Trampet vurmalı bir saz, "küçük davul" da diyebiliriz. Hepiniz bilirsiniz izcilikte kullanıldığı gibi, geçit törenlerinde de özellikle trompetle (nefesli saz) birlikte çalınır. Av partilerinin ise olmazsa olmazıdır.
Gelelim Donald Trump'ın son av partisine? Müslüman avına çıkan ABD Başkanı için trampet çalanlar arasında, ne yazık ki Müslüman (!) ülkeler de var. ABD-İsrail ekseninde yer alan Suudi Arabistan bu işin önde gideni. Onun izindeki Arap ve diğer İslâm ülkeleri de ha keza, onlarcası var.
Ya sessiz kalan kesimler!
Müslüman ahali geniş dilimler halinde, Musevi-Hristiyan işbirliği uğruna feda edilirken sessiz kalanlar;
"Neyse, belki ben yırtarım" hayalleri eşliğinde gömüldükleri sessizlik? Statü sahibi kesimlerin "kaybedecek bir şeylerimiz var" endişelerinden kaynaklanan sessizliği? "Aman aman bir tatsızlık çıkmasın da" tavşanlığının meydana getirdiği, duyarsızlık katkılı sessizlik?
Sessizliği yırtmak için "İslâm İşbirliği Teşkilâtı" toplanıyor. Ne yapılacak? Bildik kınama ve uyarılar, ortak bildirge? Hepi topu bu. Peki, yaptırım için İsrail ve hempalarıyla diplomatik ilişkiler kesilecek, elçiler geriye çağrılacak, Birleşmiş Milletler (BM) Yargı organları nezdinde girişimlerde bulunulacak mı?
Ratko Mladiç nâm-ı diğer "Sırp kasabı", Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından soykırım, savaş suçu, insanlığa karşı suçlardan dolayı mahkûm edildi.
Trump, Netanyahu ve suç ortakları yani Sırp Kasabı namlı herif-i nâ-şerifin meslektaşları yargılanıp ceza yiyecekler mi?
Kudüs kararı ile Filistin sokakları kan gölüne dönüştü. İsrail askerleri kadın, çocuk, yaşlı demeden hunharca saldırmakta? İnsanlık(!) şampiyonu olduklarını iddia edenler, Dünya İnsan Hakları Günü'nün kutlandığı şu günlerde en büyük insanlık suçunu seyirle meşguller.
Fotoğrafa ve ekranlara yansıyan görüntülere bakıyoruz, gözü dönmüş İsrail "kasapları", 8-10 kişi birden çullanmışlar bir çocuğun üzerine, attıkları tekme tokadın haddi hesabı yok.
Ayaklar altında büyük insanlık, paramparça? Uygarlık akıyor her yanından, kan revan içinde uygarlık!
İnsanlara bunca acıyı reva görenler! Çağdaşlığınız olmaz olsun sizin! Olmaz olsun atomu parçalara ayıran biliminiz; uydularınız, uçak gemileriniz, füzeleriniz!
Olmaz olsun o yere göğe sığmayan kibriniz; sayılardan, yüzdelerden beslenen muktedirliğiniz?
Zalimlik cümlelere dar geliyor. Sözler yetersiz, kelimeler kifayetsiz kalıyor.
Amerika'ya karşı sus-pus olanların bir şekilde bu ülkeye kaptırdıkları sakalları var. Göze alamıyorlar bağlarını koparmayı. Kim bilir bir avuç dolar uğruna nelerini satmadılar!
Diyecek o ki, İslâm İşbirliği Teşkilâtı'ndan lâftan öteye iş çıkmaz. O halde Müslüman halkların, Amerika'nın uydusu haline gelmiş yönetimlerine karşı direnişi yaygınlaşırsa; genel bir intifada, Dünya kamuoyunda, "direnişin haklı gerekçesine" destek bulacaktır.
Suçlulardan, cezadan bahsetmesine bahsettik de;
Benim kuşkum şu: Trump olsun, Netanyahu olsun dünyayı ateşe verecek, 3.Dünya Savaşına neden olabilecek bir karar almışlarsa; bunların ceza ehliyetlerinin olup olmadığı tartışılmalıdır. Akıl sağlıkları ve iyiyi kötüden ayırt etme güçleri var mıdır? Yoksa insanlık bu meczupların eline bırakılamaz!
Anlaşılan deli doktorlarına iş düşüyor.
Gelelim Donald Trump'ın son av partisine? Müslüman avına çıkan ABD Başkanı için trampet çalanlar arasında, ne yazık ki Müslüman (!) ülkeler de var. ABD-İsrail ekseninde yer alan Suudi Arabistan bu işin önde gideni. Onun izindeki Arap ve diğer İslâm ülkeleri de ha keza, onlarcası var.
Ya sessiz kalan kesimler!
Müslüman ahali geniş dilimler halinde, Musevi-Hristiyan işbirliği uğruna feda edilirken sessiz kalanlar;
"Neyse, belki ben yırtarım" hayalleri eşliğinde gömüldükleri sessizlik? Statü sahibi kesimlerin "kaybedecek bir şeylerimiz var" endişelerinden kaynaklanan sessizliği? "Aman aman bir tatsızlık çıkmasın da" tavşanlığının meydana getirdiği, duyarsızlık katkılı sessizlik?
Sessizliği yırtmak için "İslâm İşbirliği Teşkilâtı" toplanıyor. Ne yapılacak? Bildik kınama ve uyarılar, ortak bildirge? Hepi topu bu. Peki, yaptırım için İsrail ve hempalarıyla diplomatik ilişkiler kesilecek, elçiler geriye çağrılacak, Birleşmiş Milletler (BM) Yargı organları nezdinde girişimlerde bulunulacak mı?
Ratko Mladiç nâm-ı diğer "Sırp kasabı", Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından soykırım, savaş suçu, insanlığa karşı suçlardan dolayı mahkûm edildi.
Trump, Netanyahu ve suç ortakları yani Sırp Kasabı namlı herif-i nâ-şerifin meslektaşları yargılanıp ceza yiyecekler mi?
Kudüs kararı ile Filistin sokakları kan gölüne dönüştü. İsrail askerleri kadın, çocuk, yaşlı demeden hunharca saldırmakta? İnsanlık(!) şampiyonu olduklarını iddia edenler, Dünya İnsan Hakları Günü'nün kutlandığı şu günlerde en büyük insanlık suçunu seyirle meşguller.
Fotoğrafa ve ekranlara yansıyan görüntülere bakıyoruz, gözü dönmüş İsrail "kasapları", 8-10 kişi birden çullanmışlar bir çocuğun üzerine, attıkları tekme tokadın haddi hesabı yok.
Ayaklar altında büyük insanlık, paramparça? Uygarlık akıyor her yanından, kan revan içinde uygarlık!
İnsanlara bunca acıyı reva görenler! Çağdaşlığınız olmaz olsun sizin! Olmaz olsun atomu parçalara ayıran biliminiz; uydularınız, uçak gemileriniz, füzeleriniz!
Olmaz olsun o yere göğe sığmayan kibriniz; sayılardan, yüzdelerden beslenen muktedirliğiniz?
Zalimlik cümlelere dar geliyor. Sözler yetersiz, kelimeler kifayetsiz kalıyor.
Amerika'ya karşı sus-pus olanların bir şekilde bu ülkeye kaptırdıkları sakalları var. Göze alamıyorlar bağlarını koparmayı. Kim bilir bir avuç dolar uğruna nelerini satmadılar!
Diyecek o ki, İslâm İşbirliği Teşkilâtı'ndan lâftan öteye iş çıkmaz. O halde Müslüman halkların, Amerika'nın uydusu haline gelmiş yönetimlerine karşı direnişi yaygınlaşırsa; genel bir intifada, Dünya kamuoyunda, "direnişin haklı gerekçesine" destek bulacaktır.
Suçlulardan, cezadan bahsetmesine bahsettik de;
Benim kuşkum şu: Trump olsun, Netanyahu olsun dünyayı ateşe verecek, 3.Dünya Savaşına neden olabilecek bir karar almışlarsa; bunların ceza ehliyetlerinin olup olmadığı tartışılmalıdır. Akıl sağlıkları ve iyiyi kötüden ayırt etme güçleri var mıdır? Yoksa insanlık bu meczupların eline bırakılamaz!
Anlaşılan deli doktorlarına iş düşüyor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Prof. Dr. Ali Ünal Emiroğlu / diğer yazıları
- Terör / 01.02.2024
- Yerel yönetim / 25.01.2024
- Muhalefet / milli irade / 22.01.2024
- Anayasa Mahkemesi yoksa… / 18.01.2024
- Soykırım davası / 15.01.2024
- Sosyal devlet için / 11.01.2024
- Hukuk devletine başkaldırı / 25.12.2023
- Güç dengesi / 21.12.2023
- Yerel seçime giderken / 14.12.2023
- İnsanlığın anayasası / 11.12.2023
- Yerel yönetim / 25.01.2024
- Muhalefet / milli irade / 22.01.2024
- Anayasa Mahkemesi yoksa… / 18.01.2024
- Soykırım davası / 15.01.2024
- Sosyal devlet için / 11.01.2024
- Hukuk devletine başkaldırı / 25.12.2023
- Güç dengesi / 21.12.2023
- Yerel seçime giderken / 14.12.2023
- İnsanlığın anayasası / 11.12.2023