cihan: Hala yalan dolan varsa elbet öğreneceğiz

Türkiye ile İsrail arasındaki ticareti ısrarlı takibi ile ortaya çıkaran ve Ticaret Bakanlığı'nın daha önceki kısıtlama kararı almasını sağlayan Gazeteci Metin Cihan, yeni kararın ardından da bir paylaşım yaptı. 

Cihan, paylaşımında şu ifadeleri kullandı:

"1) 7 ay boyunca katliamı izlemekle yetinmedik, lojistik destek de sağladık.
2) İsrail ile ticaret konusunda 7 ay hepimize  yalan söylediler.
3) Hâlâ yalan dolan varsa elbet öğreneceğiz."

 

logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.