Türkiye'ye F-35 kazığı
ABD'nin yazılım kodlarını ısrarla vermediği “uçan tabut” diye ifade edilen F-35 savaş uçaklarından 100 tane satın almaya hazırlanan Türkiye, 16 milyar dolarını çöpe atacak. Yazılım kodlarını alamayan Hollanda F-35 projesinden çekilmişti
25.02.2012 00:00:00
YENİ MESAJ – ORHAN DEDE
Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz'ın geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamaya göre Türkiye, ABD'den 100 tane Müşterek Taarruz Uçağı (JSF) F–35 savaş uçağı alacak. 16 milyar dolar ödeyerek satın alınacak Amerikan Lockheed Martin firmasının ürettiği F–35 uçaklarının kaynak kodlarını ABD, Türkiye'ye vermeye yanaşmıyor. Kaynak kodları ABD'nin elinde olan son teknolojiyle donatılmış bu uçaklar ABD'nin onaylamadığı hiçbir savaşta kullanılamayacak. Çünkü ABD istediği an bu uçakların kontağını kapatabilecek. Uçaklardaki yazılım kaynak kodlarını alamadığı için Hollanda ortaklıktan daha önce çekilmişti. ABD, Müşterek Taarruz Uçağı Programı kapsamında 2 bin 443 adet F–35 Joint Strike Fighter'ın üretileceğini açıkladı. Bir F-35'in maliyeti proje başlarken 60 milyon dolar olarak hesaplanırken, şu anda Türkiye'ye bir uçağın maliyeti 160 milyon doları buluyor. F-35 tek jet motorlu olarak üretiliyor. 3 varyasyonu olan uçak F-35A, F-35B ve F-35C diye adlandırılıyor. Türkiye'nin alacağı F-35'ler A modeli olacak. Yani geleneksel uçaklar gibi kalkıp, iniş yapacaklar.
Sadece pilot Türk olacak
Savaş uçaklarında kullanılan yazılım kodları uçağın en kritik sistemini oluşturuyor ve yazılım kodları bilinmediği sürece uçaklarla istenilen tüm görevleri yapabilmek mümkün olmuyor. Yani yazılım kodlarını alamayan Türkiye, 16 milyar dolar ödediği bu uçaklara tam anlamıyla hâkim olamayacak. Yani sadece pilot Türk olacak, uçakta geri kalan her şey ABD'ye hizmet edecek. F–16'larda da yazılım kodları alınamadığı için ciddi sorunlar yaşanmıştı. NATO yazılımına sahip olan F–16 savaş uçakları Ege'de it dalaşı yaşanan yunan savaş uçaklarını hala dost uçaklar olarak değerlendiriyor. Görünmezlik özelliği olan ve sesten hızlı uçan F–35 savaş uçağı ‘ağ merkezli' savaş kavramına cevap veriyor. Uçak taktik bilgileri elde ediyor, çözümlüyor ve istenilen amaca yönelik olarak kullanabiliyor. Eğer yazılım kodlarını elde edip güvenilir hale getirmezseniz uçağın elde ettiği taktik bilgilerin etkin kullanılması mümkün olamıyor. Uzmanlara göre ABD bu savaş uçaklarının kendi istemediği bir şekilde kullanılmasından endişe ettiği için Türkiye gibi ülkelere F–35'lerin kodlarını vermeyecek.
Uçan tabut mu alıyoruz?
ABD, uçakların yazılımını Türkiye'yle paylaşmayacak. Kontrol ABD'de olduğu için, tüm uçuş bilgilerinin ABD'ye gönderileceği belirtildi. Gizli ve bağımsız hareket etme imkânı olmayan projeyle ilgili onlarca eleştiri yapılmasına rağmen hükümetin kararını anlamak mümkün değil. Söz konusu F–35 uçaklarıyla ilgili yasal düzenlemenin yapıldığı 2008 yılındaki Meclis görüşmelerinde, TBMM'de bazı vekiller F–35 savaş uçaklarını “uçan soba borusu ve uçan tabuta” benzetmişti. Amerikalı yazar Alvin Toffler 1995 yılında yayınlanan “Savaş ve Anti-Savaş (War and Anti-War)” adlı kitabında ABD'de konuştuğu generallerin kendisine “Biz herhangi bir uçağı herhangi bir boylamı geçmesi halinde düşecek şekilde önceden ayarlayabiliriz” dediğini açıklamıştı.
İlk planda alınacak iki F-35 savaş uçağının 2015'te Türkiye'ye teslim edilmesi planlanıyor. ABD Savunma Bakanlığı Pentagon bile sipariş ettiği 179 uçağın alımını iptal etti. Bundan dolayı F-35'lerin maliyetinin daha artmasına kesin gözle bakılıyor. Pentagon, iptale bütçe kısıntısını gerekçe olarak göstermişti. Ancak uzmanlar iptalleri, uçaklardan beklenen performansın alınamıyor olmasına bağlıyor.
Tehlikeler neler?
Savunma Sanayii Müsteşarlığı'nın (SSM) F-35 uçaklarıyla ilgili bazı olumsuz rapor ve yazışmalar yaptığı da biliniyor. Savunma Sanayii Müsteşarlığı yazışmalarında da ABD'nin yazılım kodlarını Türkiye'ye vermemesinin ileride çok ciddi sorunlar yaratacağı belirtiliyor.
F-35 jetlerinin dışarıdan yönlendirilebileceği, elektronik harp karşısında savunmasız kalabileceği ve yazılıma herhangi bir müdahalede bulunulamayacağına işaret ediliyor.
Uçağın tüm harekât bilgileri, ABD'deki üretici firma olan Lockheed/Martin firmasına sürekli uydu üzerinden gönderebilecek. Bu yolla ABD'nin uçağın tüm harekâtlarını ve gittiği yerleri öğrenebileceği belirtiyor. Yeni nesil F-35'lerde bulunan son derece gelişkin uydu bağlantılı kontrol sistemleri sayesinde ise ABD'nin Türk Hava Kuvvetleri'nin tüm manevralarını denetleyebilmesi ve gerektiği durumda engelleyebilmesi mümkün hale gelecek. “Kapalı kutu” olarak tasarlanması nedeniyle bu kontrol sistemlerinin üzerinde değişiklik yapmak mümkün olamıyor.
Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz'ın geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamaya göre Türkiye, ABD'den 100 tane Müşterek Taarruz Uçağı (JSF) F–35 savaş uçağı alacak. 16 milyar dolar ödeyerek satın alınacak Amerikan Lockheed Martin firmasının ürettiği F–35 uçaklarının kaynak kodlarını ABD, Türkiye'ye vermeye yanaşmıyor. Kaynak kodları ABD'nin elinde olan son teknolojiyle donatılmış bu uçaklar ABD'nin onaylamadığı hiçbir savaşta kullanılamayacak. Çünkü ABD istediği an bu uçakların kontağını kapatabilecek. Uçaklardaki yazılım kaynak kodlarını alamadığı için Hollanda ortaklıktan daha önce çekilmişti. ABD, Müşterek Taarruz Uçağı Programı kapsamında 2 bin 443 adet F–35 Joint Strike Fighter'ın üretileceğini açıkladı. Bir F-35'in maliyeti proje başlarken 60 milyon dolar olarak hesaplanırken, şu anda Türkiye'ye bir uçağın maliyeti 160 milyon doları buluyor. F-35 tek jet motorlu olarak üretiliyor. 3 varyasyonu olan uçak F-35A, F-35B ve F-35C diye adlandırılıyor. Türkiye'nin alacağı F-35'ler A modeli olacak. Yani geleneksel uçaklar gibi kalkıp, iniş yapacaklar.
Sadece pilot Türk olacak
Savaş uçaklarında kullanılan yazılım kodları uçağın en kritik sistemini oluşturuyor ve yazılım kodları bilinmediği sürece uçaklarla istenilen tüm görevleri yapabilmek mümkün olmuyor. Yani yazılım kodlarını alamayan Türkiye, 16 milyar dolar ödediği bu uçaklara tam anlamıyla hâkim olamayacak. Yani sadece pilot Türk olacak, uçakta geri kalan her şey ABD'ye hizmet edecek. F–16'larda da yazılım kodları alınamadığı için ciddi sorunlar yaşanmıştı. NATO yazılımına sahip olan F–16 savaş uçakları Ege'de it dalaşı yaşanan yunan savaş uçaklarını hala dost uçaklar olarak değerlendiriyor. Görünmezlik özelliği olan ve sesten hızlı uçan F–35 savaş uçağı ‘ağ merkezli' savaş kavramına cevap veriyor. Uçak taktik bilgileri elde ediyor, çözümlüyor ve istenilen amaca yönelik olarak kullanabiliyor. Eğer yazılım kodlarını elde edip güvenilir hale getirmezseniz uçağın elde ettiği taktik bilgilerin etkin kullanılması mümkün olamıyor. Uzmanlara göre ABD bu savaş uçaklarının kendi istemediği bir şekilde kullanılmasından endişe ettiği için Türkiye gibi ülkelere F–35'lerin kodlarını vermeyecek.
Uçan tabut mu alıyoruz?
ABD, uçakların yazılımını Türkiye'yle paylaşmayacak. Kontrol ABD'de olduğu için, tüm uçuş bilgilerinin ABD'ye gönderileceği belirtildi. Gizli ve bağımsız hareket etme imkânı olmayan projeyle ilgili onlarca eleştiri yapılmasına rağmen hükümetin kararını anlamak mümkün değil. Söz konusu F–35 uçaklarıyla ilgili yasal düzenlemenin yapıldığı 2008 yılındaki Meclis görüşmelerinde, TBMM'de bazı vekiller F–35 savaş uçaklarını “uçan soba borusu ve uçan tabuta” benzetmişti. Amerikalı yazar Alvin Toffler 1995 yılında yayınlanan “Savaş ve Anti-Savaş (War and Anti-War)” adlı kitabında ABD'de konuştuğu generallerin kendisine “Biz herhangi bir uçağı herhangi bir boylamı geçmesi halinde düşecek şekilde önceden ayarlayabiliriz” dediğini açıklamıştı.
İlk planda alınacak iki F-35 savaş uçağının 2015'te Türkiye'ye teslim edilmesi planlanıyor. ABD Savunma Bakanlığı Pentagon bile sipariş ettiği 179 uçağın alımını iptal etti. Bundan dolayı F-35'lerin maliyetinin daha artmasına kesin gözle bakılıyor. Pentagon, iptale bütçe kısıntısını gerekçe olarak göstermişti. Ancak uzmanlar iptalleri, uçaklardan beklenen performansın alınamıyor olmasına bağlıyor.
Tehlikeler neler?
Savunma Sanayii Müsteşarlığı'nın (SSM) F-35 uçaklarıyla ilgili bazı olumsuz rapor ve yazışmalar yaptığı da biliniyor. Savunma Sanayii Müsteşarlığı yazışmalarında da ABD'nin yazılım kodlarını Türkiye'ye vermemesinin ileride çok ciddi sorunlar yaratacağı belirtiliyor.
F-35 jetlerinin dışarıdan yönlendirilebileceği, elektronik harp karşısında savunmasız kalabileceği ve yazılıma herhangi bir müdahalede bulunulamayacağına işaret ediliyor.
Uçağın tüm harekât bilgileri, ABD'deki üretici firma olan Lockheed/Martin firmasına sürekli uydu üzerinden gönderebilecek. Bu yolla ABD'nin uçağın tüm harekâtlarını ve gittiği yerleri öğrenebileceği belirtiyor. Yeni nesil F-35'lerde bulunan son derece gelişkin uydu bağlantılı kontrol sistemleri sayesinde ise ABD'nin Türk Hava Kuvvetleri'nin tüm manevralarını denetleyebilmesi ve gerektiği durumda engelleyebilmesi mümkün hale gelecek. “Kapalı kutu” olarak tasarlanması nedeniyle bu kontrol sistemlerinin üzerinde değişiklik yapmak mümkün olamıyor.