'Türkiye'ye rekor yatırım gelecek'
Türkiye'de faiz oranlarının yatırımcıyı çekmek için yeterli bir seviyede olduğunu belirten Uluslararası Finans Enstitüsü İcra Direktörü Hung Tran, "Türkiye'ye bu yıl 51.3 milyar dolarlık sermaye girişi olacağı beklentimizi koruyoruz" dedi
07.08.2018 00:00:00
Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF) İcra Direktörü Hung Tran, gelişmekte olan ülke piyasalarına yönelik sermaye akımları, ticaret savaşlarının etkileri ve Çin piyasasındaki son gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Gelişmekte olan ülkelere 2017'deki güçlü para girişlerinin ardından bu yıl sermaye akımlarının şeklinde bazı değişiklikler yaşandığını anlatan Tran, ikinci çeyrekteki çıkışlara rağmen hala pozitif bir görünüm bulunduğunu söyledi.
Tran, ikinci çeyrek boyunca dünya ticareti yapısındaki değişikliklerin, bazı gelişmekte olan ülkelerde önemli dengesizliklerin artmasına yardımcı olduğunu aktararak, bu durumun güçlü sermaye çıkışı ve yerel para birimleri ile varlık fiyatlarında düşüşün deneyimlenmesini beraberinde getirdiğini ifade etti.
Gelişmekte olan ülkelere ilişkin Temmuz ayı verilerinin, sermaye akışlarında toparlanmaya işaret ettiğini belirten Tran, "Gelişmekte olan ülke varlıkları, ikinci çeyrekte yaşanan güçlü net çıkışlar sonrasında Temmuz ayında bir miktar toparlanma kaydetti. Gelişmekte olan ülkelere sermaye akımlarının ileriye dönük devam etmesi, para politikalarındaki normalleşmenin nasıl uygulanacağına bağlı. Eğer ABD Merkez Bankası (Fed), yıl sonuna kadar faizlerde beklenenden daha az artırıma gider, dolar istikrar kazanır ve ticaret gerilimi daha artmazsa, Temmuz ayında görülen sermaye girişleri yıl sonuna kadar devam edebilir. Muhtemelen gelişmekte olan ülkeler yılı net sermaye akımları açısından pozitif tamamlayacaktır" diye konuştu.
'Türkiye'deki şartlar yatırımcı için cazip'
Hung Tran, Türkiye ekonomisi ve finansal piyasalarına yönelik de değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye'de yüksek enflasyon ve faiz ortamının bulunduğunu belirten Tran, "Türkiye'de faiz oranları, yatırımcıyı çekmek için yeterli bir seviyede ancak, yatırımcılar açısından Merkez Bankası'nın hangi seviyelerde ne kadar kalacağı önemli. Çünkü uzun süre yüksek faiz oranları seviyelerinde kalınması, ekonomik büyüme ve faaliyet üzerinde negatif bir etki yaratacaktır. Biz mevcut koşullar altında şu ana kadar Türkiye'ye iyi bir sermaye girişi olduğunu düşünüyoruz. Ancak girişler dış borçlanma gereksinimini karşılayacak kadar güçlü değil. Bu yüzden döviz rezervleri ve lira üzerindeki baskı devam ediyor" diye konuştu.
Tran, "IIF olarak Türkiye'ye bu yıl sonunda net sermaye girişi miktarının 51.3 milyar dolar olacağını öngörüsünde bulunmuştunuz.Bu beklentinizde revizyona gidecek misiniz" sorusu üzerine, şu yanıtı verdi: "Biz şu an için Türkiye'ye bu yıl 51.3 milyar dolarlık sermaye girişi olacağı beklentimizi koruyoruz. Bununla birlikte sermaye girişi kalitesi ve sağlamlığının geçen yıla göre çok azaldığını söyleyebilirim. Dolayısıyla beklentimizi koruyoruz ancak sermaye girişlerinin kalitesinin oldukça düşük ve daha spekülatif olduğunu belirtmek istiyoruz."
Gelişmekte olan ülkelere 2017'deki güçlü para girişlerinin ardından bu yıl sermaye akımlarının şeklinde bazı değişiklikler yaşandığını anlatan Tran, ikinci çeyrekteki çıkışlara rağmen hala pozitif bir görünüm bulunduğunu söyledi.
Tran, ikinci çeyrek boyunca dünya ticareti yapısındaki değişikliklerin, bazı gelişmekte olan ülkelerde önemli dengesizliklerin artmasına yardımcı olduğunu aktararak, bu durumun güçlü sermaye çıkışı ve yerel para birimleri ile varlık fiyatlarında düşüşün deneyimlenmesini beraberinde getirdiğini ifade etti.
Gelişmekte olan ülkelere ilişkin Temmuz ayı verilerinin, sermaye akışlarında toparlanmaya işaret ettiğini belirten Tran, "Gelişmekte olan ülke varlıkları, ikinci çeyrekte yaşanan güçlü net çıkışlar sonrasında Temmuz ayında bir miktar toparlanma kaydetti. Gelişmekte olan ülkelere sermaye akımlarının ileriye dönük devam etmesi, para politikalarındaki normalleşmenin nasıl uygulanacağına bağlı. Eğer ABD Merkez Bankası (Fed), yıl sonuna kadar faizlerde beklenenden daha az artırıma gider, dolar istikrar kazanır ve ticaret gerilimi daha artmazsa, Temmuz ayında görülen sermaye girişleri yıl sonuna kadar devam edebilir. Muhtemelen gelişmekte olan ülkeler yılı net sermaye akımları açısından pozitif tamamlayacaktır" diye konuştu.
'Türkiye'deki şartlar yatırımcı için cazip'
Hung Tran, Türkiye ekonomisi ve finansal piyasalarına yönelik de değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye'de yüksek enflasyon ve faiz ortamının bulunduğunu belirten Tran, "Türkiye'de faiz oranları, yatırımcıyı çekmek için yeterli bir seviyede ancak, yatırımcılar açısından Merkez Bankası'nın hangi seviyelerde ne kadar kalacağı önemli. Çünkü uzun süre yüksek faiz oranları seviyelerinde kalınması, ekonomik büyüme ve faaliyet üzerinde negatif bir etki yaratacaktır. Biz mevcut koşullar altında şu ana kadar Türkiye'ye iyi bir sermaye girişi olduğunu düşünüyoruz. Ancak girişler dış borçlanma gereksinimini karşılayacak kadar güçlü değil. Bu yüzden döviz rezervleri ve lira üzerindeki baskı devam ediyor" diye konuştu.
Tran, "IIF olarak Türkiye'ye bu yıl sonunda net sermaye girişi miktarının 51.3 milyar dolar olacağını öngörüsünde bulunmuştunuz.Bu beklentinizde revizyona gidecek misiniz" sorusu üzerine, şu yanıtı verdi: "Biz şu an için Türkiye'ye bu yıl 51.3 milyar dolarlık sermaye girişi olacağı beklentimizi koruyoruz. Bununla birlikte sermaye girişi kalitesi ve sağlamlığının geçen yıla göre çok azaldığını söyleyebilirim. Dolayısıyla beklentimizi koruyoruz ancak sermaye girişlerinin kalitesinin oldukça düşük ve daha spekülatif olduğunu belirtmek istiyoruz."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.