İktidarın mayınlı araziyi temizlemesi karşılığında 44 yıllığına İsrailli bir firmaya verecek iddiaları bir anda Türkiye'yi karıştırdı. Bu aşamadan sonra curcuna havaları esmeye başladı. Sonunda mayınlı arazinin yabancı bir firmaya verilmesi AKP milletvekillerinin oylarıyla meclisten geçti. Meclisten geçti geçmesine de kabul oylarını veren AKP'li vekiller idi. Red oyunu verenler ise MHP ve CHP vekilleri idi. Buradan hareketle MHP ve CHP'nin toplam sandalye sayısına bakacak olursak 165 olduğu görülmektedir. Toplam red oyu ise 94'tü. Geriye kalan 74 CHP ve MHP milletvekili oylamaya dahi katılmadı!İktidarın AB, İsrail ve ABD zafiyeti ortada! Bu yönlü politikaları ülkemizi her geçen gün uçurumun eşiğine getirmektedir. Muhalefet ise devamlı iktidarın politikalarına karşıymış gibi görünmeye çalışsa da, görüyoruz ki mayınlı arazi konusunda muhalefetin ortaya koyduğu tavır söylemlerine uymuyor. Ortaya koydukları tavır iktidarı destekleyen cinsten bir tavırdır. Yani anlayacağınız AKP, CHP ve MHP'nin politikaları aynı kulvar da seyretmektedir. Yarın iktidara CHP veya MHP gelse onlarında iktidardan farklı bir politika ortaya koyamayacakları ortadadır. Mayınlı arazinin yabancı bir firmaya verilmesi konusundaki yasa tasarısı Meclisten geçince CHP ve MHP Cumhurbaşkanına veto vermesi konusunda uyarılar yapmaları da komik bir durumdur. Bu uyarıya ancak söylense söylense şu söz söylenir. "Geçti Bor'un pazarı sür eşeğini Niğde'ye?" Bahçeli ve Baykal'a sormak lazım? Acaba oylamaya 74 vekiliniz neden katılmadı? Bu sorunun cevabını Baykal ve Bahçeli'den beklemek Türk halkının hakkıdır, kanısındayım. Bandı mayınlı arazinin meclisten geçmesi öncesine saracak olursak; İktidar kanadı Türkiye'nin iradesi karşısında geri adım atmak zorunda kaldı. Bize 30 milyon dolar mal olacak mayınlı arazinin temizlenmesi noktasında Başbakan paramız yok, mayınlı araziyi temizleyecek kaynağımız yok" diyerek büyük bir fiyaskoya imza attı. Erdoğan mayınlı bölgenin temizlendikten sonra bölge insanına verilmesi teklifine de karşı çıktı. Mayınları döşeyen Emekli Albay Kemal Güner; "Mayınları ben çıkarırım" dedi. Başbakan'dan fırça yedi. Başbakan Erdoğan, "Bana beş - altı tabur verseler mayını bir mevsimde temizler, teslim ederim" diyen Emekli Albay Kemal Güler'e haddini bil, otur oturduğun yerde diye çıkışmıştı.Kemal Güler ise yerinde bir cevapla şunları söyledi. "Başbakan ulemaya danışmayı sever, bu işin de uleması benim? Mayını döşeyen de, haritayı hazırlayan da bizleriz, bize danışması gerekirdi" dedi.İşin aslına bakacak olursanız, mayınlı araziyi en iyi şekilde temizleyecek olan o mayını o bölgeye döşeyen kişidir. İktidarın ortaya koyduğu bu tavırda anlaşılır cinsten değil! Mayını döşeyen kişi ben temizleyeyim diyor. Neden şans verilmiyor!İktidar söylemlerinde İsrail'e o kadar çok vurgu yaptı ki, sanki İsrail'i aklamaya çalışırcasına, açıklamalar yapması kafaları karıştırdı. Sanki İsrail konusunda günah çıkarırcasına, suçlu bir insan psikolojisi ortaya koyarcasına muhalefete yüklendi. Geçmiş zaman İsrail'le yapılan gizli anlaşmaları devreye koyarak bir yerlere mesaj göndererek aba altından sopa gösterdiği kanısındayım. Vekillerinin birçoğu meclisteki oylamaya katılmayan Baykal'ın açıklaması ise çok şaşırttı. Baykal; "Hükümetin mayından arazi temizleme işini istediği zaman ihale edebileceğini kaydederek, "Eğer bu toprakları 50 yıla yakın bir süre yabancı ülkeye organik tarım yapacak diye peşkeş çekecekseniz Meclis'e değil gelin millete taşıyalım, millete sorun. Referanduma gidelim, milletin karşısına çıkalım" dedi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ise; her söyleminde mayınlı arazi konusunda iktidarı eleştirdi. Ama onunda vekillerinin birçoğu oylamaya katılmadı. Devlet Bahçeli ve Deniz Baykal muhalefeti sadece sözde yaptıkları ortadır. Sergiledikleri tavır ise İktidar ile aynı yöndedir. İktidar, CHP ve MHP kol kola rollerini oynamaktadır. Bundan dolayı ülkemizi rahata kavuşturacak, ekonomik darboğazdan kurtaracak, politikalara imza atmaları imkânsızdır. İktidarı muhalefeti ülkemizin için çözüm üretmediği, ağız dalaşı yapar gibi görünse de politikalarının farklı olmadığı yerde ülkemizden bir tek farklı ve çözüm üreten bir ses çıkmaktadır. O'da Mayınlı arazi konusunda en yapıcı açıklamayı yapan Milli Ekonomi Modelinin mimarı Prof. Dr. Haydar Baş'tır.
İsmail Çetin / diğer yazıları
- Ülkemizin manevi başkenti Hacıbektaş’tır / 26.12.2023
- Asgari ücret zammından taraflar mutsuz oluyor! / 24.12.2023
- Dinci ve Kemalist aynı kapıya çıkar / 14.12.2023
- Türk Devletleri Ehl-i Beyt nefesiyle kurulmuş, yörüngeden çıkınca yıkılmıştır / 12.12.2023
- Türk devletleri niye yıkıldı? / 11.12.2023
- Fenerbahçe’nin masası yoktur, sahaları vardır / 29.11.2023
- İsrail maşadır / 08.11.2023
- Cumhuriyet vatanımızın teminatıdır / 29.10.2023
- Mumsöndü ibadettir / 25.10.2023
- Andımız İslam ahlakıdır / 19.10.2023
- Asgari ücret zammından taraflar mutsuz oluyor! / 24.12.2023
- Dinci ve Kemalist aynı kapıya çıkar / 14.12.2023
- Türk Devletleri Ehl-i Beyt nefesiyle kurulmuş, yörüngeden çıkınca yıkılmıştır / 12.12.2023
- Türk devletleri niye yıkıldı? / 11.12.2023
- Fenerbahçe’nin masası yoktur, sahaları vardır / 29.11.2023
- İsrail maşadır / 08.11.2023
- Cumhuriyet vatanımızın teminatıdır / 29.10.2023
- Mumsöndü ibadettir / 25.10.2023
- Andımız İslam ahlakıdır / 19.10.2023