TÜSİAD'da bir ilk! Özilhan'dan tarım vurgusu
Bugüne kadar sanayi, finans ve hizmet sektörlerini öne çıkaran TÜSİAD, ilk kez tarıma vurgu yaptı. TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Tuncay Özilhan, "Türkiye'de çiftçilerin oranı yüzde 10’dan eriyip yüzde 3’e düşmüştür. Tarımı ihmal eden ülkeler geleceklerini tehlikeye atar" dedi
20.02.2019 00:00:00





RECEP BAHAR/İSTANBUL
Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği'nin (TÜSİAD) İstanbul'da düzenlenen 49. Genel Kurul Toplantısı'na TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Tuncay Özilhan'ın tarım ve ekonomi konusundaki çıkışları damga vurdu. Yıllardır sanayi, finans ve hizmet sektörlerine vurgu yapan TÜSİAD, ilk defa tarım başlığını öne çıkarmış oldu.
Türkiye'nin önemli sorunlarından birinin de bölgeler arasındaki ekonomik ve toplumsal gelişmişlik farklılıkları olduğunu dile getiren Özilhan, bölgeler arası gelir eşitsizliğindeki iyileşmelere rağmen zengin bölgelerde ortalama gelirin yoksul bölgelerin üç katı olduğunu vurguladı. Özilhan, "Yerel kalkınma çok ciddi bir meselemiz" dedi.
Türkiye'de gıda fiyatları roketledi
Gıda fiyatlarındaki artışa dikkati çeken Özilhan, şunları söyledi: "Bazı gıda ürünlerinin fiyatlarında meydana gelen çok yüksek artışlarda, iklim koşullarının bir etkisi olduğunu kabul etsek dahi, gıda fiyatlarının 10 yıldan beri enflasyonun üzerinde seyrediyor olması, meselenin hava koşullarından ibaret olmadığını ortaya koyuyor. 2007'den 2018'e dünyada gıda fiyatlarındaki artış sadece yüzde 10 olmuş. Ülkemizde ise yüzde 200... Gıda fiyatları uzunca bir süredir tüketici fiyatlarından çok daha hızlı artıyor. Son haftalarda gıda fiyatlarındaki aşırı yükselişe karşı, hızla bazı önlemler alınıyor. Fakat sorunun yapısal boyutunu çözmeye dönük bir irade görmüyoruz. Hal yasası, tanzim satış mağazaları, operasyonlar, denetimler gibi gıda fiyatlarına dönük önlemler, fiyatları belli bir süre için aşağı çekmeye muvaffak olacaktır. Ancak, tarım üretimindeki sorunlar devam ettiği sürece, fiyatlar yeniden artış eğilimine girecektir. Çünkü gıda fiyatlarındaki artışın esas nedeni, tarımın içine düşmüş olduğu durumdur. Tarıma verilen teşviklerin eriyip gittiği, araziye verilen teşviklerin etkin kullanılamadığı, tarımsal girdilerin fiyatlarının hızla tırmandığı bir yapının kaçınılmaz sonucu tarımsal üretimin azalması ve çalışabilir yaştaki nüfusun neredeyse tamamının köyleri terk etmesidir."
Köyler boşalıyor
Türkiye'de kırsal kesimde yaşayanların oranının son 10 yılda yüzde 34'ten yüzde 16'ya düştüğüne işaret eden Özilhan, "Kentlerde ve metropollerde yaşayanların oranı yüzde 66'dan yüzde 84'e yükselmiştir. Çiftçilerin oranı ise yüzde 10'dan eriyip yüzde 3'e düşmüştür. Nitekim üretim istatistiklerine baktığımızda, 2018 yılında, bir önceki yıla göre, tahıllar ve diğer bitkisel ürünlerde yüzde 5.8, sebzelerde ise yüzde 2.6 üretim azalması dikkati çekiyor. Üretimin azaldığı, çiftçiliğin yok olduğu, buna karşılık tüketimin hızla arttığı bir durumda, fiyat kontrolleri ile bir yere varılamaz."
İthalatla bu iş yürümez
"İthalata bağımlı hale gelmemek için tarımsal üretimi artırmak zorundayız" diyen Özilhan, "80 milyonluk bir ülke olarak, Türkiye'nin gıda güvenliği ve güvenilirliğinden taviz vermesini kabul edemeyiz. Tarımı ihmal eden ülkeler geleceklerini tehlikeye atar. Biz ihmal etmeyelim. Tarıma, sanayileşme kadar önem vermek, yatırım yapmak durumundayız" dedi.
Özilhan, tarımda kooperatifçiliğin yaygınlaşması gerektiğini söyledi.
Fazla adrenalin bünyeye zararlı
ÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Tuncay Özilhan'ın kritik konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
• Dünya siyasetinde tırmanan gerilim ve belirsizlik, dünya ekonomisinde kara bulutlar, Türkiye ekonomisinde işsizlik, enflasyon, iflaslar, üretimdeki daralmayla mücadele, Güneydoğu sınırımızda devam eden tehditler ve bu ortamda yaklaşan yerel seçimler…
• Son yıllarda yapılan tüm seçimlerde olduğu gibi bir kez daha önemi aşırı vurgulanan bir seçim dönemine girdik. Yerel yöneticilerimizi seçeceğimiz bu seçimlerin ülkemiz için bir beka sorunu olduğu görüşüne rağmen, heyecan dozu oldukça düşük bir seçim süreci yaşıyoruz. Bu gözlem, seçimlere katılım oranının bu kez oldukça düşeceği öngörüleri ile de örtüşüyor.
• Yaklaşık 10 yıldan beri sürekli olarak siyasi hayatımızda yüksek adrenalin ile yaşıyoruz.
Ancak adrenalin insanı beslemez, iyileştirmez, tersine uzun süre maruz kalındığında yıpratır, sorunlara yol açar. Toplum olarak sürekli yüksek adrenalinden yorgun düştük; artık kavga etmek yerine, sakinliğe, huzura, geleceğimizden, umutlarımızdan, hayallerimizden konuşmaya ihtiyacımız var.
• Çin'in her alandaki hızlı yükselişi, ABD'nin dünya liderliğini sarsıyor. Harvard Belfer Center tarafından yapılan bir çalışmaya göre, dünya tarihinde yeni yükselmekte olan gücün, statüko için tehdit oluşturduğu 16 mücadelenin 12'sinin savaşla sonuçlandığını biliyoruz.
• Türkiye ekonomisinde üretim daralıyor, satışlar düşüyor, yeni istihdam yaratılamıyor ve işsizlik artıyor. Genel tablonun özeti: kısmi iyileşmeye rağmen ekonomide kırılganlıkları yaratan nedenler devam ediyor. Durum, Çinlilerin "susuzluğu gidermek için zehir içilmez" atasözünü akla getiriyor.
• Reel sektörün finansman sorunu çözülmezse, sorun bankacılık ve kamu sektörüne sıçrar. Derin finansal krizler böyle gelişir.
Yeni başkan 163 oyla seçildi
TÜSİAD'in yeni Yönetim Kurulu Başkanı Simone Kaslowski oldu. 165 üyenin oy kullandığı Genel Kurul'da Kaslowski, 163 oy aldı.
Kaslowski, seçim sonrası yaptığı konuşmasına, buğday tarımının ilk kez Anadolu'da Göbeklitepe'de yapıldığını hatırlatarak, "Biz bu çağda geleceğe dair yazmamız gereken yeni hikaye için gerekli enerjiye sahibiz. Türkiye, Mustafa Kemal Atatürk'ün çağının çok ötesindeki vizyonuyla bizlere armağan ettiği Cumhuriyet devrimleriyle muazzam bir sıçrama gerçekleştirdi. Türkiye'yi bulunduğu bölgede ve dünyada lider ülkelerden biri haline getiren de bu temel üzerinde inşa ettiği laik, sosyal, demokratik hukuk devleti anlayışı oldu" dedi.
Yapılan seçim sonrasında TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanlık Divanı Tuncay Özilhan, Ömer M. Koç, Arzuhan Doğan Yalçındağ, Ümit Boyner, Ömer Aras, Agah Uğur ve Tayfun Bayazıt"tan oluştu.
Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği'nin (TÜSİAD) İstanbul'da düzenlenen 49. Genel Kurul Toplantısı'na TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Tuncay Özilhan'ın tarım ve ekonomi konusundaki çıkışları damga vurdu. Yıllardır sanayi, finans ve hizmet sektörlerine vurgu yapan TÜSİAD, ilk defa tarım başlığını öne çıkarmış oldu.
Türkiye'nin önemli sorunlarından birinin de bölgeler arasındaki ekonomik ve toplumsal gelişmişlik farklılıkları olduğunu dile getiren Özilhan, bölgeler arası gelir eşitsizliğindeki iyileşmelere rağmen zengin bölgelerde ortalama gelirin yoksul bölgelerin üç katı olduğunu vurguladı. Özilhan, "Yerel kalkınma çok ciddi bir meselemiz" dedi.
Türkiye'de gıda fiyatları roketledi
Gıda fiyatlarındaki artışa dikkati çeken Özilhan, şunları söyledi: "Bazı gıda ürünlerinin fiyatlarında meydana gelen çok yüksek artışlarda, iklim koşullarının bir etkisi olduğunu kabul etsek dahi, gıda fiyatlarının 10 yıldan beri enflasyonun üzerinde seyrediyor olması, meselenin hava koşullarından ibaret olmadığını ortaya koyuyor. 2007'den 2018'e dünyada gıda fiyatlarındaki artış sadece yüzde 10 olmuş. Ülkemizde ise yüzde 200... Gıda fiyatları uzunca bir süredir tüketici fiyatlarından çok daha hızlı artıyor. Son haftalarda gıda fiyatlarındaki aşırı yükselişe karşı, hızla bazı önlemler alınıyor. Fakat sorunun yapısal boyutunu çözmeye dönük bir irade görmüyoruz. Hal yasası, tanzim satış mağazaları, operasyonlar, denetimler gibi gıda fiyatlarına dönük önlemler, fiyatları belli bir süre için aşağı çekmeye muvaffak olacaktır. Ancak, tarım üretimindeki sorunlar devam ettiği sürece, fiyatlar yeniden artış eğilimine girecektir. Çünkü gıda fiyatlarındaki artışın esas nedeni, tarımın içine düşmüş olduğu durumdur. Tarıma verilen teşviklerin eriyip gittiği, araziye verilen teşviklerin etkin kullanılamadığı, tarımsal girdilerin fiyatlarının hızla tırmandığı bir yapının kaçınılmaz sonucu tarımsal üretimin azalması ve çalışabilir yaştaki nüfusun neredeyse tamamının köyleri terk etmesidir."
Köyler boşalıyor
Türkiye'de kırsal kesimde yaşayanların oranının son 10 yılda yüzde 34'ten yüzde 16'ya düştüğüne işaret eden Özilhan, "Kentlerde ve metropollerde yaşayanların oranı yüzde 66'dan yüzde 84'e yükselmiştir. Çiftçilerin oranı ise yüzde 10'dan eriyip yüzde 3'e düşmüştür. Nitekim üretim istatistiklerine baktığımızda, 2018 yılında, bir önceki yıla göre, tahıllar ve diğer bitkisel ürünlerde yüzde 5.8, sebzelerde ise yüzde 2.6 üretim azalması dikkati çekiyor. Üretimin azaldığı, çiftçiliğin yok olduğu, buna karşılık tüketimin hızla arttığı bir durumda, fiyat kontrolleri ile bir yere varılamaz."
İthalatla bu iş yürümez
"İthalata bağımlı hale gelmemek için tarımsal üretimi artırmak zorundayız" diyen Özilhan, "80 milyonluk bir ülke olarak, Türkiye'nin gıda güvenliği ve güvenilirliğinden taviz vermesini kabul edemeyiz. Tarımı ihmal eden ülkeler geleceklerini tehlikeye atar. Biz ihmal etmeyelim. Tarıma, sanayileşme kadar önem vermek, yatırım yapmak durumundayız" dedi.
Özilhan, tarımda kooperatifçiliğin yaygınlaşması gerektiğini söyledi.
Fazla adrenalin bünyeye zararlı
ÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Tuncay Özilhan'ın kritik konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
• Dünya siyasetinde tırmanan gerilim ve belirsizlik, dünya ekonomisinde kara bulutlar, Türkiye ekonomisinde işsizlik, enflasyon, iflaslar, üretimdeki daralmayla mücadele, Güneydoğu sınırımızda devam eden tehditler ve bu ortamda yaklaşan yerel seçimler…
• Son yıllarda yapılan tüm seçimlerde olduğu gibi bir kez daha önemi aşırı vurgulanan bir seçim dönemine girdik. Yerel yöneticilerimizi seçeceğimiz bu seçimlerin ülkemiz için bir beka sorunu olduğu görüşüne rağmen, heyecan dozu oldukça düşük bir seçim süreci yaşıyoruz. Bu gözlem, seçimlere katılım oranının bu kez oldukça düşeceği öngörüleri ile de örtüşüyor.
• Yaklaşık 10 yıldan beri sürekli olarak siyasi hayatımızda yüksek adrenalin ile yaşıyoruz.
Ancak adrenalin insanı beslemez, iyileştirmez, tersine uzun süre maruz kalındığında yıpratır, sorunlara yol açar. Toplum olarak sürekli yüksek adrenalinden yorgun düştük; artık kavga etmek yerine, sakinliğe, huzura, geleceğimizden, umutlarımızdan, hayallerimizden konuşmaya ihtiyacımız var.
• Çin'in her alandaki hızlı yükselişi, ABD'nin dünya liderliğini sarsıyor. Harvard Belfer Center tarafından yapılan bir çalışmaya göre, dünya tarihinde yeni yükselmekte olan gücün, statüko için tehdit oluşturduğu 16 mücadelenin 12'sinin savaşla sonuçlandığını biliyoruz.
• Türkiye ekonomisinde üretim daralıyor, satışlar düşüyor, yeni istihdam yaratılamıyor ve işsizlik artıyor. Genel tablonun özeti: kısmi iyileşmeye rağmen ekonomide kırılganlıkları yaratan nedenler devam ediyor. Durum, Çinlilerin "susuzluğu gidermek için zehir içilmez" atasözünü akla getiriyor.
• Reel sektörün finansman sorunu çözülmezse, sorun bankacılık ve kamu sektörüne sıçrar. Derin finansal krizler böyle gelişir.
Yeni başkan 163 oyla seçildi
TÜSİAD'in yeni Yönetim Kurulu Başkanı Simone Kaslowski oldu. 165 üyenin oy kullandığı Genel Kurul'da Kaslowski, 163 oy aldı.
Kaslowski, seçim sonrası yaptığı konuşmasına, buğday tarımının ilk kez Anadolu'da Göbeklitepe'de yapıldığını hatırlatarak, "Biz bu çağda geleceğe dair yazmamız gereken yeni hikaye için gerekli enerjiye sahibiz. Türkiye, Mustafa Kemal Atatürk'ün çağının çok ötesindeki vizyonuyla bizlere armağan ettiği Cumhuriyet devrimleriyle muazzam bir sıçrama gerçekleştirdi. Türkiye'yi bulunduğu bölgede ve dünyada lider ülkelerden biri haline getiren de bu temel üzerinde inşa ettiği laik, sosyal, demokratik hukuk devleti anlayışı oldu" dedi.
Yapılan seçim sonrasında TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanlık Divanı Tuncay Özilhan, Ömer M. Koç, Arzuhan Doğan Yalçındağ, Ümit Boyner, Ömer Aras, Agah Uğur ve Tayfun Bayazıt"tan oluştu.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.