Suriye'de büyük çekişme
Güney yönünden de Gençlik Merkezi, Büyük Fırın bölgeleri ve buğday siloları ile araba hurdalığını ele geçiren ÖSO, Tadif beldesine giden kavşağa ulaştı. Fırat Kalkanı unsurları, ilçe merkezine hızla girmek yerine, teröristlerin direnişini kırmak için Bab'ın çevresini kuşatma yolunu seçmişti. Böylelikle sivil kayıpların da önüne geçilmesi amaçlanıyor.
El Bab'ta büyük çekişme
El Bab operasyonunda günlerdir uyarıları yapılan Türk ve Suriye ordularının karşılaşması da şimdilik engellenmiş oldu. ÖSO'nun Tadif Kavşağı'nı almasıyla, kentin güneyinden ilerleyen Esad güçlerinin Bab'a yönelmesinin engellendiği ifade ediliyor.
TSK ve ÖSO'nun Türkiye sınırından Suriye içlerine ilerleyişi 35.1 kilometre derinliğe ulaşmış bulunuyor. 24 Ağustos'tan bu yana bin 927 kilometrekarelik alan terör örgütleri DEAŞ ve PYD/PKK'dan temizlendi. TSK'dan yapılan açıklamada da Fırat Kalkanı Harekâtı'nın 174'üncü gününde 51 DEAŞ hedefine yönelik hava harekatı düzenlenerek barınma maksatlı kullanılan 51 bina imha edildiği bildirildi.
Türkiye'nin hedefi ne?
Rusya Savunma Bakanlığı "Tadif'teki ilerlemenin sonucunda Suriye ordusu, Türkiye ile üzerinde mutabık kalınan ve Özgür Suriye Ordusu'nun (ÖSO) bulunduğu geçici sınır çizgisine ilerledi" açıklamasında bulunmuştu.
Bu açıklama Türkiye'ye daha fazla ilerlemeyin mesajı olarak değerlendirilirken Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş'tan gelen "El-Bab operasyonunun başarılı olmasıyla Fırat Kalkanı Harekâtı hedefine ulaşmış olur" sözleri operasyonun bitirileceği şeklinde değerlendirilmişti.
Ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Sırada Menbiç ve Rakka var" diyerek operasyonun boyutlarının daha da büyüyeceğinin sinyalini verdi. Ancak daha sonra bu konuda Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan farklı bir değerlendirme geldi. Türkiye'nin Suriye'deki hedefinin belli olduğunu söyleyen Erdoğan, "Terörden arındırılmış bir güvenli bölge için bir çalışma yapıyoruz. Bu çalışmanın en doğu ayağında Cerablus vardır, en batı ayağında Er Rai vardır. Bu konu ile ilgili olarak da şu anda ABD yeni yönetimi ile CIA ile düşüncelerimizi paylaştık. Bu düşüncelerimizin takipçisi olacağız. Hedef burada 4-5 bin kilometrekarelik bir terörden arındırılmış güvenli bölgedir" dedi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da "Bundan sonraki hedef tabii ki Rakka operasyonudur. Rakka operasyonunun da başka terör örgütleriyle değil, doğru kişilerle yapılması gerekiyor. Başından bu yana Rakka operasyonunun, Suudi Arabistan'ın da bu konudaki düşüncesi aynıdır. Biz bölgesel ülkeler ve koalisyonun içindeki ülkeler olarak özel kuvvetlerimizi devreye sokabiliriz, sokmamız gerekiyor. Arazide de muhalif güçlerle, yani ılımlı muhaliflerle, Özgür Suriye Ordusu ile iş birliği yapmamız gerekiyor" açıklamasında bulunmuştu.
Alınan bölgeler kime bırakılacak?
Fırat Kalkanı Harekâtı bitirildiğinde ele geçirilen bölgelerin ne olacağı da ayrı bir tartışma konusu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Rakka temizlendiği andan itibaren bu bölge terörden arındırılmış bölge haline gelmiş olacak. Bizim Türkiye olarak burada kalmak gibi bir hedefimiz yok. DEAŞ'ı, YPG'yi boşalttıktan sonra Rakka'dan da DEAŞ'ı boşalttıktan sonra kendi halkı yerleşecektir. Kendi milli ordusuyla buraları koruma altına aldıktan sonra bizim orada kalmamız çok lüks olur" dedi.
Türkiye'nin burada bölgede kalma gibi bir planı olmadığı en üst seviyeden ilan edildiğine göre bu bölgelerin kime teslim edileceği merak konusu. Türkiye'nin birinci seçeneği ÖSO olarak görülüyor. Ancak Astana sürecinde Rusya ve İran ile varılan mutabakat Suriye'nin toprak bütünlüğüne vurgu yapıyor.
Bu durumda bu bölgelerin ÖSO ya da başka bir örgüte bırakılması varılan mutabakata aykırı. Gelinen noktada Türkiye'nin önündeki en mantıklı seçenek Suriye merkezi hükümeti ile anlaşmak olarak değerlendiriliyor.
Güvenli bölgeye Arap ve Türkmenler yerleşecek!
Körfez ülkeleri temasları çerçevesinde bulunduğu Bahreyn'de önemli açıklamalar yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bizim attığımız adım bir hedefe kilitlenmiştir. Ondan sonra doğuya yönelerek Münbiç ve Rakka'da eğer koalisyon güçleri ile müşterek adımı atarsak, bu müşterek adımla birlikte de oradaki belirli bir hedef -ki o da terörden arındırılmış bir güvenli bölge hedefidir- terörden arındırılmış bu güvenli bölgeye, özellikle ağırlıklı olarak Arap kardeşlerimiz, Türkmenler yerleşme imkânını bulacaktır. Birkaç ay önce teröristlerin cirit attığı 2 bin kilometrekarelik alanı, şu anda güven ve umut alanı olarak halletmiş durumdayız ama yeterli değil. Hedefimiz, burada en az 4-5 bin kilometrekarelik bir alanı, terörden arındırılmış, güvenli bölge haline getirmektir. Burada, ciddi sıkıntı var. Bu çalışma, şu anda devam ediyor" dedi.