logo
23 MAYIS 2025

Türk musikîsinin Dede’si

Türk müziğinin çeşitli formlarını başarılı bir şekilde işleyen usta bestekâr İsmail Dede Efendi'nin vefatının ardından 174 yıl geçti

29.11.2020 03:01:00
Türk musikîsinin Dede’si
Türk musikîsinin Dede’si
Türk sanat musikîsi çevrelerinde "Derviş İsmail", "Dede", "Dede Efendi", "Hammamizade İsmail Dede Efendi", "İsmail Dede" gibi isimlerle anılan musikişinas İsmail Dede Efendi, Birinci Abdülhamid'in (1774-1789) ilk saltanat yıllarına rastlayan 9 Ocak 1778 tarihinde İstanbul Şehzadebaşı'nda bir kurban bayramında dünyaya geldi.
Babası Süleyman Ağa, oğluna kurban bayramında doğması sebebiyle İsmail adını verdi. Dede Efendi, babasının çeşitli yerde hamam işletmesiyle birlikte zamanla da "Hammamizade" sıfatını aldı.
Çamaşırcı Mektebi'nde 1786'da ilköğrenimine başlayan Dede Efendi, kısa bir süre sonra yeteneği ve sesinin güzelliği ile dikkatleri üzerine toplayarak, okulda ilahici başı olarak seçildi.
Dede Efendi'nin henüz küçük yaşlarda olmasına rağmen güzel sesi, okuldaki arkadaşının babası olan ve müzikle uğraşan Anadolu Kesedarı Uncuzade Mehmet Emin Efendi'nin de ilgisini çekti ve bu sayede İsmail Dede Efendi'ye 7 yıl boyunca ders verdi.
Eğitimi sırasında okul döneminde yüzlerce esere imza atan Dede Efendi, bir süre sonra hocası Mehmet Emin Efendi'nin aracılığıyla Maliye Nezareti Baş Muhasebe Kaleminde "Katip Muavini" olarak çalıştı. Bir yandan memuriyete bir yandan hocasının derslerine devam eden Dede Efendi, Mevleviliğe ilgi duyduktan sonra Yenikapı Mevlevihanesi Şeyhi Ali Nutki Dede'nin derslerini izlemek üzere haftada iki gün Mevlevihane'ye gitmeye başladı.

Mevlevi tarikatına girdi

Usta bestekâr, Yenikapı Mevlevihanesi'ni bir okul gibi görerek, 7 yıl boyunca memuriyet hayatının yanında ayinleri takip etti ve kendini geliştirdi. Ali Nutki Dede ile bir öğretmen-öğrenci ilişkisinden ziyade baba-oğul gibi olan İsmail Dede Efendi, şeyhinin kardeşi olan müzik kuramcısı Abdülbaki Nasır Dede'den de birçok konuda yararlanarak, ney üflemeyi öğrendi.
Mevlevi tarikatına girerek, 18 Mayıs 1797'de "Mevlevi" olan Dede Efendi, resmi derviş olabilmek için memuriyet görevinden istifa ederek 3 Haziran 1798'de dergahta "çile"ye girdi. Dede Efendi, 29 Temmuz 1798'de de sema meşkini bitirdi. Çilesi sırasında bestelediği ve ilk eseri olduğu sanılan güftesi Keçecizade İzzet Molla'nın olan buselik makamında semai usulündeki "Zülfündedir benim baht-ı siyahım" güfteli şarkısı, İstanbul'un müzikle ilgili çevrelerinde büyük ilgi topladı.
"Zülfündedir benim baht-ı siyahım/ Sende kaldı gece, gündüz nigahım/ İncitirmiş seni meğer ki ahım/Seni sevdim odur benim günahım" sözleriyle başlayan eser, dönemin hükümdarı aynı zamanda meşhur bir bestekârı olan 3. Selim'in de ilgisini çekti. Şarkının çile doldurmakta olan genç bir Mevlevi derviş tarafından bestelendiğini öğrenen 3. Selim, onu saraya çağırtarak yapıtı bir kez de kendisinden dinledi ve onu saray hanendeleri arasına almak istedi.

1799'da 'Dede' unvanını aldı

İsmail Dede Efendi, 3. Selim'in huzurunda eserini icra ettikten sonra, sarayda fasıllara katıldı. Padişahın kendisiyle ilgilenmesinden sonra Dede Efendi'nin 1001 günlük "çile" süresinin son yılı Nutki Dede tarafından bağışlandı. 1799 yılında 9 aylık bir çileyle "Dede" unvanını alan usta bestekâr, 21 yaşındayken rütbe sahibi bir Mevlevi oldu.
Dedeler arasına katıldıktan sonra usta bestekâr, Yenikapı Mevlevihanesi'nde kendisine ayrılan hücreye yerleşti ve artık ünü bütün İstanbul'a yayıldı. "Mukabele" günleri Dede Efendi'nin hücresi, ondan yararlanmak isteyen müzik meraklılarının uğrağı oldu.

Eserleri büyük yankı uyandırdı

Dede Efendi'nin bu sıralarda bestelediği, en güçlü eserlerinden ve "Ey çeşm-i ahu hicr ile tenhalara saldın beni Çün nafe bağrım hun edip sahralara saldın beni Ey kamet-i serv-i semen salınmada ellerle sen Haşrolamam dedikçe ben ferdalara saldın beni" sözlerini taşıyan "Hicaz Nakış" da büyük yankı uyandırdı. Yeniden saraya çağrılan Dede Efendi, bundan sonra haftada iki gün, padişah huzurunda düzenlenen küme fasıllarına hanende olarak katılmaya başladı. Bundan sonra saraya dahil olan Dede Efendi, Enderun'da da hocalık yapmaya başladı.

Üst üste gelen büyük acılar

İsmail Dede Efendi, saraydan Nazlıfer Hanım'la 1802'de dünya evine girdi ve bu evliliğinden iki oğlu, 3 kızı oldu. 1804 yılında büyük saygı ve sevgiyle bağlandığı hocası Ali Nutki Dede'yi, bir yıl sonra üç yaşındaki oğlunu, 1808 yılında annesini, 1810 yılında da diğer oğlunu kaybeden Dede Efendi, bayati makamındaki, "Bir gonca femin yaresi vardır ciğerimde" dizesiyle başlayan bestesinde büyük oğlunun ölümünden duyduğu acıyı dile getirdi.
Türk müziğinde ilk kez kişisel bir konunun işlendiği bu mersiye, Tanzimat öncesinin kişiselliğe ve duygusallığa açılma eğilimi içinde gözlenen kendine özgü romantik bir duyarlığın müziğe yansıması sayıldı.

500'den fazla eser besteledi

Hammamizade İsmail Dede Efendi, sanatını geliştirmesine yardımcı olan 3. Selim'in 1808 yılında tahttan indirilmesinden sonra 4. Mustafa'nın bir yıllık padişahlığı sırasında müzik toplantılarına son verildiği için saraydan uzaklaştı. Sultan İkinci Mahmud'un siyasal karışıklığı gidermesinden sonra yeniden saraya alınan Dede Efendi'nin önce padişah musahib-i sonra da sermüezzin olduğu bu yıllar, sanat yaşamının en parlak, en verimli dönemi oldu.
Abdülmecid zamanında da sarayda i yerini koruyan Dede Efendi, 1839 yılında bestelediği Ferahfeza Ayin'inden sonra bestecilik yaşamında bir durgunluğa girdi. Saraydaki havanın "alafrangalaşması", Batı müziği zevkiyle yetişen yeni padişahın Türk müziğinin, saraydaki varlığını eskisinden farklı olarak ancak resmi bir ilgiyle sürdürür hale gelmesi, Dede Efendi'nin bu çevreden uzaklaşmasına yol açtı.
Dede Efendi, öğrencileri Mutafzade Ahmed ve Dellalzade İsmail Efendi ile birlikte padişahtan izin isteyip, hacca gitmeye karar verdi. Hacca giderken yolda koleraya yakalanan Dede Efendi, 1846 yılında hac görevini tamamladıktan sonra Mekke'de hayatını kaybetti ve Hz. Hatice'nin ayak ucuna defnedildi. AA

 



Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
Fatih Belediye Başkanı iddialara yanıt verdi
'Hemen bugün açıklayın'
'Bu bir felaket'
Erdoğan doğum oranına dikkat çekti
'Fatih Belediyesinden başlayacağım'
Özgür Özel Silivri'de konuştu
'Caymaya hakkı yok!'
Bahçeli'den Erdoğan'a adaylık cevabı
Minguzzi davasında karar
4 kişi serbest bırakıldı
Halit Ergenç ve Rıza Kocaoğlu'na ceza
Yalan tanıklık davasında karar
Bayram tatili 9 güne uzatıldı mı?
Fahrettin Altun açıkladı
Kamuoyunun gündeminden düşmeyen davada mütalaa açıklandı
Savcı, Zehra Kınık'a hapis cezası talep etti
ABD’de küçük uçak yerleşim bölgesine düştü
En az 15 ev ile çok sayıda araç yandı, çok sayıda ölü var
İslam dünyası susuyor, Yemen vazgeçmiyor
İsrail'e yeni füze saldırısı daha
Bir ülke daha 'milli paralarla ticaret' dedi
Afganistan, Çin ve Rusya'nın kapısını çaldı
İlk kez hakim karşısında
Ahmet Özer neyle suçlanıyor?
Savcılıktan Emniyet’e talimat
İmamoğlu’nun afişleri yasaklandı
Kurulan şirket sayısı yüzde 9.4 azaldı
Kapanan şirket sayısı yüzde 33.5 arttı
Serbest piyasada döviz fiyatları
1 Dolar 40 TL'ye koşuyor
Fatih Belediye Başkanı iddialara yanıt verdi
'Hemen bugün açıklayın'
'Bu bir felaket'
Erdoğan doğum oranına dikkat çekti
'Fatih Belediyesinden başlayacağım'
Özgür Özel Silivri'de konuştu
'Caymaya hakkı yok!'
Bahçeli'den Erdoğan'a adaylık cevabı
Minguzzi davasında karar
4 kişi serbest bırakıldı
Halit Ergenç ve Rıza Kocaoğlu'na ceza
Yalan tanıklık davasında karar
Bayram tatili 9 güne uzatıldı mı?
Fahrettin Altun açıkladı
Kamuoyunun gündeminden düşmeyen davada mütalaa açıklandı
Savcı, Zehra Kınık'a hapis cezası talep etti
ABD’de küçük uçak yerleşim bölgesine düştü
En az 15 ev ile çok sayıda araç yandı, çok sayıda ölü var
İslam dünyası susuyor, Yemen vazgeçmiyor
İsrail'e yeni füze saldırısı daha
Bir ülke daha 'milli paralarla ticaret' dedi
Afganistan, Çin ve Rusya'nın kapısını çaldı
İlk kez hakim karşısında
Ahmet Özer neyle suçlanıyor?
Savcılıktan Emniyet’e talimat
İmamoğlu’nun afişleri yasaklandı
Kurulan şirket sayısı yüzde 9.4 azaldı
Kapanan şirket sayısı yüzde 33.5 arttı
Serbest piyasada döviz fiyatları
1 Dolar 40 TL'ye koşuyor
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.