Siz cambaza bakarken…

Siz cambaza bakarken altınızdan koltuklarınız yürütülüyor haberiniz yok.
Sadece koltuklar gitse iyi, koltukların da sizin de ayaklarınızın bastığı vatan toprakları günden güne tehlikeye doğru kayıyor.
Siz cambaza bakarken, sessiz sedasız çok fahiş zamlar yapıldı, acısını ay sonunda hissedeceksiniz.
Siz cambaza bakarken, “böyle dostlar düşman başına” denilebilecek cinsten dostlar, güya Suriye’nin dostları İstanbul’da toplantı yaptı, isyancıları meşru muhatap olarak ilan ettiler, bazı Arap ülkeleri tarafından isyancılara maaş verileceği karara bağlandı falan…
Siz hala cambaza bakıyorsunuz; “12 Eylül yargılanıyor” adlı tiyatroyu ağzınız açık seyrederken, Anayasa mahkemesi başkanı tarafından siyasetin yargıyı kuşattığı ilanını dahi duymadınız.
“Böyle dostlar düşman başına” toplantısında sayın başbakanımızın yaptığı konuşmayı bayan Cloton’un ne kadar beğenip alkışladığını bir birinize ballandıra ballandıra anlatırken içinde yaşadığımız gemi tehlikeli sulara doğru biraz daha yaklaşmıştı.
Siz cambaza bakarken sizin, çocuklarınızın ve torunlarınızın canlarına okuyacak gelişmeler oluyor, adımlar atılıyor, kararlar alınıyor ve siz hala cambaza bakıyorsunuz.
“Ninni yavrum ninni” makamındaki çadır tiyatroları sizi o kadar meşgul etti ki, aylardır, yıllardır açıp Kur’an’dan bir sayfa, bir sure dahi okuyup anlamaya çalışmıyorsunuz, bu yüzden pusulanız şaşmış, şavtınız kaymış vaziyettesiniz.
Bizim kardeşçe uyarılarımızı da hemen siyasi arenaya çekip ezberlediğiniz kalıplaşmış birkaç cümle ile geçiştiriyorsunuz ve en tehlikelisi de tehlike geçti zannediyorsunuz.
“Kapat gözlerini kimse görmesin” şarkısını ne kadar da çok seviyorsunuz?
Biz yine hatırlatmaya devam edeceğiz, “Hatırlat, çünkü hatırlatmak mü’minlere fayda verir” (Zariyat: 55) ilahi fermanı gereğince…
Alemleri hürmetine yarattığı, alemlere rahmet olarak gönderdiği alemlerin Efendisi Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v)’e hitaben şu cümle hepimizi titretmeli değil mi?
Ahzab Suresi böyle başlıyor:
“Ey o Peygamber! Allah’tan kork ve kâfirlere, münafıklara itaat etme, muhakkak ki Allah bir alîm hakîm bulunuyor.” (Elmalılı, orijinal).
“Ey Peygamber! Allah’tan kork, kâfirlere ve münafıklara boyun eğme. Elbette Allah her şeyi bilmekte ve yerli yerince yapmaktadır.” (Diyanet Vakfı).
“Ey Peygamber! Allah’tan korkmaya devam et ve kâfirlere ve münafıklara itaat etme. Şüphe yok ki Allah alîm, hakîm bulunuyor.” (Ömer Nasuhi Bilmen).
“Ey Peygamber, Allah’a sığın, emirlerine yapış, günahlardan arınarak azaptan korun, kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah’a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkâr eden kâfirlerin ve müslüman görünerek İslâm’a karşı gizli eylem planları ve eylem yapan münâfıkların, göstermelik hoşgörü taleplerini, senin şeriatine aykırı isteklerini kabul etme, onların düzenlerine boyun eğme. Allah her şeyi bilir, hikmet sahibi ve hükümrandır.” (Ahmet Tekin).