14 Nisan 2020 tarihi, Prof. Dr. Haydar Baş Hoca'nın ebedi aleme rihlet tarihidir.
Rihletinin ardından geçen her yıldönümünde olduğu gibi bu yıl da, kurucusu olduğu Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) teşkilatları tarafından hemen hemen her vilayette çeşitli etkinliklerle anılmakta ve ülke tarihine damgasını vuran fikirlerinin, genç kuşaklarca daha iyi kavranmasına katkı sunulmaktadır.
Hayatta iken, çeşitli televizyon programlarında, miting meydanlarında ve çok sayıdaki ilimizde yapılan kapalı spor salonu toplantılarında serdettiği fikirlerinin ve milletimizle paylaştığı görüşlerinin ne kadar isabetli olduğunu, onun yokluğunda yaşadığımız şu beş yılda çok daha iyi anladık ve kavradık.
Milletçe, keşke onun feryatlarına kulak verseydik, çözüm önerilerini dikkate alsaydık da, içinden geçtiğimiz devasa dertlere duçar olmasaydık, özellikle gelip gırtlağımıza kadar dayanan yoksulluk içine düşmeseydik.
Bu hazin manzarada tek tesellimiz, onun fikirlerini, memleket için çözüm önerilerini, milletin birliğini ve dirliğini sağlayacak çok hayati formüllerini takip eden, canlı tutan ve genç kuşaklara aktaran ve anlatan kurucusu olduğu BTP'nin çok aktif olması ve genç Genel Başkanı Sayın Hüseyin Baş ile yoluna devam ediyor olmasıdır.
Rihletinin beşinci yıldönümünde tekrar tekrar nice rahmetler dilerken, vefatının ardından yazmış olduğum bir şiirimi, özellikle genç kuşaklar için bir defa daha paylaşıyorum:
Sen sefer eyledin ebediyete
Canımızdan canlar aldın da gittin
Bir sızı düşürdün tüm cemiyete
Dünyaya velvele saldın da gittin
Sensiz yapayalnız sensiz dünya dar
Biz nasıl edelim ey Hoca Haydar
Bir derdimiz olsa sana gelirdik
Senin ile ağlar senle gülerdik
Acıları dilim dilim bölerdik
Yangın yürekleri deldin de gittin
Sensiz yapayalnız sensiz dünya dar
Biz kime gidelim ey Hoca Haydar
İnsanlığın derdi senin derdindi
Sen gidince deste deste dert indi
Sanki koca dağlar boynuma bindi
Dostlara son defa güldün de gittin
Sensiz yapayalnız sensiz dünya dar
Biz nasıl gülelim ey Hoca Haydar
"Birlik beraberlik" dedin dolaştın
Karda fırtınada nice dağ aştın
İsminle cisminle daima 'Baş'tın
Yaralara merhem çaldın da gittin
Sensiz yapayalnız sensiz dünya dar
Yaralar çoğaldı ey Hoca Haydar
"İnsan gönül" dedin yola koyuldun
Yedi iklim dört bucakta duyuldun
Düşmanlarca lokma lokma kıyıldın
Dosdoğru çizgide kaldın da gittin
Sensiz yapayalnız sensiz dünya dar
Nasıl da özledik ey Hoca Haydar
Yürekler kor gibi başımız duman
Kavuşmak acaba nerde ne zaman
Zikrullaha teşvik ettin her zaman
Kalpten kiri-pası sildin de gittin
Sensiz yapayalnız sensiz dünya dar
Hasret dağ gibi ey Hoca Haydar
Hakkın rızasını en üstte tuttun
Kınayıcıları toptan unuttun
Dünya telaşını arkaya attın
Adaleti şiar kıldın da gittin
Sensiz yapayalnız sensiz dünya dar
Kime ne diyelim ey Hoca Haydar
Aziz Karaca da yazdı bir destan
Yazık ki mahrumdur sen gibi dosttan
Şehitlik tepesi oldu gülistan
Bu fani dünyadan yıldın da gittin
Sensiz yapayalnız sensiz dünya dar
Bir gün geleceğiz ey Hoca Haydar
- Kiminin başı döner açlıktan kiminin başı çıkmaz balçıktan / 29.04.2025
- Gelsin / 25.04.2025
- İktidara düşen… / 22.04.2025
- Yaşadıklarımızın resmidir / 21.04.2025
- Vefatının beşinci yıl dönümünde Haydar Baş tüm yurtta anılıyor / 15.04.2025
- Mevcut manzara seni üzmüyorsa… / 11.04.2025
- Yorgun / 08.04.2025
- Yaratıcının kolu olan kullar… / 28.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025