İngiltere'de seçimi kazanan Loyd Corc Başbakan olunca yeni bir askeri siyasa ile savaş planlarını değiştirmek ister. Çünkü onlara göre zaferin yolu Batı cephesi vuruşmalarında değil, uzak cephelerdeki kazanılan başarılardır. Çünkü uzak bölgelerde yapılan vuruşmalarla elde edilen zaferlerin sonucunda Almanya'nın bağlaşıklarını savaştan saf dışı edilir. O zaman yalnız kalan Almanya'nın ezilmesi ile zafer kazanılacaktır. Bu düşünce ilk defa Sina cephesinde uygulanır. Burada savunmada bulunan İngiliz birlikleri ilk defa saldırı hazırlıklarına girişirler. Kesin zafere göre hazırlanarak işe başlarlar. Bunun için de askerin yiyecek su ve askeri ikmallerinin yapılması için su boruları ve demiryolu döşeyerek ilerlerler.IV. Ordu Komutanı Cemal Paşa da Alman Genelkurmaylığının isteğine göre Sina cephesinde saldırıda bulunulması gerekirken daha çok savunmada kalır. Çünkü saldırı yapacak ulaşım imkânları olmadığı gibi askeri yetersizliklerde vardı. Ayrıca Arap askerine güven yoktu. Çünkü onlar önderleri vasıtası ile emperyalistlerin hizmetine girmişlerdi. Hatta 1916 Haziranında Hicaz'da isyanı bile başlatmışlardı. Bu nedenle Cemal Paşa, Sina'da İngilizlerin saldırı hazırlıklarına başladığını fark edince bölgedeki Türk birliklerinin yavaş yavaş Sina yarımadasını boşaltarak geri çekilmelerini bildirir. Çünkü ona göre savunma yapmak ağır asker kayına neden olabilirdi. Vuruşarak çekilmek ona göre en iyi karardı.Aralık ayı ortalarında saldırı yürüyüşüne geçen İngilizler Türkleri boşalttığı El-Ariş'e girerler. Türkler de Maktaba'ya gelerek savunma hattı oluştururlar. Fakat Arap militaristler tarafından da desteklenen İngilizler karşısında Türkler 1600 şehit ve tutsak vererek Refah'a çekilmek zorunda kalırlar.Yetersiz imkânlarla Refah'ta savunma hazırlığı yapmaya çalışan Türk birliğini 9 Ocak 1917 günü İngilizler üstün imkânlarla teçhizatlandırılmış bir kuvvetle bir baskın yaparak Refah'ı kuşatırlar. Türk Ordusu 2000 şehit vererek Refah savunmasını yapamayarak geri çekilir.Sina cephesindeki bu başarısızlıklarımız Alman Genelkurmaylığını çok etkiler. Çünkü Almanya'nın en büyük sorunu İngiltere ve Fransa'nın uyguladığı deniz ablukası idi. Çünkü Almanya yiyecek ve tüketim malları bakımından dışarıya bağımlı olduğundan büyük sıkıntı içerisinde idi. Gerçi Çanakkale savaşlarından sonra Rusya'nın durumu da Almanya'nınkinden farklı değildi. Hatta 1917 ihtilalinin temel sebebi de budur. Türk Ordusu, Gelibolu'dan Mısır'a taşınan İngiliz tümenlerini Sina cephesinde oyalayamayınca Almanya 1916'da Verdün ve batı cephesi savaşlarında amaçlarına ulaşamaz. Batı cephesindeki savaşları da İngiliz ve Fransızlar bir yıpratma savaşı haline getirince Almanya varlığını korumak için yeniden deniz ablukasını kaldırarak amaçlarına ulaşabilmek için Amansız Denizaltı savaşına karar verir. Çünkü Almanya'nın yıpratma savaşını sürdürebilecek coğrafi imkânları yoktu. Hele bağlaşıklarını hiç yoktu. Bu durumda Amansız denizaltı savaşını başlatmaya mecburdu.Ama Başbakan Betman Holvek, Denizaltı savaşı uygulaması ile ABD'yi karşımıza alırız endişesi ile karşın olur. Fakat Alman Genelkurmaylığı başka çarem yok diyerek Başbakana rağmen Amansız denizaltı savaşı ile ilgili plan ve evrakları Alman İmparatoru II. Wilhelm'e imzalattırarak 9 Ocak 1917 de Amansız denizaltı savaşını başlatır. Bu belgelerde şunu ifade etmektedir: Bağlaşık Devletlerin mendil atmasıdır. 1915 Temmuzunda Çanakkale vuruşmaları yapılırken Alman Genelkurmaylığının isteği üzerine Enver Paşa ile IV. Ordu Komutanı Cemal Paşa Sina cephesi için saldırı planları hazırlarken başlatılan isyan sonucunda çekilirken 3 gün içerisinde 3600 asker kaybına uğraması ne ile ifade edilebilir?Avusturya Macaristan İmparatorluğunun Bağlaşıklarından habersiz ayrı barış yamaya çalışması nedendir? Askeri faaliyetlerinde, düşmanlarına karşı üstün durumda olan Almanya, yaşayabilmek veya var olabilmek için en son kullanması gereken amansız deniz savaşına karar almasına ne diyebiliriz? Hepside sahada havlu veya mendil atılmasının ifadesidir. Çünkü İngiltere kara vuruşmalarında gerenken sonucu alamamasına rağmen üstün deniz gücü sayesinde yürüttüğü kara ablukası ile ve entrikacı siyasası ile kendi bağlaşığı olan Rusya'yı 1917 ihtilali ile Bağlaşık Devletler gurubunu da 1918'de teslim almıştır. Bu teslimiyetin ilk işaretleri 9 Ocak 1916'da görülmüştür.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Ahmet Oğuz Bahadır / diğer yazıları
- Erzincan ateşkesi ve sonucu / 14.02.2011
- Bolşevik Rusya'nın Ermeni siyaseti / 12.02.2011
- Savaş şurası'nda alınan kararlar - II - / 10.02.2011
- Savaş şurası'nda alınan kararlar / 09.02.2011
- Alman - Gürcü işbirliği ve amaçları / 06.02.2011
- Başkan Wilson'un ince hesapları / 05.02.2011
- Başkan Wilson'un siyasi amaçları / 04.02.2011
- Brest Litovks Konferansı'na İngiltere'nin tepkisi - II / 03.02.2011
- Brest Litovks Konferansı'na İngiltere'nin tepkisi - I / 02.02.2011
- Mustafa Kemal'in Almanya seyahati / 01.02.2011
- Bolşevik Rusya'nın Ermeni siyaseti / 12.02.2011
- Savaş şurası'nda alınan kararlar - II - / 10.02.2011
- Savaş şurası'nda alınan kararlar / 09.02.2011
- Alman - Gürcü işbirliği ve amaçları / 06.02.2011
- Başkan Wilson'un ince hesapları / 05.02.2011
- Başkan Wilson'un siyasi amaçları / 04.02.2011
- Brest Litovks Konferansı'na İngiltere'nin tepkisi - II / 03.02.2011
- Brest Litovks Konferansı'na İngiltere'nin tepkisi - I / 02.02.2011
- Mustafa Kemal'in Almanya seyahati / 01.02.2011