Tuz kokmuş, ip kopmuş

Tuzun dahi koktuğunu ve artık iplerin tamamen koptuğunu gösteren belgeler yayınlandıkça, beyanlar ardı ardına geldikçe, en başından bu işlere bakması gereken Başbakan'ın hırçınlığı biraz daha artıyor, ses tonu daha da yükseliyor ve üslubunun şirazesi git gide bozuluyor.İktidar koltuğuna oturduğu gün, en yakınlarından, hatta önce kendi nefsinden başlayarak; "Biz bir hizmete talip olduk Allah da nasip etti, aman ha, milletin hakkına, kamunun ve yetimin malına göz dikmeyin" diye feryad etmediği için, bu gün her tarafa yayılan kötü kokuları örtbas etme gayreti ile bağırıp duruyor.Dün kızını dövmediği için bu gün dizlerini dövmeye devam ediyor.Ortada koskoca bir "gemicik" gerçeği durup dururken üzerini gazete parçaları ile örtmeye çalışıyor.Bu millet vekaletini, işlerini idare etme emanetini kendisine verdiği halde, o götürüp bu emaneti dışarıda ecnebilerle, içerde de ehliyetsiz kişilerle paylaştığı için; "Emanetler ehline verilmediği zaman kıyameti bekleyin" kutlu sözü bir kez daha gerçekleşmiş ve kıyamet kopmuştur.Altı yıldır sayın Erdoğan Başbakanlığında yol alan koca Türkiye gemisi karaya oturmak üzeredir ve kaptan köşkündeki Başbakanın yüksek perdeden bağırıp-çağırması da maalesef yine bu tehlikeyi milletten saklamak içindir.En yakınındaki arkadaşlarından, altı yıldır beraber yürüdüğü ve partinin ikinci adamı konumundaki sayın Bülent Arınç'tan gelen şu itiraflar artık bu kadronun tuzu dahi kokuttuğunun çok açık ilanıdır:"Ben 25 yıllık hukukçu ve siyasetçiyim. Yıllar yılı genele kıyasla çok yüksek olan milletvekili maaşını alıyorum. Benim 25 yıllık tasarruf birikimim 61 milyar. Sağlam bir arabam olsun istedim ve 105 milyara bir arabayla pazarlık ettim. Eksik olan 44 milyarı ben ve eşim bankaya gidip kredi alarak karşıladık ve her ay maaşımdan 2.5 milyar geri ödüyorum. Sorarım size asla müsrif olmayan ben, 25 yılda 60 milyar biriktirebilirken  geçmişlerini bildiğim bazı arkadaşlarımın milyon dolarlık servetleri beni çok düşündürüyor... Nereden geliyor bu paralar? Biz AKP'yi yoksulluğu ve yolsuzluğu bitireceğiz diye kurmadık mı? Gördüğüm bazı şeylerden hicap duyuyorum."Evet, nerden geliyor bu paralar?Yoksulluğu ve yolsuzluğu bitirmek iddiası ile milletten oy toplayıp iktidar olan bu kadronun geldiği bu hal neyin nesi?Yönettiğiniz halk her gün biraz daha kemer sıkmak mecburiyetinde iken, her gün sofrasındaki ekmeğinden bir lokma,zeytininden birkaç tanesi eksilirken bu milyon dolarlı arkadaşlar nerden nasıl peyda oluyorlar?Ben değil, sayın Bülent Arınç soruyor ve gelinen noktadan hicap duyduğunu ilen ediyor.Bağırarak,birilerine küfürler sallayarak bu hicap durumu kapanabilir mi?