TSK'yı Suriye'ye sokma hazırlığı
7 Haziran seçimlerinden sonra TBMM onayı olmadan Türkiye'deki askeri üsleri ABD kullanımına açan hükümet, 1 Kasım'dan sonra da gündemine Suriye'ye kara harekâtını aldı
11.11.2015 00:00:00
HABER MERKEZİİncirlik ve Diyarbakır başta olmak üzere Türkiye'nin askeri üslerini TBMM onayı olmadan ABD ve müttefiklerinin kullanımına açan hükümet çok tehlikeli adımlar atmaya hazırlanıyor. Yeni adımın en önemli merhalesini Türkiye'nin Irak-Şam İslam Devleti (IŞİD) terör örgütüyle mücadele adı altında Suriye'ye sokulması oluşturuyor. Bu kapsamda ABD Başkanı Barack Obama Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Davutoğlu'nu telefonla arayarak bu konuyu görüştü. Cumhurbaşkanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre Obama-Erdoğan görüşmesinde ılımlı isyancıları güçlendirmeye yönelik ortak çabaların artırılmasının ve IŞİD'e baskının yoğunlaştırılmasının önemine değinildi.Kara harekâtına yeşil ışıkTürkiye'nin Suriye'ye yapılan hava operasyonlarına katılmasını yeterli bulmayan ABD kara harekâtı da istiyor. Bu konuda görüşmeler devam ederken CNN International kanalına konuşan Başbakan Davutoğlu kara operasyonuna yeşil ışık yaktı. Davutoğlu, "Türkiye'nin Suriye'de IŞİD'le mücadele için kara operasyonu düzenleyip düzenlemeyeceğine" ilişkin soru üzerine, "Kara gücü, hep birlikte konuşmamız, paylaşmamız gereken bir durum. Hava ve kara operasyonu olmak üzere bütünleşmiş bir stratejiye ihtiyacımız var. Ancak Türkiye tek başına tüm yükü üstlenemez. Eğer koalisyon ve çok iyi bütünleşmiş bir strateji varsa, Türkiye her anlamda rol almaya hazırdır" açıklamasında bulundu. "Kara operasyonu da dahil mi?" sorusu üzerine ise Davutoğlu, "Evet, elbette. Aksi takdirde, IŞİD'e karşı karadan operasyon düzenlerken sahada güç boşluğunun devam etmesi, IŞİD'in yerine başka bir terörist grubun ortaya çıkmasına sebep olur. Suriye krizini kapsamlı şekilde çözmeliyiz" yanıtını verdi. Başbakan Davutoğlu, "Biz hemen hemen her gün ya da haftanın birçok günü koalisyon içinde IŞİD'e karşı hava operasyonu düzenliyoruz. Ancak bu yeterli değil. Biz bunu gözlemliyoruz. Şimdi biz müttefiklerimize aylardır önerdiğimiz gibi, yine güvenli bölgeye sahip olmayı ve IŞİD'i sınırlarımızdan uzağa itmeyi öneriyoruz" dedi."Üzerimize düşeni yaparız"Seçim hükümetinin son Bakanlar Kurulu toplantısı sonrasında açıklama yapan Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş da Türkiye ve ABD'nin IŞİD'e karşı ortak operasyon yapacağı iddialarına ilişkin, "Hiçbir örgütün Türkiye'ye karşı bir tehdit oluşturmasına müsaade edilmeyecektir. Bu konuda Türkiye üzerine düşen her türlü sorumluluğu yerine getirecektir ve bu örgütlerin Türkiye'ye doğrudan tehdit oluşturmalarını önleyecek girişimlerde bulunacaktır" demişti. G-20 zirvesi kritik önemdeSuriye'ye yapılacak Türkiye merkezli kara harekâtı 14- 16 Kasım tarihleri arasında Antalya'da yapılacak G-20 zirvesinde ele alınacak. Liderlerin ikili görüşmelerinde en önemli gündem maddelerinden birinin bu konu olacağı ifade ediliyor. Bu bağlamda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ABD ve Rusya liderleriyle yapacağı görüşme kritik önem taşıyor. Zirveye ilişkin açıklama yapan Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın zirvede Suriye konusu ve diğer meseleler orada etraflı bir şekilde ele alınacak" dedi. Öte yandan harekât hazırlığı yapan ABD İncirlik Üssü'ndeki askeri kapasitesine takviye yapmayı sürdürüyor. ABD Hava Kuvvetleri son olarak 6 adet F-15C tipi savaş uçağının, İncirlik Üssü'ne geldiğini duyurmuştu. 'Türkiye'nin savaşa girmesi ulusal bir intihar olur'Uzmanlara göre Türkiye'nin Suriye'de bir kara harekatına girişmesi ekonomiye pahalıya patlayacak. Böylesi bir durumda dolar ve faiz yükselirken, Türkiye'nin en önemli döviz girdisini sağlayan turizm sektörü ve pekçok sektörü etkileyen inşaat sektörü büyük kriz yaşayacak. 1990-91'deki Körfez Savaşı Türkiye'ye 100 milyar dolar kaybettirmişti. Şimdi de IŞİD bahanesiyle yapılacak bir kara harekâtı istikrar ve güveni ortadan kaldıracağı için Türkiye'deki yatırım ve ticareti tamamıyla bitirecek. Suriye'de bir kara savaşı yaşanması durumunda Türkiye'deki sayıları 2 milyonu aşan Suriyeli sığınmacıların oluşturduğu risk de büyüyecek. Çünkü Suriyeli sığınmacıların arasına her çeşit sızmalar da olabiliyor. Ülkesinin politikalarına eleştirel tutumuyla tanınan ABD'li yazar ve tarihçi Webster Griffin Tarpley, Türkiye'nin Suriye'de "tampon bölge" kurmak gibi bir girişimde bulunması halinde bunun "modern Türkiye'nin parçalanmasına yol açacak, büyük çapta bölgesel savaşa doğru dev bir adım olacağını" söylemişti. Tarpley sözlerine Türkiye'nin Suriye'de savaşa girmesi "Türkler için ulusal bir intihar olacağını" vurgulamıştı.