Yarım asra yaklaşan gurbet hayatımda gözümün biri sürekli sılaya baktı, kulağımın biri sürekli sıladan gelecek haberlere ayarlı kaldı.
Doğup büyüdüğü köyden, köyün bağlı olduğu ilçeden ve ilçenin bağlı olduğu ilden şu ya da bu sebeple ayrı kalan, sıladan uzak düşen herkes gibi ben de yüreğimin bir köşesinde sıla hasretini sakladım durdum.
Yetmişli yılların ilk yarısında daha 15'li yaşlarda iken köyde tamamladığım hafızlık üzerine tahsilimi ikmal etmek için geldiğim İstanbul'dan iki yıl aradan sonra sılaya izine gittiğimde, neredeyse bir hafta bulutların üzerinde gezdiğimi hissettim.
Kuzu yaydığım yamaçlar, keçilerin zar-zor yürüdükleri adı üstünde keçi yolları, yağmur yağdığında dibine sığındığımız koca koca kayalar sanki hep bir ağızdan "hoş geldin" diyorlardı.
Devam eden yıllarda bazen bir yıl, bazen iki yıl üzerine gittiğim izinlerden birinde, kendisine çam sakızı çoban armağanı kabilinden hediyeler aldığım babamın mezarı ile karşılaştım ve işte o zaman gurbeti, işte o zaman acıyı iliklerime kadar yaşadım.
Köyünden, dağından, taşından, ovasından ve yaylasından ayrı düşen her gurbetçi gibi ben de sıladan gelecek seslere hiçbir zaman kulaklarımı kapatmadım.
Gençlik yıllarımda hiçbir zaman takım tutmadığım, bir futbol takımına taraftar olmadığım halde altmışından sonra geçen sene süper lige çıkan Erzurum sporun maçlarını adım adım takip ettim.
Son üç seneden beri İstanbul'da 25 plaka ile dolaştığımı hatırlatayım siz gerisini anlayın.
Erzurum deyince akla gelen ilk isimlerden olan ünlü Aşık Sümmani'nin vefatının 104. yılında medfun bulunduğu Samikale köyünde ve köyün bağlı oldu Narman ilçesinde çeşitli etkinlikler yapıldı, paneller düzenlendi, yeni nesillere o güzide değerimizi tanıtmak için programlar yapıldı, kulağım yine o diyarda idi.
Meltem Medya gurubunda 1995'ten 2000 yılına kadar yaz-kış aralıksız "Ozanlarımız" programını hazırlayıp sunmamın birinci sebebi Prof. Dr. Haydar Baş'ın teşvikleri ise ikinci sebebi de çocukluğumdan beri şiirlerini, değişlerini dinlediğim Sümmani sevdası idi.
Aşıklık geleneğinin ulu çınarlarından biri olan Aşık Sümmani'yi yeni nesillere tanıtmak için gayret eden tüm yetkililere ve o geleneği sürdüren aşıklara teşekkür ederken onun gönül bahçesinden bir çiçek mesabesinde bir şiirini sizlerle paylaşmak isterim:
"Ervahı ezelde taksim babında
Herkese bir türlü ihsan ederler,
Kimi gam çeker de hayal habında,
Kimini tahtında sultan ederler.
Adamın bağrın muştayla ezerler,
Aheste aheste yola dizerler,
Elden ele kapdan kaba süzerler.
Yoğururlar sonra insan ederler.
Sümmani değilsin her işe agâh,
Geçer gençlik fayda vermez ahu vah,
İstersen geda ol ister padişah,
Sonunda hak ile yeksan ederler."
- Soykırımı sonlandıramadı Ramazan / 18.03.2024
- Nice ayıplara şahit oldu Ramazan / 17.03.2024
- Tüm insanlığa açık bir beyandır Ramazan / 16.03.2024
- Dert çok hemdert yok ise işte Ramazan / 15.03.2024
- Her anımıza dolsa Ramazan / 14.03.2024
- Hak’tan bize fermandır Ramazan / 13.03.2024
- Bütün düğümleri çözer Ramazan / 12.03.2024
- Müjdelerle kapımızı çalsa Ramazan / 11.03.2024
- İz bırakanlar ve is bırakanlar / 10.03.2024