Şehir merkezine yakın taş ocaklarından kesilen taşlar merkepler sırtında şehre getirilirdi. Ayrıca kamyonlarla şehrin belli yerlerine yığılan kumlar merkeplerin "Sırga" larında inşaat alanına taşınırdı. Şehir içerisinde her çeşit yük taşımacılığı da "Eşek Hamalları" ile yapılırdı. Çulcular ayrıca yük hayvanlarına "Palan" yanında "Sırga" denilen ve palanın üzerine atılarak iki yana sarkan geniş cepleri bulunan örtüler de dikmekteydiler. Günümüzde taşımacılığın motorlu araçlarla yapılması, taş ocaklarına yollar yapılarak taşların traktörlerle kente ulaştarılması neticesinde at, eşek ve deve gibi hayvanlar önemini yitirmiş, dolayısıyla "Çulculuk" zenaatı 3-5 dükkan dışında hemen hemen terkedilmiştir.
Mevlevihane'nin doğusunda yer alan ve "Çulcu Pazarı" denilen çarşıdaki 25-30 dükkanda çalışan çulcu esnafı 30-40 yıl önce çarşıyı tamamen terkederek "Kürkçü Pazarı" na taşınmıştır. Bu sanat günümüzde Çulcu Pazarındaki 3-5 dükkanda yaşatılmaktadır.