Dini literatürde 'haram' diye adlandırılan ve toplumların, devletlerin ve milletlerin hayatlarını olumsuz yönde etkileyen eylem ve söylemleri incelediğimizde görürüz ki sadece faizli işlemler "Allah ve Resulüne karşı harp ilan etmek" olarak nitelendirilmiştir.
Bu durumda kaybedecek taraf elbette daha baştan bellidir.
Müslümanların yaşadıkları coğrafyalarda ve ülkemizde bu konu üzerinde yeterince çalışma yapıldığı söylenemez.
Geçtiğimiz Nisan ayında ahirete rıhlet eden Prof. Dr. Haydar Baş, Milli Ekonomi Modeli tezi ile, ekonomilerin bu derin ve müzmin hastalığına kökten çözüm getirmiş, hastalığın doğru teşhisini yaparak tedavi yollarını da satır satır, sayfa sayfa izah etmişti.
Meselenin enteresan tarafına bakın ki; İslam dünyası, mü'mini oldukları hayat kitabında, "Allah ve Resulüne karşı harp ilan etmek" olarak tarif edilen bu faiz belasına kökten çözüm üreten bu modele kulaklarını tıkadı da nice gayri müslim ülkeler bu tezi sahiplendi ve uyulamaya soktu.
Ne yazık ki ülkemizde de yirmi yıldan beri tek başına iş başında olan iktidar kadroları faize karşı olduklarını söyleye söyleye, hayali faiz lobilerini topa tuta tuta gırtlağa kadar faize battılar da yine dönüp Milli Ekonomi Modeli'ne bir göz atmadılar, atamadılar.
Faiz lobilerinden izin mi alamadılar diye de düşünmeden edemiyoruz.
On yıllardan beri ve halen daha faize karşı olduklarını söyleyen iktidar kadrolarına sormak istiyoruz; siz faize karşı iseniz, ülke ekonomisini faize ve faiz lobilerine mahkum edenler kimlerdir?
Bu salgın döneminde, zar-zor geçinen, işini ve aşını kaybetmiş olan milyonların sofrasından, milyonların lokmasından çalarak, zorla alarak faiz lobilerinin kasalarına aktaran bu boruları kimler döşedi?
Ülke ekonomisi yüzde yirmilere varan faiz batağına sürüklenirken sizler hangi işlerle meşgul idiniz?
İktidara hemen her konuda danışmanlık yapan, sıkıştıkları her noktada fetvalar üretip iktidarın imdadına yetişen ulu hocalar, ülke ekonomisi hiçbir ülkede olmadığı kadar yüksek faize mecbur ve mahkûm edilene kadar sizler nerelerde idiniz?
"Allah ve Resulüne karşı harp ilan etmek" olarak nitelendirilen bu kanser illeti toplumun her tarafına yayılırken, bu yoksul milletin kanını, iliğini emerek harap ve bitap düşürürken sizler neden iktidar sahiplerini uyarmadınız, neden alternatif çareler ve çözümler sunmadınız ve neden Milli Ekonomi Modelini tavsiye etmediniz?
Şimdi geldiğimiz bu noktada faiz denilen dipsiz kuyu, faiz denilen kara delik, milletin emeğini, alın terini, zeytin ve ekmek parasını, su, elektrik, doğalgaz faturaları yolu ile, mecburen kullandığı benzin-mazot kanalı ile yalayıp-yutuyor.
Faize karşısınız öyle mi?
Bir de karşı olmasaydınız, ülkenin hali, halimiz ve ahvalimiz nice olurdu acaba?
- Soykırımı sonlandıramadı Ramazan / 18.03.2024
- Nice ayıplara şahit oldu Ramazan / 17.03.2024
- Tüm insanlığa açık bir beyandır Ramazan / 16.03.2024
- Dert çok hemdert yok ise işte Ramazan / 15.03.2024
- Her anımıza dolsa Ramazan / 14.03.2024
- Hak’tan bize fermandır Ramazan / 13.03.2024
- Bütün düğümleri çözer Ramazan / 12.03.2024
- Müjdelerle kapımızı çalsa Ramazan / 11.03.2024
- İz bırakanlar ve is bırakanlar / 10.03.2024