Türkiye'de kötü kolesterol oranı yüksek
Kandaki kolesterol düzeyini etkileyen birçok faktörün olduğunu belirten Kardiyoloji Uzmanı Dr. Hakan Şengül, Türkiye'de 10 milyon kişinin kötü kolesterol (LDL) oranının yüksek olduğunu söyledi
19.04.2017 00:00:00
Kardiyoloji Uzmanı Dr. Hakan Şengül, Türkiye'de 10 milyon kişinin kötü kolesterol (LDL) oranının yüksek olduğunu söyledi.
Vücudumuzun doğru çalışması için kolesterole ihtiyacı olduğunu ifade eden Alanya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Hakan Şengül, "Aynı zamanda vücudumuzda da kolesterol üretilir. Kolesterol, bazı hormonlar, D vitamini ve yediklerimizi sindirmemize yardımcı olan bazı maddeleri üretmek için hammadde olarak kullanılır. Yediğimiz bazı besinlerde de bulunur. LDL kolesterolü kötü kolesterol olarak bilinir. Kandaki seviyesi ne kadar yüksekse koroner kalp hastalığına (KKH) yakalanma olasılığı da o kadar yüksek olur. HDL kolesterolü ise iyi kolesterol olarak biliniyor ve kandaki seviyesi ne kadar yüksekse koroner kalp hastalığına (KKH) yakalanma olasılığı da o kadar düşüktür" dedi.
Türkiye'de 10 milyon kişinin kötü kolesterol (LDL) oranının yüksek olduğunu söyleyen Dr. Şengül, "Türkiye'de erişkin erkeklerin yüzde 30.5'i, kadınların ise yüzde 38'inde LDL kolesterol düzeyi yüksek bulunuyor. Bu da yaklaşık 10 milyon kişinin LDL kolesterol düzeyinin yüksek olduğu anlamına geliyor. Yapılan araştırmalar, koroner kalp hastalığı riskini gösteren diğer bir ölçüm olan toplam kolesterol ile HDL kolesterol düzeylerinin oranı da Türkiye de yüksek olduğunu ortaya koymaktadır. Bu oran erişkin erkeklerin yüzde 37'si, kadınların yüzde 32'sinin yüksek risk taşıdığını işaret ediyor. Araştırmalar, kan kolesterol düzeyinin yüzde 10 düşürülmesinin kalp hastalığı riskini yüzde 12 ila 20 oranında azalttığını ortaya koymaktadır" diye konuştu.
'Kolesterol düzeyini etkileyen çok faktör var'
Kandaki kolesterol düzeyini etkileyen birçok faktör olduğunu belirten Dr. Şengül, bunlardan bazılarının kontrol edilebildiğini, bazılarının ise edilemediğini dile getirerek, "Kontrol edemeyeceğimiz faktörler kalıtım, cinsiyet ve yaştır. Kalıtsal faktörler, aile içinde sonraki kuşaklara genetik olarak aktarılan bazı hastalıklar vardır. Bu hastalıklarda kişinin kötü kolesterolü yapısal olarak çok yüksektir ve erken yaşta kalp krizi geçirebilir. Erkeklerde kolesterol düzeyi ise kadınlardan düşüktür. Kadınlar yaşlandıkça kolesterol düzeyleri yükselir. Kontrol edebilen faktörler ise beslenme tarzı, kilo ve aktivitelerdir. Doymuş yağlar kolesterolünüzü yediğiniz her şeyden daha çok yükseltir. Trans yağlar ve hayvansal kaynaklı besinler de (tereyağı, yağlı et, tam yağlı peynir gibi) kolesterolünüzü yükseltir. Fazla kilolu olmak ise kötü kolesterolü artırır, iyi kolesterolü azaltır ve toplam kolesterolü yükseltir. Düzenli egzersiz yapmazsanız ise kilo alabilirsiniz. Bunun sonuncunda da yağlanmaya bağlı olarak kötü kolesterolünüz artabilir. Düzenli egzersiz iyi kolesterolünüzü yükseltmenize yardımcı olabilir" dedi.
Dr. Şengül, bitkisel sterollerin kolesterol oranını düşürmeye, düşük kolesterolün kalp ve damar sağlığının korunmasına yardımcı olduğunu belirtti. İHA
Vücudumuzun doğru çalışması için kolesterole ihtiyacı olduğunu ifade eden Alanya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Hakan Şengül, "Aynı zamanda vücudumuzda da kolesterol üretilir. Kolesterol, bazı hormonlar, D vitamini ve yediklerimizi sindirmemize yardımcı olan bazı maddeleri üretmek için hammadde olarak kullanılır. Yediğimiz bazı besinlerde de bulunur. LDL kolesterolü kötü kolesterol olarak bilinir. Kandaki seviyesi ne kadar yüksekse koroner kalp hastalığına (KKH) yakalanma olasılığı da o kadar yüksek olur. HDL kolesterolü ise iyi kolesterol olarak biliniyor ve kandaki seviyesi ne kadar yüksekse koroner kalp hastalığına (KKH) yakalanma olasılığı da o kadar düşüktür" dedi.
Türkiye'de 10 milyon kişinin kötü kolesterol (LDL) oranının yüksek olduğunu söyleyen Dr. Şengül, "Türkiye'de erişkin erkeklerin yüzde 30.5'i, kadınların ise yüzde 38'inde LDL kolesterol düzeyi yüksek bulunuyor. Bu da yaklaşık 10 milyon kişinin LDL kolesterol düzeyinin yüksek olduğu anlamına geliyor. Yapılan araştırmalar, koroner kalp hastalığı riskini gösteren diğer bir ölçüm olan toplam kolesterol ile HDL kolesterol düzeylerinin oranı da Türkiye de yüksek olduğunu ortaya koymaktadır. Bu oran erişkin erkeklerin yüzde 37'si, kadınların yüzde 32'sinin yüksek risk taşıdığını işaret ediyor. Araştırmalar, kan kolesterol düzeyinin yüzde 10 düşürülmesinin kalp hastalığı riskini yüzde 12 ila 20 oranında azalttığını ortaya koymaktadır" diye konuştu.
'Kolesterol düzeyini etkileyen çok faktör var'
Kandaki kolesterol düzeyini etkileyen birçok faktör olduğunu belirten Dr. Şengül, bunlardan bazılarının kontrol edilebildiğini, bazılarının ise edilemediğini dile getirerek, "Kontrol edemeyeceğimiz faktörler kalıtım, cinsiyet ve yaştır. Kalıtsal faktörler, aile içinde sonraki kuşaklara genetik olarak aktarılan bazı hastalıklar vardır. Bu hastalıklarda kişinin kötü kolesterolü yapısal olarak çok yüksektir ve erken yaşta kalp krizi geçirebilir. Erkeklerde kolesterol düzeyi ise kadınlardan düşüktür. Kadınlar yaşlandıkça kolesterol düzeyleri yükselir. Kontrol edebilen faktörler ise beslenme tarzı, kilo ve aktivitelerdir. Doymuş yağlar kolesterolünüzü yediğiniz her şeyden daha çok yükseltir. Trans yağlar ve hayvansal kaynaklı besinler de (tereyağı, yağlı et, tam yağlı peynir gibi) kolesterolünüzü yükseltir. Fazla kilolu olmak ise kötü kolesterolü artırır, iyi kolesterolü azaltır ve toplam kolesterolü yükseltir. Düzenli egzersiz yapmazsanız ise kilo alabilirsiniz. Bunun sonuncunda da yağlanmaya bağlı olarak kötü kolesterolünüz artabilir. Düzenli egzersiz iyi kolesterolünüzü yükseltmenize yardımcı olabilir" dedi.
Dr. Şengül, bitkisel sterollerin kolesterol oranını düşürmeye, düşük kolesterolün kalp ve damar sağlığının korunmasına yardımcı olduğunu belirtti. İHA